Emniyet, KESK'in eyleminin ''demokratik bir hakkın kullanılması değil, hakkın kötüye kullanılması''olduğunu belirtti.
Emniyet Genel Müdür Yardımcısı ve Emniyet Genel Müdürlüğü Sözcüsü Feyzullah
Arslan, KESK'in eyleminde ''demokratik bir hakkın kullanılması değil, hakkın
kötüye kullanılmasının söz konusu olduğunu'' söyledi.
Arslan, Emniyet Genel Müdürlüğü Dikmen Binası'nda, KESK'in 23 Ağustos Cumartesi
günü düzenlediği ''izinsiz gösteriye'' ilişkin basın toplantısı yaptı.
Toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin 2911 sayılı kanunla düzenlendiğini hatırlatan
Arslan, burada kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin maddeler halinde
sıralandığını, bu toplantıların nasıl dağıtılacağının belirtildiğini ifade etti.
Polisin zor kullanmasının ise Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu'nda açıklandığını
hatırlatan Arslan, bu kanun çerçevesinde polisin zor kullanabileceği durumları
anlattı.
Ankara Valiliği'nin, KESK yetkililerine, Kızılay Meydanı'nın yasal miting alanı
olmadığını ve yasal miting alanlarını bildirdiğini kaydeden Arslan, ''Sendika
yöneticisi ve üyeleri yasal yönetmelikleri hiçe sayarak, yasal olmayan bir eylem
içerisine girmişlerdir'' dedi.
Arslan, gösteriye katılanların, 23 Ağustos günü, şehrin ana giriş arterlerini
ve şehiriçinde trafiğin yoğun olduğu bölgeleri yollara oturarak kapattıklarını,
akşam saatlerine kadar burada kaldıklarını ve trafiğin tıkanmasına neden olduklarını
ifade etti.
Yasadışı örgüt mensubu bir grubun Atatürk Bulvarı'nı trafiğe kapattığını, bu
gruba müdahale edilmesi sonucu 7 kişinin gözaltına alındığını, 26 güvenlik
mensubunun ise yaralandığını bildiren Arslan, gözaltına alınan kişilerden 3'ünün
sendika üyesi olmadığının tespit edildiğini söyledi.
Arslan, yürüyüşe katılanlardan bir çoğunun sendika ile ilişkisinin olmadığının,
hatta bazı kişilerin provokatörlük yaptıklarının belirlendiğini kaydetti.
''Yasadışı mitinge'' Ankara dışından 10 bin, Ankara'dan 3 bin kişinin katıldığını belirten Arslan, ''Yürüyüşte demokratik bir hakkın kullanılması değil, hakkın kötüye kullanılması söz konusudur. Elbette ki, güvenlik güçlerinin buna müsaade etmeyip, yasal yetkilerini kullanarak kanuna aykırı durumu bertaraf etmeleri zorunludur'' diye konuştu.
Bir gazetecinin, ''şehirlerarası yollarda yapılan oturma eylemine polisin neden müdahale etmediği'' sorusu üzerine Arslan, ''O yolları işe gelip giden vatandaşlar kullanıyor. Herkese potansiyel suçlu gözüyle bakmıyoruz. O nedenle önce müdahale edilmedi. Eylem başlayınca müdahale edildi'' dedi.