Memur yerleştirmelerinde aranan yaş koşullarındaki çelişkiye ilişkin, DMS ve KPSS sınav sonuçları bağlamında bir değerlendirme
Yerleştirmelerde aranan yaş koşullarındaki çelişkiye ilişkin DMS ve KPSS sınav sonuçları bağlamında bir değerlendirme
ÖSYM'nin hazırladıgı tercih kılavuzunda (sayfa 3 ve 7) görüldügü gibi atama yapılacak kadrolar için yaş şartı hesaplanırken sınav tarihi esas alınmaktadır. Oysa degişik tarihlerde yapılmış 4 ayrı sınav ve bu sınavların ilkiyle sonuncusu arasında yaklasık 3 yıllık bir süre vardır. Bu durumda büyük bir çelişki ortaya çıkmaktadır.
Şöyleki: Diyelimki atama yapılacak kadrolardan biri için "28 yaşından gün almamış olmak" şartı var. 17 Ekim 1971 dogumlu olup 17/10/1999 da yapılan DMS ye girmiş ve 70 puan almış bir kişi sınav tarihi itibariyle 28 yasından gün almamış oldugu için bu kadroya basvurabilmektedir. Oysa 5 Temmuz 1974 dogumlu olup ve 6 Temmuz 2002 tarihinde yapılan KPSS'ye girmiş birkişi sınavdan 100 almış olsa bile bu kadroya basvuramamaktadır. Çünkü sınav tarihi itibari ile 28 yasından 1 gün almıştır. Halbuki DMS'ye giren kişi KPSS'ye giren kişiden 32 ay (2yıl 8ay) daha büyüktür. Yani bügün itibari ile 32 yasındaki birinin tercih edebildigi bir kadroyu 29 yasındaki biri tercih edememektedir. Oysa yas şartı konulmasının sebebi yaşça küçük olanın memurluğa atanabilmesidir.
Bu nasıl bir çelişkidir? Bunun mantıgı nedir ? DMS'nin KPSS'ye göre bir üstünlügümü
vardır. Varsa kılavuzda neden belirtilmemiştir? Yoksa KPSS'ye giren kişinin
sucu nedir? Ya da her iki sınava giripte KPSS'den daha yüksek puan aldıgı için
yaşı KPSS ye göre hesaplanan kişinin sucu nedir? Bu durumda devlet bize resmen
"sen nasıl olurda KPSS den yüksek puan alırsın" demektedir. Böyle
bir yaş şartı özellikle konmuşsa bir skandaldır. Çünkü yaşı büyük olanın tercih
edebildigi bir kadroyu daha küçük yaştaki birisi tercih edememektedir. Sebebse
birinin DMS'ye diğerinin KPSS'ye girmiş olmasıdır. Bir hatadan kaynaklanıyorsa
bir an önce düzeltilmelidir. ÖSYM ve DPB den ricamız bulabilirlerse mantıklı
bir acıklama yapmalarıdır.
A. Akbulut