Erken emeklilik haklarını kazanmak amacıyla sendika olarak AİHM'e başvuran gişe memurları çok dertli

Haber Giriş : 25 Ağustos 2003 08:26, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Erken emeklilik haklarını kazanmak amacıyla sendika olarak AİHM'e başvuran gişe memurları çok dertli

Araçların egzozu, paraların mikrobu yetmezmiş gibi tacizciler de memurları canından bezdiriyor...

Günde ortalama yüz bin aracın geçtiği Boğaz köprülerinin gişelerinde para toplayan memurlar, olumsuz çalışma şartları nedeniyle erken emeklilik için açtıkları davayı kazanamayınca, çareyi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) gitmekte buldu. Memurlar, hem araçlardan çıkan zehirli gazlardan, hem sürekli temas ettikleri paralardan geçen hastalıklardan hem de anlayışsız sürücülerden şikâyetçi.

'HAKKIMIZI ARAYACAĞIZ'
Sadece Boğaziçi Köprüsü'nde 85 gişe memuru görev yapıyor. Yapı Yol Sen Yönetim Kurulu Üyesi Nurettin Bayraktar, üç vardiya halinde, günde sekiz saat sürekli sürücülerle muhatap olan memurların, solunum hastalıkları, ruhsal sorunlar ve unutkanlık gibi rahatsızlıklarla boğuştuğunu söyledi. 20 memurun rapor alarak geri hizmete geçtiğini söyleyen Bayraktar, şöyle konuştu: "5432 sayılı yasa, çalışanlara yıpranma tazminatı olarak erken emeklilik hakkı öngörüyor. Gişe memurları da 657 sayılı memur kanunun içinde yer alıyor ama gişe memuru diye bir tanımlama yapılmamış. İstanbul Bölge İdare Mahkemesi'ne bu hakkı almak için başvurduk ancak mahkeme bu hakkı almak için ya teknisyen ya da işçi olmamız gerektiği kanaatine vardı. Biz de bu nedenle hakkımızı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde aramaya karar verdik ve AİHM'e başvurduk."

'İKİ MİLYONA OLMAZ MI?'
Memurların tek sıkıntısı fiziki şartlar değil. Çoğu sürücünün anlayışsız davranmasından yakınan memurlar, bazen de inanması zor olaylar yaşadıklarını belirtiyor. Kadın memurlar, bazı sürücülerin parayı uzatırken ellerine dokunmalarından yakınırken, en büyük sıkıntıyı geçiş ücretlerine zam yapıldığı günlerde yaşadıklarını söylüyor. Memurlar, şikâyetlerini şöyle dile getiriyor: "Sanki para bizim cebimize gidiyormuş gibi, 'Boğazından geçmesin, haram olsun' diye bağırıp çağırıyorlar. Kimisi de, 'İki milyona olmaz mı' diye pazarlık yapmaya kalkışıyor. Bazı yakınlarımız ise para vermeden selam verip geçiyor. Dedektörle kontrol yapıldığı için bunlar maaşımızdan kesiliyor. Eğer sahte para alırsak, yine maaşımızdan kesiliyor. Kimi gece sarhoş gelip, 'Bir şarkı söyle, yoksa gitmem' diyor."

ÇAPKINLAR DA BIKTIRIYOR
Bir başka memur ise, köprüde bile çapkınlıktan vazgeçmeyen bir sürücüyle yaşadığını şöyle anlattı: "Gişeye önden giren otomobilin sürücüsü 'Arkadaki hanımın ücretini de alın' diyerek, ödeme yaptı. Daha sonra kadın sürücüye, parasının ödendiğini söylediğimde, 'Niye benim paramı ondan aldın?' diye güzel bir azar işittim. Meğer adam yol boyunca kadını taciz etmiş. Gişenin biraz ilerisinde durmuş, kadından alacağı tepkiyi bekliyordu."
milliyet

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber