19 Ağustos 2003 tarihli Üniversitelerarası Kurul'da masaya yatırılan YÖK taslağına ilişkin toplantı notları basına sızdı

Yeni Şafak, Üniversitelerarası Kurul'un 19 Ağustos 2003 tarihli toplantısına ilişkin konuşma notlarını ele geçirdi. Toplantıda YÖK Başkanı ve bazı rektörlerin YÖK Taslağı'na katkıda bulunmak yerine sabote etmeye çalıştıkları ortaya çıktı.

19 Ağustos 2003 tarihli Üniversitelerarası Kurul Toplantısı'nda hükümetin hazırladığı YÖK Yasa Tasarısı hakkında ilginç değerlendirmeler yapıldı. Toplantıda YÖK Yasa Tasarısı'ndan daha çok Milli Eğitim Bakanı ve hükümet masaya yatırıldı. Toplantıda YÖK Başkanı Kemal Gürüz ve bazı rektörlerin yeni YÖK tasarısına katkıda bulunmak ve çözüm sunmak yerine politik tutum izledikleri ve hükümeti yıpratmaya çabaladıkları dikkat çekti. Konuşmalarda YÖK Yasa tasarısı hakkında iki ayrı bildiri hazırlanılması, bu çerçevede hükümete gönderilecek olan bildiride öneride bulunulmaması tam tersine eleştiri dozunun artırılması istenildi. Toplantıda bazı rektörlerin YÖK Yasa Taslağı'nı hazırlayan heyet hakkında hakaretamiz cümleler sarfettikleri gözlendi.

YÖK Başkanı Kemal Gürüz ve bazı rektörlerin daha önce YÖK'e karşı sert eleştirilerde bulunan Cumhurbaşkanı A. Necdet Sezer'den destek arayışları içine girdikleri de dikkat çekti.

'İmam-Hatipler kapatılmalıdır'

Yeni Şafak'ın ele geçirdiği konuşma notlarına göre YÖK Başkanı Kemal Gürüz, yükseköğretim sorunlarıyla doğrudan ilgisi bulunmayan spekülatif konular hakkında konuştu. Gürüz konuşmasında, "Yükseköğretim kanunları değişmez değil. Ancak bugün bir ucube ile karşı karşıyayız. Bunu kaleme alanların bile anlamaları mümkün değil. Çünkü entelektüel seviyeleri buna müsait değil. Gerekçe nedir? 90'lı yılların ortalarından itibaren işler kötü gitti diyorlar. O zaman kanununu değiştireceğine insanları değiştir. Fakat bunlar ikisini de değiştiriyorlar" dedi. Gürüz, hükümet tarafından hazırlanan taslağın tartışmaya değer bulunmadığını iddia ederek, tümü ile reddedilmesi gerektiğini ifade etti. Gürüz Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'e YÖK tabanında büyük bir tepki duyulduğunu iddia ederek, "Bana göre İmam Hatip Liseleri'nin fonksiyonu bitmiştir ve kapatılmalıdır" dedi.

'Sezer'in desteğini alalım'

Gürüz, daha önce ters düştüğü ve kamuoyu önünde polemiklere girdiği Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e de atıfta bulunarak, "Cumhurbaşkanı'nın özel okullara fakir öğrencilerin alınması ile ilgili kanununu reddederken ileri sürdüğü gerekçelere aynen katılıyorum. Bence, Cumhurbaşkanı Devlet Denetleme Kurulu göndermeli, Milli Eğitim Bakanlığı'nı denetlemelidir. Cumhurbaşkanı'nın desteğini kazanmaya çalışalım " şeklinde konuşması dikkat çekti. Sabancı Üniv. Rektörü Prof. Tosun Terzioğlu ise, "Deklare edilmemiş kuşatma altında olabiliriz. Ama bu kadar öğrenci ve aileleri ile bu kuşatmayı kırabiliriz. Ancak üniversiteler olarak bizim bir iletişim sorunumuz var" dedi. Boğaziçi Üniv. Öğretim Üyesi Prof. Güven Alpay da, "1961'de Anayasası'nı hazırlayanlardan biri olan Sıddık Sami Onar 'Üniversiteler siyasete yaklaştıkça bilimden uzaklaşır' diyor. Ancak bizler, üniversiteler ile ilgili olan değişiklikleri kendimiz zamanında yapmadığımızdan bugün bulunduğumuz durum ile karşı karşıyayız. Kendimiz bunu zamanında yapabilirdik. Bence Milli Eğitim Bakanlığı'nın önüne geçelim. YÖK ile ilgili kurultay düzenleyelim bir hafta süre ile herkes konuşsun böylece kapalı kapılar ardında bu işlerin konuşulmadığı imajını veririz" diye konuştu.

'Bakana reaksiyon olsun diye YÖK'ü savunduk'

Prof. Ali Aşkar da toplumda değişim arzusu olduğunu belirterek, "Bakana reaksiyon olarak 2547'yi savunuyorduk. Bugün mevcut yasanın değişmesi gerektiğini, bunun heveslisi olduğumuzu bildirelim" dedi.

Nur Serter: Öneri sunmayalım

Hükümetin düzgün bir yasa hazırlayamayacağını iddia den İstanbul Üniversitesi Rektör Yardımcısı Nur Serter "Karşımızda iyi niyetli bir hükümet yok. Önerilerin kesinlikle hükümete gönderilmemesi gerekmektedir" dedi. M.Ü Rektör Yardımcısı Prof. İrfan Güney ise, "Bu hükümet bizi by pass edemez. Bizde bunları kendi silahı ile vuralım. YÖK Tasarısı'nın AB kriterlerine uymadığını açıklayalım. Kamuoyunu bilgilendirelim. Kamuoyu duyurusunu Ata'nın huzurunda yapalım" dedi. Konuşmaları değerlendiren Üniversitelerarası Kurul Başkanı Prof. Ayhan Alkış da tasarının asla kabul edilemeyeceğini söyleyerek, "Bizim kendi kanunumuza sahip çıktığımızı gösterelim. Bizim de birşeyler yaptığımızı göstermeliyiz. Kamuoyuna olumlu biçimde yansıyacak öneriler yapalım" şeklinde konuştu.

SADECE ELEŞTİRİ OLSUN

Yükseköğretim sorunlarının masaya yatırılması yerine politik konuşmaların öne çıktığı Üniversitelerarası Kurul toplantısında, 19 Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof. Ferit Bernay'ın, "Bakanlığa gidecek cevap ve kamuoyuna bildiri ayrı olsun. Bakanlığa gönderilecek yazıda kesinlikle öneriler kısmı bulunmamalı, sadece eleştiri olmalı" şeklinde konuştuğu ortaya çıktı.

YÖK BENİ MAĞDUR ETTİ

Üniversitelerarası Kurul toplantısında söz alan Dicle Üniversitesi Rektörü Prof. Fikri Canoruç ise YÖK'ü eleştirerek, "23 yıldır YÖK Kanunu tartışılıyor ancak yeni bir taslak yerine mevcut yasanın tartışılan yerleri düzeltilmeli, komisyon kurulmalı ve yürürlükte olan yasa düzeltilmeli. YÖK'ün bizim üzerimize baskısı yoktur, diyenlere üzülüyorum. Bize üç yıldır kadro verilmiyor" diye konuştu
Yenişafak