Türkiye'nin 'ikiz kuleleri' olarak bilenen Tekel'in Ankara'daki binaları devletin nasıl soyulduğunun açık göstergesi
Ankara'daki 'ikiz kuleler'in yapımına 1988 yılında başlandı. İnşaatın bitirilmesi için bundan sonra da 60 trilyon lira gerekli. Üstelik binaların hangi kurum tarafından ne amaçla kullanılacağı da belli değil
Türkiye'nin 'ikiz kuleleri' olarak bilenen Tekel'in Ankara'daki binaları devletin
nasıl soyulduğunu bir kez daha ortaya koydu. Halen inşaatı devam eden ve tamamlandığında
da ne amaçla ve hangi kurumca kullanılacağı bilinmeyen ikiz kuleler için 15
yılda 220 trilyon lira ödendi. Binanın tamamlanabilmesi için hâlâ 60 trilyon
liraya ihtiyaç bulunuyor. Sık sık karar değiştirilmesi nedeniyle maliyet artışının
devlet kasasına zararının en az 144 trilyon lira olduğu belirtildi.
TBMM Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu'nun bin 100 sayfalık raporunda, Tekel'in Ankara'daki binasının 15 yıllık serüvenine yer verildi. Turgut Özal'ın başbakanlığıda başlayan inşaat, Yıldırım Akbulut, Mesut Yılmaz, Tansu Çiller, Necmettin Erbakan ve Bülent Ecevit hükümetleri boyunca sürdü. İnşaatla ilgili öyküye raporda şöyle yer verildi: İkiz kuleler olarak bilinen Tekel'in Ankara Başmüdürlük İdare ve Ambar Binası inşaatı 1988 yılı yatırım programında yer aldı ve 14 milyar 61 milyon lira keşif bedelle ihaleye çıktı. İşi yüzde 26.25 indirimle Ceylan İnşaat aldı. İhalede Bayındırlık Bakanlığı birim fiyatlarının uygulanacağı kabul edildi. Bitim tarihi 1991 olarak belirlendi.
Ceylan İnşaat'a iki ihale
Tekel Genel Müdürlüğü'nün merkezinin Ankara'ya alınması gündeme gelince söz
konusu binanın inşaatına genel müdürlük binası olarak devam edilmesine karar
verildi. İnşaatın yüzde 30 oranında artışla bitirilemeyeceği anlaşıldı ve genel
müdürlük ihtiyaçlarına göre binanın yapılması gerektiği gerekçesiyle Tekel Yönetim
Kurulu yeniden ihaleye çıkılmasına karar verdi. Tasfiye kararı alındığında bina
inşaatının gerçekleşme oranı yüzde 63 idi. İnşaat 264 milyar 500 milyon lira
bedelle yeniden ihale edildi. İhaleyi ise yine Ceylan İnşaat aldı. 1995 yılında
ise binanın Başbakanlık hizmet binası olarak kullanılmasına karar verildi. YPK'nın
kararıyla ilave ödenek tahsis edildi.Tekel'den de ilave işler ve tadilatlar
için yönetim kurulu kararı alınması istendi. Bu kapsamda 35 bin metrekarelik
bina inşaatı alanı 147 bin 500 metrekareye çıkarıldı. İşin Başbakanlık Hizmet
Binası olarak değiştirilmesi nedeniyle 1993 yılı birim fiyatlarıyla 1 trilyon
824 milyar liralık keşif artışı oldu. Bu artışın ilk keşfe oranı ise yüzde 779.23.
1997 yılında Tekel Yönetim Kurulu yapım ve ihale işlerinin yürütülmesi için
kuruluşun mevzuatının uygulanmasına imkân kalmadığını belirtip işin Başbakanlık
Müsteşarvekili başkanlığındaki komisyonca yürütülmesi gerektiği kararını aldı.
Büyüklük de değişti
1997 yılının Ekim ayında Bakanlar Kurulu kararıyla Tekel Genel Müdürlük binası
projesinin hizmetlerinde kullanılmak üzere tadil edilerek inşaatın yapımı konusunda
Tekel'in görevlendirilmesine ilişkin daha önceki Bakanlar Kurulu kararı yürürlükten
kaldırıldı. Bu karar uyarınca Tekel Yönetim Kurulu Kasım 1997'de aldığı kararda
1 trilyon lira olan 1997 ödeneğinin 675.7 milyarlık kısmının Başbakanlık Hizmet
Binası yapımı için harcandığını devam eden inşaat nedeniyle inşaat büyüklüğünün
63 bin 150 metrekareye indirilmesi, işin isminin tekrar Ankara Başmüdürlük ve
Genel Müdürlük Binası olarak değiştirilmesi gerektiğini belirtti.
Keşif bedeli arttı
Eyüp Aşık'ın Tekel'den sorumlu Devlet Bakanı olduğu 1998 yılında Tarım ve Köyişleri
ve Çevre Bakanlıkları binaya talip oldu. Binanın bedeli konusunda ilgili bakanlıklara
devri için YPK'ya yazı yazıldı. YPK, Tekel'in ihtiyacı olan 63 bin 150 metrekarelik
inşaata bayındırlık birim fiyatlarıyla gerçekleştirilmek üzere 147 bin 500 metrekare
olarak devam edilmesi kararlaştırıldı. 1999'da aynı binaya Dışişleri Bakanlığı
talip oldu. Ancak Tekel YPK kararını değiştirme yetkisi olmadığını belirtti.
Tekel'in 15 Kasım 2002 tarihli yönetim kurulunda Özelleştirme Üst Kurulu'nda
inşaatın yeniden Başbakanlık hizmetinde kullanılmak üzere düzenlenmesinin öngörüldüğü
ve bunun Bakanlar Kurulu tarafından da benimsendiği kendilerinin de bu doğrultuda
çalışmalar yaptıkları ve hazırlanan mukayeseli keşif neticesinde işin ilk keşfe
göre yüzde 505 keşif artışıyla tamamlanabileceği belirtilerek yüzde 27 ilave
keşif artışıyla işe devam kararı alındı.
19 asansöre özel fiyat
YPK kararında inşaatın Bayındırlık Bakanlığı birim fiyatları ile gerçekleştirilmesi
öngörüldüğü halde faturalı özel birim fiyatları kullanılarak işe devam edildi
ve ödemeler bu fiyatlar üzerinden yapıldı. Faturalı fiyatlar piyasadaki fiyatların
birkaç kat fazlası alınarak uygulandı. Örneğin, binaların ihtiyacı olan 27 asansörden
8'i Bayındırlık fiyatlarıyla alınmasına rağmen 19 asansör özel fiyatlarla yapıldı.
Asansörler için 7 milyon dolar ödendi. Aynı şekilde dış cephe capao bonito (doğal)
giydirme malzemesi alımlarında da 9 trilyon 229 milyar lira fazla ödeme yapıldı.
Aynı işin işçilik bedeli için de 729 milyar lira fazla ödeme gerçekleştirildi.
Meclis Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu raporunun tespitlerine göre, söz konusu
ikiz kuleler için 2002 yılı sonu itibarıyla 220 trilyon lira ödendi. Binanın
tamamlanabilmesi için hâlâ 60 trilyon liraya ihtiyaç bulunduğu belirtilen raporda,
binanın 280 trilyon liraya mal olacağı vurgulandı.
En lüks sınıfta inşaat
Raporda 145 bin 500 metrekarelik işin Bayındırlık Bakanlığı'nca 2003 yılı birim
maliyetlerine göre en lüks sınıfta yer alan D grubu binalar için uygulanan 922
milyon liralık fiyat esas alındığında bile toplam maliyetin 136 trilyon lira
olacağına işaret edilerek devletin kasasından ikiz kuleler için 144 trilyon
lira fazladan para çıktığına vurgu yapıldı. Raporda, Bayındırlık Bakanlığı'nın
2003 yılı birim fiyatlarına göre V. sınıfta A grubu bakanlık binası yapıları
metrekare birim fiyatı olan 558 milyon liranın baz alınması durumunda inşaat
maliyetinin 82 trilyon lira olacağı ve bu durumda maliyet fazlalığının da 198
trilyon liraya çıktığına dikkat çekildi.
Araştırılsın talebi
Raporda, alınan karar değişikliklerinin inşaatın maliyetinin artışına sebep
olduğu belirtilirken, "halen devam etmekte olan inşaatın tamamlanıp tamamlanmayacağı,
tamamlandığında da ne amaçla ve hangi kurum tarafından kullanılacağı" konusunda
belirsizlik olduğu belirtildi. İkiz kuleler inşaatında sık sık karar değiştirilmesi
nedeniyle yaşanan maliyetlerdeki artışının siyasi sorumluluk kapsamında değerlendirilmesi
gerektiğine işaret edilen raporda, konunun Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun koordinatörlüğünde
oluşturulacak bir komisyonca araştırılması, binanın gerçek maliyetinin saptanması
ve fazla ödemelerin tespit edilmesi halinde söz konusu miktarların geriye alınması
ve usulsüz ödemelere yol açanlar hakkında gerekli inceleme ve soruşturmanın
yapılması istendi.
radikal