Tek isteği torununu dünya gözüyle görebilmek

Nevşehir'de, 7 yıl önce geçirdiği trafik kazası sonrası gözlerini kaybeden Harun Yörük, sadece İngiltere ve ABD'de yapılabilen ve yaklaşık 180 bin liraya mal olan "biyonik göz" ile 6 aylık torununu dünya gözüyle görmek istiyor.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 10 Eylül 2012 08:53, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Yücel Velioğlu

2005 yılında kamyonla Antalya'ya giderken trafik kazası geçiren ve gözlerinin birinde tamamen, birinde de yüzde 95 görme kaybı oluşan Harun Yörük

(46), yaklaşık 200 bin liralık ameliyat parasını bulabilirse, İngiltere ve ABD'de ameliyatı yapılan biyonik gözle 6 aylık torunu Kerim Efe'yi ve sevdiklerini görebilecek.

Yörük, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kazanın ardından gözlerini kaybettiğini belirterek, "Uzun bir müddet, böyle bir duruma alışmak kolay değil, zamanla baktık bunun başka çıkar yolu yok. Katlanmak zorunda kaldık. O günden bu yana hayatımızı böyle bir şekilde devam ettirmeye çalışıyoruz. 38 yaşına kadar görüp de ondan sonra dünyayı karanlık görmek hiç kimsenin istemeyeceği bir şey. Başımıza geldi, bundan da şikayetçi değiliz" dedi.

2 kızı ve bir oğlu olduğunu anlatan Yörük, şöyle devam etti:

"Kızlarımdan birini 2 yıl önce, diğer kızımı da 2 ay önce evlendirdik. Bir torunum var. Sadece cisim olarak, ağırlık olarak algılayabiliyorum, simasını nasıl olduğunu göremiyorum. En çok arzu ettiğim de sima olarak görmek. Tüm sevdiklerimi sima olarak görmek istiyorum.

Biyonik göz takılabildiğini duyduk. İnşallah, ben de umutluyum, yeniden görmeyi arzu ediyorum. Kırşehir'de bir arkadaş aynı benim gibi gözlerini trafik kazasında kaybetmiş. Bunun haberini duydum. Haberde, yurtdışında tedavisinin olduğunu ama maddi imkansızlıklar dolayısıyla gidemediğini öğrendim. Daha sonra bunu araştırdık. İngiltere'de bu işin yapıldığını, beyin ve gözün arkasına chip takıldığını öğrendik. İnşallah biz de böyle bir çalışmanın içinde olmayı isteriz. Maddi olarak 70 bin Sterlin civarında bir giderin olduğunu öğrendik. Bu tedavinin çok ilerlediğini ve yakın bir zamanda yaygınlaşacağını duyduk ve çok sevindik. Böyle bir şey olursa çok seviniriz. Sadece ben değil benim gibi birçok insan var. Herkese umut olur. Ama maalesef maddi gücüm yeterli değil. Malulen emekliliğim var."

-Görmeden satranç oynamayı ve Bağlama çalmayı öğrendi-

Yörük, çocuklarını, torununu, sesini duyup da yeni tanıştığı arkadaşlarını görmeyi çok arzu ettiğini belirterek, "Tüm benim ve benim gibilere inşallah bu umut olur. Her zaman doktora gittiğimizde, telefonla görüştüğümüzde 'tamam, gözün açılır' diyorlar. Ama muayenehanesine gittiğimizde muayeneden sonra 'Kusura bakma biz böyle olduğunu bilmiyorduk, maalesef' diyorlar. Hayal kırıklığına uğruyorduk. İnşallah bunda da hayal kırıklığına uğramayız" diye konuştu.

Daha önceden satranç oynamayı ve Bağlama çalmayı bilmediğini anlatan Yörük, şunları kaydetti:

"Bu satranç oyunu nasıl oynanıyor, nasıl insanın kafası çalışıyor derdim. Bir sürü taş var. Ama satranç oynamayı öğrendim, Bağlama çalmayı öğrendim. Günlük yaşantımızı bunlarla sürdürüyoruz. İnsanın derdini unutmak için bir şeylerle uğraşması gerekiyor. Hiç aklımdan çıkmıyor ama kabullendik artık."

Eşi Hatice Yörük de, her türlü zorluğu çektiklerini ifade ederek, "Çalışan bir insandı eşim. Çok zorumuza gitti, hiç kabullenemedik. Bazen sofrada otururken yemeği döküyordu, unutuyordum görmediğini. Bir gün merdivenlerden çıkamadığını gördüm. O günden sonra hiç bırakmadım. Nereye gitsek hep beraber gidiyoruz. Azıcık bir dışarı çıksa yanından ayrılmıyorum. Çocuklarımız da çok üzüldü. Keşke böyle olmasaydı, ama ne yapalım Allah'tan geldi. Bu tedavi de bize bir umut oldu" şeklinde konuştu.

-Biyonik göz-

Biyonik göz küresi, İngiliz bilim adamları tarafından geliştirilmiş, 1500 ışık sensörü bulunan, gözün arka kısmına yerleştirilerek tamamen görme işlevini kaybetmiş hastaların sağlıklı bireyler gibi net görmesini sağlayan ve görme engellilere büyük umut veren bir çeşit sistem. Oxford Üniversitesi'ne bağlı göz hastanesinde İngiliz bilim adamlarının çalışmaları sonucu ortaya çıkan bu ürün, şu ana dek ortalama on yıl gibi uzun bir süredir görmeyen iki hasta üzerinde kullanıldı ve olumlu sonuçlar elde edildi.

Yayıncı: Şükran Yücel

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber