Hanefi Avcı'nın sevgilisi edebiyat öğretmeni konuştu

Kaynak : NTV
Haber Giriş : 30 Eylül 2010 00:32, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Günlerdir ismi Hanefi Avcı'nın sevgilisi olarak basında yer alan Kezban Küçük NTV'ye konuştu.

Devrimci Karargah soruşturması kapsamında tutuklanan Emniyet Müdürü Hanefi Avcı'nın sevgilisi Kezban Küçük, NTV'deki 'Her Şey' programında Mirgün Cabas'ın sorularını yanıtladı.

"Biz fikir sevgisiyiz" ifadesini kullanan Kezban Küçük, "Bana evlenmeden sevgili olamayız' dedi. Ben eşimden boşandım o da boşanmak üzereydi" dedi.

Devrimci Karargah'la bir ilişkisinin olmadığını, 'PKK'lı' haberleri nedeniyle irkildiğini söyleyen Küçük'ün, "Bana, 'Gülüm gel ele ele çıkalım sevgiliyiz diyelim' dedi ama..." şeklinde konuştuğu programda şunları anlattı:

Kimsiniz?

Edebiyat öğretmeniyim... 22 yıl Edirne'de yaşadım ve evlendim. Bir kız çocuğum oldu. Boşandıktan sonra İstanbu'a tayin istedim...

Ne zaman ayrıldınız eşinizden?

Resmi olarak 4 ay oluyor ama 2 yıldır ciddi fiklir ayrılığı, duygusal çatışmalar yaşıyorduk.

Birkaç gündür bir başka Kezban anlatılıyor basında?

Hanefi beyle Edirne'deki hızlı okuma kursu vesilesiyle tanıştık, benim öğrencimdi. Harika bir insandır. O güne kadar gördüğüm en olağanüstü insandı...

Pekçok konuda kendisine danışıyor ve görüşmek için gerekçeler yaratıyordum. Onunla konuşmak... Bakışlarımdan, seziliyordu tabi. Sevgili olmamız konusunda, özel bir şey ama olağansütü olduğu için söylüyorum; hayatın anlamıdır bence: Yalnızca evlenmemiz şartıyla sevgili olabiliriz dedi. Ben çalkantılı bir dönemden geçiyordum, ilk aşkımla evliydim ve çoğcuğum vardı; irkildim.

?Ben, hayatım bir kameradan izleniyormuş gibi yaşarım, her şeyi o şekilde yaparım' dedi. Allah'a çok inanır ve ?hesap verbilmeliyim' dedi...

Ne kadar zamandır sevgiliydniz?

Biz fikir sevgilisiydik... Paraya hiç önem vermez ve bu anlamda da fikirlerimiz çok örtüşüyordu. En son ben 'tamam' dedim ve boşanma sürecini başlattım.

Ama o boşanmadı?

O inanılmaz derecede yüreği güzel bir insandır. Kırmadan, incitmeden yapmaya çalışıyordu. Eşini kırmak istemiyordu.

İnternet ve gazetelere düşüşünüz?

Okuldaydım ve ondan mesaj geldi. İnternette bazı haberler var. Canını sıkma' dedi. ?Tamam sen de canını sıkma' dedim. Eve geldim internetten bir baktım ki çok korkunç: PKK'lı Kezban, Hanefi Avcı'yla cinsel... Dünya başıma yıklıldı, öldüm bittim. Duygusal ilişki, sevgili anladık da PKK'lı nereden çıktı? O, 'biraz dur bakalım, izleyelim ve gerekirse toplar dava açarız' dedi.

?Gel gülüm, el ele çıkalım, biz sevgiliyiz diyelim' dedi. ?Ben yeni boşandım, sen boşanma aşamasındasın' dedim ve doğru olmayacağını söyledim. O net olarak belirtmedi ama tutuklandığı gün boşanma sürecini yüzde 99 başlatacaktı. ?Bugün bir şeyler yapacağım' derdi.

İkna sürecine ben de katılıyordum ve kırmadan yapmaya özen gösteriyordu. Tüm mal varlığını eşine bırakmak niyetindeydi. Onun istediği her şeye 'tamam' diyordu; ben de tamam diyordum. Mal, mülk, para da gözümüz yoktu. Ben açıklayacağım dedi ve açıkladı, ?duygusal bağımız var' dedi.

'Kitap yazıyorum ve hayatımız değişebilir' dedi mi?

'Çok büyük haksızlıkar oluyor, insanları tehdit ediyorlar' diyordu...

Dün gözaltına alınma ve tutuklanma sürecinde bazı gazetecilere telefon etti, mesaj yolladı. Siz haberleştiniz mi?

?Sakin ol, tutuklama çıktı, bir şey olmayacak; korkma, rahat rahat uyu, bir terk sen yetersin' şeklinde oldu. ?Halk galyana geldi, herkes sana inanıyor' dedim, o da ?onlar unutur' dedi; acıklıydı.

...Necdet Kılıç'ın evinde bir iki kez görüştük. İkimizdik; o ve bendik. Kesinlikle ben onları tanımıyorum.

Hanefi Avcı'nın evleri arandı, evinizin aranma ihitimali size ne düşündürüyor?

Kızımı bugün korkudan babasına gönderdim. Evde hiçbir şeyim yok. Kitaplar ve üst baş var. 13 yaşında bir kızm var ve ben ona her şeyi anlattım. Muhteşem bir evlattır...

Babasını aradım ?gel götür' dedim. Babasının da incinmesini istemiyorum. Ayrıldık ama muhteşem biridir. Kızım onun soyadını taşıyor ve o isminin kirlenmesini istemiyorum.

...İstanbul'a taşındım. Evlenip, kendimize yeni bir hayat kuracaktık.

...Okulda çok korktum. İki hafta önce okula gelmişim ve beni kimse beni tanımıyor. Haberler çıkınca 'ben ne yapacağım' dedim. Korkunç haberler çıktı. 'Çocukların yüzüne nasıl bakacağım' diye düşündüm.

Ben onu o kadar çok seviyorum ki, assınlar kessinler...

Onunla gruur duyuyorum... Bütün bunları biliyorduk biz. ?Çok kötü şeyler yapabilirler' diye muğlak şeklde söylüyordu ama bir sürü insanın canı yanacağına... Bu boyutta olabileceğini ben düğşünmedim o da herhalde asla düşünmedi.

...Şunu düşünmemiştir: Devrimci Karargah olayı. Yıllardır karşısında durduğu terör örgütüyle ilişkilendirilmesi üzmüştür. İnsanlar bu kadar mı kirlenmiş... Ona hiçbir şey olmayacak, olamaz.

Kendisi izliyorsa, ?Neden çıktı televizyona, dedikleri gerçek değil, neden anlatıyor bunları diyebilir mi?

Yok. Vücut dilini, samimiyeti insanlar anlar. Kimse kör ve aptal değil, herkes her şeyin farkında...

Giderken birkaç isim verdi ve başın dara düşerse bunlar yardım ederler dedi. Onu herkes seviyor ve ona bir şey yapamazlar.

Çıktıktan sonrasına dair nasıl hayalleriniz nedir? Evliliği de devam ediyor...

Bunlar çok özel şeyler, anlatmam doğru olmaz. En sonunda ?hiçbir şey olmuyorsa, her şey onun olsun yeter ki biz beraber yaşayalım' dedi ve ben de ?tamam' dedim... ?Kitabı sattı, parayı buldu hemen birini buldu' diyorlar. Ya ben hiçbir şey istemem, o olsun yeter...

...Örtülü arkadaşlarım okula giremiyorlardı ve ben hep onların yanındaydım. Hem öbürleri çok daha güçlüydü. Okulda herkes aksini savunurken, ?hayır çoçuklar gimeli' diyordum. Mücadele ediyordum. Öyle karşı çıkmıştım ki, ben bir tarafta 57 öğretmen öbür taraftaydı.

Şimdi öyle bir süreç ki, inancımı sorguluyorum. Bu inanç bunu mu emrediyor, Allah bunu mu emdrediyor. Hedefe giden yolda her şey mübah mıdır?

Ben dershaneye gitmeden önce, öğretmenlik yapmadan İzmir'de öğretmenklik semineri olmuştu. Harikaydı, hayatımın en tatmin edici zamanlarından biriydi. Herkes çok güvenilirdi; cennette yaşıyormusunuz gibiydi. Ben çok severdim onları, sonra onlar da gücü ele geçirdiler ve bir baktım ki değiştiler.

Hızlı okuma kursunda 27 okul varsı ve hepsine girebiliyorduk. Onların bir okulu vardı ve bir tek onlara giremiyordum. Sokmuyorlardı ve korkunç bir tavır konuluyordu. Çok vebale ve günaha giriyorlar


Hanefi Avcı'nın eşi NTV'ye konuştu

Devrimci Karargah soruşturmasında tutuklanan Emniyet Müdürü Hanefi Avcı'nın eşi Şenay Avcı, NTV'ye konuştu ve ?Biz ailesi olarak ona inanıyoruz ve arkasındayız' dedi.

'Kocama güveniyorum'

Hanefi Avcı'nın eşi Şenay Avcı NTV'ye konuştu.

Hanefi Avcı'nın eşi Şenay Avcı, Canlı Ana Haber'de Can Dündar'ın sorularını yanıtladı.

Ankara'dan trenden indiği gibi NTV canlı yayınına bağlanan Şenay Avcı, "Endişelenmiyorum. Ben eşime güveniyorum. Her zaman yüzünün akıyla çıkar. Orada fikirleriyle, onuru ve gururuyla yatıyor" dedi.

Can Dündar'ın soruları ve Avcı'nın yanıtları şöyle:

Eşinizden yeni bir haber var mı?

Eşimden sadece avukat istemediği ve itiraz etmediği haberini aldım.

Neden itiraz etmiyor ve ifade vermek istemiyor?

Suçsuzluğuna inanıyor. Biz de ailesi olarak buna inanıyoruz. O, terörle 8 yıl boyunca Diyarbakır'da mücadele eden biri. Dağlarda dolaşan, evine 1 ay gelmeyen, çocuklarına ve eşiyle ilgilenemeyen bir insan. Böyle bir suçu kabul etmesi mümkün değil.

Kitabı hazırlarken böyle bir şeyi bekliyor muydunuz, hazırlanmış mıydınız?

?Kitabı çıkardığımda görevden de alınabilirim, başıma her şey gelebilir' diyordu. ?Seni tutuklayabilirler mi?' diye sorduğumda ?O da olabilir. Önemli değil ben gider, yatar ve çıkarım' diyordu.

Endişe duyuyor musunuz?

Endişelenmiyorum. Ben eşime güveniyorum. Her zaman yüzünün akıyla çıkar. Orada fikirleriyle, onuru ve gururuyla yatıyor.

Bir Emniyet Müdürü'nün evine polis tarafından girilmesi sık rastlanan bir şey değil. Ne hissettiniz, nasıl davrandı polisler?

İlk başta tepkili gibiydiler. Ben onlara ?30 yıllık polis eşiyim, benim eşim bunları yapıyordu daha önce şimdi de sizler bize yapıyorsunuz' dedim ve moralli karşıladım polisleri. Panik yapmadım ve neyin ne olduğunu biliyorum.

Size karşı saygısız bir davranışları oldu mu?

Hayır olmadı. Daha sonra onlarla sohbet ettik. Eşimin canlı yayında ifade vermeye gidişini birlikte izledik.

Evden ne götürdüler?

Çok kayda değer birşey bulunmadı zaten. Benim pasta tariflerimi, anılarımı yazdığım defterimi, yürüyüşte kullandığım CD çaları, müzik CD'lerini aldılar. Ruhsatlı silahlar vardı; Diyarbakır'da her polse verilmişti, tutanakla teslim ettim onları. Bugün de ruhsatları bazı yerlere faksladım. Yasal olmayan bir şey bulamadılar.

Pasta tariflerini ne amaçla götürdüler sizce?

Öylesine herhalde. ?Bana ait bunlar Hanefi beyin değil' dedim. ?Yine de alalım' dediler. İçlerinde sakıncalı bir şey yok. Eski telefonları da aldılar. Önemli değil, geçmişte biz neler gördük.

Devrimci Karargah iddiasına ne diyorsunuz?

Asılsız şeyler ve bu zamanla anlaşılacak. Ne amaçla yapıldığı da anlaşılacak. Adalete güveniyoruz.

Komplo olduğunu mu düşünüyorsunuz?

Bilemiyorum, zamanla öğreneceğiz.

Yanlızlık hissettiniz mi, tepkiler nasıldı?

Yalnızlık hissetmedim. Bir ayı bulan görevlere gittiği için ben alışkınım. Ve şimdi de görevde olduğunu düşünüyorum; bu da bir görev. Çalışmayı çok seven, başka şeylere değer vermeyen bir insan. Ailece onu çok seviyoruz ve kendisinie iyi baksın diyoruz.

Özel hayatıyla ilgili iddialar ortaya atıldı. Komplolar karşısında tedirgin oluyor musunuz?

Hiç tedirgin olmuyorum. Eşim kendinden emin biri ve herkes onun namuslu biri olduğunu biliyor. Eşime güveniyorum ve her zaman arkasındayım.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu aramış, ne konuştunuz?

Hatırımızı sordu. Desteklediğini ve emirlerimiz olursa beklediğini söyledi. Kendisine teşekkür ediyorum.

Bu iş nereye gidecek sizce?

Onu zaman gösterecek ve hepimiz neler olacağını göreceğiz. İnşallah iyi şeyler olur.

Silivri'deki koğuş arkadaşları arasında Doğu Perinçek, Mustafa Balbay, Tuncay Ökan da var.

Onları duymadım. Onlar da kader arkadaşı olacaklar, birbirlerini destekleyecekler.

Ne zaman görüşeceksiniz?

Şu an da görmeyi düşünmüyorum. Kendisini ne zaman isterse o zaman gideceğim.

Eşiniz 'cemaat baskısı' dedi. Önce ya da şimdi siz de böyle bir baskı hissediyor musunuz?

Asla. Biz özgür aileyiz. Sakin ve kendi halinde bir aileyiz. Baskı altında değil, kendi özgür irademizle hareket ederiz.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber