Adalet Bakanlığı, AİHM içtihatlarının temel kaynak olarak kullanması istedi ve AİHM kararlarını içeren ilk cildi savcı ve yargıçlara dağıttı
AB hedefine kilitlenen Adalet Bakanlığı, yargıçların Türk Ceza Kanunu (TCK),
Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu (CMUK), Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunu (HMUK)
gibi kanunların yanında Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne (AİHS) bağlı AİHM
içtihatlarını temel kaynak olarak kullanmasını istedi.
Bakanlık, AİHM'den çıkan 105 kararın Türkçe çevirilerinin yer aldığı ilk cildi,
hâkim ve savcılara dağıttı. Marmara Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Osman
Doğru tarafından hazırlanan 914 sayfalık AİHM İçtihatları (İHAMİ) serisinin
ilk cildinde, 1960'tan başlayarak 22 Temmuz 2003'e kadar geçen dönemde verilen
kararlardan seçilen 105 içtihat, AB ülkelerinin kat ettiği mesafeyi de anlatıyor.
Türk yargıç ve savcıların AİHM'nin diğer ülkelerle ilgili kararlarının Türkçe
çevirilerine ulaşma zorluğunu böylece gideren kitapta, AB üyesi ülkeler aleyhine
onlarca mahkûmiyet kararı yer alıyor.
Kitaptaki bir içtihat kararı ise bir Türk vatandaşının AİHM'de açtığı davada
Almanya'yı mahkûm ettirdiği, davaya bağlı olarak da bu ülkenin konuyla ilgili
mevzuatının değişmesini sağladığını gösterdi.
Örnek karar, AİHS'nin 'sanık hakları' konusunu düzenleyen 41. maddesiyle ilgili.
1964'te çalışmak amacıyla Almanya'ya giden Abdülbaki Öztürk'ün bu ülkeyle hukuk
savaşı, yaptığı bir trafik kazasıyla başlamış. Verilen idari para cezasına itiraz
eden, ancak talebi reddedilen Öztürk'ten mahkemede görev yapan çevirmen ücreti
karşılığı olarak 184.70 mark istenmiş. Öztürk de bunun üzerine soluğu AİHM'de
almış. AİHM, 'mahkemenin dilini konuşamayan herkesin ücretsiz çevirmen yardımından
yararlanma hakkı vardır' gerekçesini kararına esas almış.
Radikal