Geçen yıl mezun olan üniversitelilerin yüzde 52'si işe giremedi
Haber Giriş : 13 Haziran 2003 18:01, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Geçen yıl mezun olan üniversitelilerin yüzde 52'si işe giremedi
Ekonomik kriz sonrası işsiz kalan ''beyaz yakalı'' olarak adlandırılan nitelikli iş gücünün iş bulma umudu artmakla birlikte, işsizliğin ülkenin en büyük sorunu olarak görülmeye devam ettiği belirlendi.
İnsan Kaynakları Yönetim Derneği (İNKADE) tarafından yapılan araştırmaya, katılan işsiz nitelikli personel içerisinde ''yıl sonuna kadar kesin iş bulurum'' diyenlerin oranı yüzde 5'den yüzde 18'e, ''belki bulurum'' diyenlerin oranı yüzde 12'den yüzde 31'e yükselirken, ''bulacağımı sanmıyorum'' diyenlerin oranının ise yüzde 60'dan yüzde 41'e düştüğü saptandı.
Ülkenin en önemli sorunu olarak işsizliği görenlerin oranı yüzde 86'ya çıktı.
Araştırmada, genel müdür, genel müdür yardımcısı, müdür, şef, uzman, mühendis, yönetici asistanı, sekreter ve memur 900 kişi ve 70 şirket/grup ile görüşülerek, krizin ikinci yılı sonunda nitelikli personelin içinde bulunduğu durum incelendi.
''Ekonomik Krizden 2 Yıl Sonra Nitelikli Personel (beyaz yaka) ve İşsizlik'' başlıklı araştırmada, Şubat 2001 krizinden ençok etkilenen ve en fazla eleman çıkaran sektörlerde krizin bıraktığı etkinin 2002 yılına göre azalmakla birlikte devam ettiği tespit edildi.
Bu sektörler, finansman, teknoloji ve telekom, reklam, halkla ilişkiler, medya, inşaat-taahhüt, dayanıklı tüketim ve enerjiden oluşuyor.
Sözkonusu sektörlerde nitelikli personel talebinin geçen yıla göre belli ölçüde tekrar başladığı, ancak alınan eleman sayısının çok az olduğu belirlenen araştırmada, bunun bir nedeni olarak yeni İş Güvencesi Yasası gösteriliyor.
Araştırmaya göre, eleman alımı açısından hareketlenen sektörler içecek-yiyecek, temizlik ve kağıt gibi hızlı tüketim ürünleri ve yan sanayi ile ilaç, otomotiv, lojistik, taşımacılık, tekstil ve yan sanayi, sigortacılık oldu. Bunlar, krizden en çabuk çıkan sektörler olarak sıralanıyor.
Araştırmada, ''Krizden en az etkilenen kamu ve belediye kuruluşlarında tekrar eleman alımları görülüyor'' denildi.
Araştırmaya göre, finansman alanındaki şirketler krizin etkisini en fazla yaşamaya devam ederken, ilaç sektörü ise krizden neredeyse en az etkilenen ve büyümesini sürdüren sektör olarak öne çıkıyor.
Şirketlerde ençok eleman talep edilen bölüm satış, en az eleman alınmak istenen bölüm ise kalite ve üretim.
Çalışanların ücret ve sosyal olanaklarında da bir iyileşme olmadığı dikkat çekiyor.
Ücretler düzeyine dolar bazında bakıldığında 1995 düzeyine indiği, döviz ile maaş ödemeye geri dönülmediği, ayrıca otomobil, sağlık sigortası gibi yan yararların sunumunda artış olmadığı belirlendi.
Şirketler, işten ayrılan personelinin yerine yenisini almak yerine görevi içeride dağıtmayı, fazla mesai ödemeyi ve belli işleri taşerona vermeyi tercih ediyor.
Üniversiteden yeni mezunların iş bulma konusundaki kaygıları devam ederken, kriz nedeniyle işsiz kalan nitelikli personel umudunu koruyor.
Araştırma sonucunda, geçen yıl mezun olan üniversitelilerin yüzde 52'sinin işe giremediği, yüzde 15'inin iş bulabildiği, stajyer olarak ve asgari ücretle çalışan çok sayıda yeni mezun olduğu ortaya çıktı.
Araştırmaya katılan işsiz nitelikli personel içerisinde ''yıl sonuna kadar kesin iş bulurum'' diyenlerin oranı yüzde 5'den yüzde 18'e, ''belki bulurum'' diyenlerin oranı yüzde 12'den yüzde 31'e yükselirken, ''bulacağımı sanmıyorum'' diyenlerin oranının ise yüzde 60'dan yüzde 41'e düştüğü saptandı.
Diğer yandan ''iş bulabilirim'' diyen yeni mezunların oranı yüzde 22'de kalırken, yeni mezunlarda yurtdışına gidebilme isteğinin öne çıktığı dikkat çekti.
Türkiye'nin en önemli sorunu olarak ''işsizliği'' görüyorum diyenlerin oranı da yüzde 80'den bu yıl yüzde 86'ya çıktı.
Netgazete
Ekonomik kriz sonrası işsiz kalan ''beyaz yakalı'' olarak adlandırılan nitelikli iş gücünün iş bulma umudu artmakla birlikte, işsizliğin ülkenin en büyük sorunu olarak görülmeye devam ettiği belirlendi.
İnsan Kaynakları Yönetim Derneği (İNKADE) tarafından yapılan araştırmaya, katılan işsiz nitelikli personel içerisinde ''yıl sonuna kadar kesin iş bulurum'' diyenlerin oranı yüzde 5'den yüzde 18'e, ''belki bulurum'' diyenlerin oranı yüzde 12'den yüzde 31'e yükselirken, ''bulacağımı sanmıyorum'' diyenlerin oranının ise yüzde 60'dan yüzde 41'e düştüğü saptandı.
Ülkenin en önemli sorunu olarak işsizliği görenlerin oranı yüzde 86'ya çıktı.
Araştırmada, genel müdür, genel müdür yardımcısı, müdür, şef, uzman, mühendis, yönetici asistanı, sekreter ve memur 900 kişi ve 70 şirket/grup ile görüşülerek, krizin ikinci yılı sonunda nitelikli personelin içinde bulunduğu durum incelendi.
''Ekonomik Krizden 2 Yıl Sonra Nitelikli Personel (beyaz yaka) ve İşsizlik'' başlıklı araştırmada, Şubat 2001 krizinden ençok etkilenen ve en fazla eleman çıkaran sektörlerde krizin bıraktığı etkinin 2002 yılına göre azalmakla birlikte devam ettiği tespit edildi.
Bu sektörler, finansman, teknoloji ve telekom, reklam, halkla ilişkiler, medya, inşaat-taahhüt, dayanıklı tüketim ve enerjiden oluşuyor.
Sözkonusu sektörlerde nitelikli personel talebinin geçen yıla göre belli ölçüde tekrar başladığı, ancak alınan eleman sayısının çok az olduğu belirlenen araştırmada, bunun bir nedeni olarak yeni İş Güvencesi Yasası gösteriliyor.
Araştırmaya göre, eleman alımı açısından hareketlenen sektörler içecek-yiyecek, temizlik ve kağıt gibi hızlı tüketim ürünleri ve yan sanayi ile ilaç, otomotiv, lojistik, taşımacılık, tekstil ve yan sanayi, sigortacılık oldu. Bunlar, krizden en çabuk çıkan sektörler olarak sıralanıyor.
Araştırmada, ''Krizden en az etkilenen kamu ve belediye kuruluşlarında tekrar eleman alımları görülüyor'' denildi.
Araştırmaya göre, finansman alanındaki şirketler krizin etkisini en fazla yaşamaya devam ederken, ilaç sektörü ise krizden neredeyse en az etkilenen ve büyümesini sürdüren sektör olarak öne çıkıyor.
Şirketlerde ençok eleman talep edilen bölüm satış, en az eleman alınmak istenen bölüm ise kalite ve üretim.
Çalışanların ücret ve sosyal olanaklarında da bir iyileşme olmadığı dikkat çekiyor.
Ücretler düzeyine dolar bazında bakıldığında 1995 düzeyine indiği, döviz ile maaş ödemeye geri dönülmediği, ayrıca otomobil, sağlık sigortası gibi yan yararların sunumunda artış olmadığı belirlendi.
Şirketler, işten ayrılan personelinin yerine yenisini almak yerine görevi içeride dağıtmayı, fazla mesai ödemeyi ve belli işleri taşerona vermeyi tercih ediyor.
Üniversiteden yeni mezunların iş bulma konusundaki kaygıları devam ederken, kriz nedeniyle işsiz kalan nitelikli personel umudunu koruyor.
Araştırma sonucunda, geçen yıl mezun olan üniversitelilerin yüzde 52'sinin işe giremediği, yüzde 15'inin iş bulabildiği, stajyer olarak ve asgari ücretle çalışan çok sayıda yeni mezun olduğu ortaya çıktı.
Araştırmaya katılan işsiz nitelikli personel içerisinde ''yıl sonuna kadar kesin iş bulurum'' diyenlerin oranı yüzde 5'den yüzde 18'e, ''belki bulurum'' diyenlerin oranı yüzde 12'den yüzde 31'e yükselirken, ''bulacağımı sanmıyorum'' diyenlerin oranının ise yüzde 60'dan yüzde 41'e düştüğü saptandı.
Diğer yandan ''iş bulabilirim'' diyen yeni mezunların oranı yüzde 22'de kalırken, yeni mezunlarda yurtdışına gidebilme isteğinin öne çıktığı dikkat çekti.
Türkiye'nin en önemli sorunu olarak ''işsizliği'' görüyorum diyenlerin oranı da yüzde 80'den bu yıl yüzde 86'ya çıktı.
Netgazete