MEB kamuoyunda geniş tartışmalara yol açan Yükseköğretim Yasa Taslağı'nı, rektörlerin talepleri ve gelen görüşlere göre yeniden düzenledi.

MEB kamuoyunda geniş tartışmalara yol açan Yükseköğretim Yasa Taslağı'nı, rektörlerin talepleri ve gelen görüşlere göre yeniden düzenledi.

Milli Eğitim Bakanlığı, kamuoyunda geniş tartışmalara yol açan Yükseköğretim Yasa Taslağı'nı, rektörlerin talepleri ve gelen görüşlere göre yeniden düzenledi. İlk taslakta eleştiri alan maddelerin bir kısmını kaldıran, çoğunu da değiştiren yeni taslak, pazartesi günü Bakanlar Kurulu'nda ele alınacak. Taslağın kurulda benimsenmesi halinde Meclis'e sunulması bekleniyor. Yeni değişikliklere göre vakıf üniversitelerine devlet yardımı yapılması kaldırılıyor. İkinci defa rektörlük yapanların görevi de sona eriyor. Diğer rektörler ise sürelerinin sonuna kadar görevlerine devam edecek. Ancak bu rektörler de ikinci defa aday olamayacak. Rektörler, 1 defa ve 5 yıllığına iş başına gelecek.

YÖK yasa taslağına rektörlerin genel yaklaşımı olumlu. Ancak bazı konularda çekinceler devam ediyor. ODTÜ Rektörü Ural Akbulut değişikliklere destek verirken, Gazi Üniversitesi Rektörü Rıza Ayhan, rektörlerin görev sürelerinin sona ermesini kabul edemeyeceklerini söyledi. Üniversitelerarası Kurul Başkanı ve Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörü Ayhan Alkış ise çalışmaların hükümetin eski taslağı üzerinden yapılmadığına dikkat çekti. Yeni düzenlemede, YÖK Genel Kurulu'nda hükümetle ÜAK'nın üye sayısı eşit olacak. Şu an 7-7 olarak düşünülen üye sayısına Bakanlar Kurulu'nda karar verilecek. İlk taslakta hükümete 8, ÜAK'ya 7 üye ayrılmasına rektörler tepki göstermişti.

İlk taslakta en çok eleştiri alan, ?YÖK ve Üniversitelerarası Kurul'un (ÜAK) görevlerini, yenileri seçilinceye kadar yürütecek ve Milli Eğitim Bakanı'nca (MEB) atanacak 7 kişilik komisyon? da 2. taslakta yer almıyor. Yeni taslağa göre, ikinci defa rektörlük yapanların görevi sona erecek. Diğer rektörler ise sürelerini doldurana kadar görevde kalacak. Rektörler, 1 defa ve 5 yıllığına seçilecek. İlk taslakta yer alan ?üniversitelerdeki idari kadrolarda bulunanların görevlerinin sona ereceğine dair madde' de değiştirildi. Yeni durumda sadece YÖK üyeleri, rektörler dışındaki ÜAK üyeleri ve dekanların görevleri sona erecek. Yeni sistemde dekanlar 2 dönem ve 3'er yıllığına seçimle iş başına gelecek. MEB Müsteşar Yardımcısı Doç. Dr. Şaban Şimşek, siyasallaşma eleştirilerine neden olan maddeleri değiştireceklerini söyledi.

2. taslakta en dikkat çekici değişiklik ?vakıf üniversitelerine devlet yardımının kaldırılması' olacak. Bugüne kadar belirli şartları taşıyan vakıf üniversitelerine her yıl 10 trilyon liranın üzerinde devlet yardımı yapılıyordu. Devlet yardımı yapılacak üniversiteleri ise YÖK belirliyordu. 2. taslağın aynen kabul edilmesi durumunda vakıf üniversiteleri sadece devlet üniversitelerinin tabi olduğu muafiyetlerden faydalanacak.

2. taslakta ?bilimsel özgürlük' kavramını Türkiye Bilimler Akademisi'nin görüşlerine göre yeniden yazan bakanlık, ?bilimsel özgürlüğün' taslakta sadece tanımlarda yer aldığı eleştirilerine karşı da kavramı, YÖK'ün görevleri ve kanunun ?genel esasları' içine koydu.

ÜAK'nın görevlerinin Anayasa'da olduğu gibi ?tavsiye niteliğinde' olduğu vurgulanan 2. taslakta, ÜAK'nın akademik ölçütler koyacağı, YÖK'ün ise bunu uygulayacağı belirtildi.

İlk taslakta öngörülen Bilim Etik Kurulu, daimi statüden çıkarılırken, görevleri ÜAK'nın görevleri arasında sayıldı. Sosyal konseye sivil toplum örgütlerinin de katılması öngörüldü.

Araştırma görevlilerinin merkezî sınavla belirlenmesi şartı yerini korurken, yardımcı doçentlerin merkezî sınava girmesi kaldırıldı.

Bölünen üniversitelerde rektörü başbakan atamayacak. Bu üniversitelerde normal seçimlerin sonucunda rektör belirlenecek. İlk defa yabancı uyruklu öğretim elemanları, Türkiye'de akademik olarak yükselebilecek.

Rektörler değişiklikleri olumlu buldu
Milli Eğitim Bakanlığı'nın Yükseköğretim Yasa Taslağı'nda yaptığı değişikliklerle ilgili rektörler farklı tepkiler verdi. ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ural Akbulut, taslakta yapılan değişikliklerle ilgili verdiğimiz bilgi üzerine, ?bunların tümüne pozitif baktığını' söyledi. Akbulut, ?Zaten eleştirilerimiz de bu konularla ilgiliydi. Demek ki üniversitelerle diyalog yararlı sonuçlar doğurdu.? dedi. Taslakla ilgili bilgisi olmadığını kaydeden Akbulut, rektörlerin bir dönem yerine 4+4 şeklinde iki dönem işbaşına gelmesini daha sağlıklı bulduğunu belirtti. Yardımcı doçentler için merkezi sınav şartının kaldırılmasını olumlu bulan Akbulut, yabancı öğretim elemanlarının Türkiye'de akademik yükselmesi ve vakıf üniversitelerine devlet yardımının kaldırılmasını da destekledi.

Üniversitelerarası Kurul'un oluşturduğu alt komisyonun içinde yer alan Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rıza Ayhan, ilkeler üzerinde bakanlıkla uzlaştıklarını, ancak bu ilkelerin taslağa nasıl yansıdığını bilmediğini söyledi. Rektörlerin görev süresine müdahale edilmesini ?üniversite özerkliğine' müdahale olarak değerlendiren Ayhan, ?Eğer üniversitede bu şekilde özerkliğe müdahalede ısrar ediyorlarsa, diğer maddelerin konuşulması abestir. Olmazsa olmaz şart özerkliktir.? dedi. Rıza Ayhan, mevcut rektörlerin görevlerine son veren veya süreleri bittikten sonra bir daha seçilememelerini öngören düzenlemeleri kabul edemeyeceklerini vurguladı. Ayhan, geçici maddelerle rektörlerin görevlerine son vermenin doğru olmadığını kaydederek ?Bu kanun yürürlüğe girdiği tarihte geçerlidir, denilir, bundan sonraki seçimler yeni kanuna göre yapılır.? önerisinde bulundu.

Üniversitelerarası Kurul (ÜAK) Başkanı ve Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ayhan Alkış, Kurul ile hükümet arasında yapılan görüşmelerde, imam hatiplerle ilgili tek maddelik yasa değişikliğinin gündeme gelmediğini kaydetti. Alkış, ?Makul sürede hazırlamaya çalıştığımız yeni yükseköğretim modeli üzerinde mutabakat sağlanmadıkça, konunun bütünlüğünü bozan tekil çözümler üzerinde durulması, ÜAK olarak asla kabul edemeyeceğimiz bir durumdur.? dedi. Alkış, görüşmelerde, bazı konularda temel ilke bazında mutabakata varılmış olmasına rağmen, çalışmaların henüz sonuçlanmadığını açıkladı.

zaman