Üniversiteye Girişlerde Katsayı Uygulamasının Kaldırılması

Haber Giriş : 15 Ekim 2003 12:25, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Üniversiteye Girişlerde Katsayı Uygulamasının Kaldırılması

YÖK yasasının değişmesi için hazırlanan tasarıda, içerik bir tarafa bırakılarak, değiştirecek olanların niyetleri üzerinden akademik kisveli bir muhalefet yürütülmüştü/yürütülmektedir. Bu muhalefet tarzı, tüm olayı, tek bildiği "suç addetme" kılıfına, yani "irtica" söylemine dökerek taslağa karşı direnmeye çalışmaktadır. Şimdi de aynı muhalefet, niyet üzerinden sorgulama yapmak devam etmektedir. Bu muhalefet, yanına anlı şanlı medyayı da alarak, yine "cumhuriyet, laiklik ve Atatürkçilük elden gidiyor" diye bağırmaya başlamakta, koca koca rektörlerimiz üniversiteye girişlerde eşitlik getiren bu uygulamaya çağdışı diyebilmekte, seçkin elitlerimiz ise elit okulların ayrıcalığının kaldırılmaması için vargüçleriyle bağırmaktadırlar. Bireysel başarıyı öne çıkaran ve standart bir yarışma sınavında liseler arasında uygulanan ayrımcılığı ortadan kaldıran bu yasa, umarız, ÖSYM Kılavuzunun hazırlandığı bu günlerde, Rektörler istedi diye, geri çekilmez ve bir an önce yasalaşır. Ve yine umarız ki; sadece niyet okuyabilen, kendi doğrularını ilahi buyruklar gibi tartışılamaz gören, tasarıların içeriğini tartışabilme yeterliliğine sahip olmayan ve üniversiteleri birer ortaöğretim kurumuna çeviren YÖK yasası savunucusu Rektörlerden bu ülke kurtulacaktır.


Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, üniversite giriş sınavında imam hatip ve diğer meslek lisesi mezunlarına uygulanan farklı katsayıyı ortadan kaldıran yasa tasarısı Meclis`e sunulduktan sonra ABD dönüşünde Atatürk Havalimanı`nda konuşan Çelik şunları söyledi:

``Biz iyi niyet göstererek, temmuzda YÖK yasa tasarısını Meclis`e göndermedik. ÖSYM kılavuz basacak. Bunun aciliyeti var. Şimdi halletmezsek, YÖK yasasının tamamını beklersek, bu öğrencilerin mağduriyeti devam edecek. Bunu tek madde halinde sevk edelim istedik. YÖK yasası ve diğer esasları Üniversitelerarası Kurul Alt Komisyonu ile görüşmeye devam edelim istedik. Bu madde dışında geri kalan konuyu birlikte konuşmaya hazırız. Hiçbir zaman diyalog sürecini kapatan taraf olmayacağız. Herhangi bir konuda dikkat çekilirse, düzenleme yapılır. Ancak, taslak gelecek hafta çıkacak. Hayırlı uğurlu olsun.

Rektörlerin, yeni taslakla ilgili fikirlerini biliyorum. O fikirleri doğru bulmuyoruz. Bu çocuk oyuncağı değil. Biz de kaptı-kaçtı oynamıyoruz. Hükümet olarak neyi sevkedersek, bize emredecekler, onu çeksinler diye. Niçin çekecekmişiz? Haksız uygulama mı yaptık? Hukuka aykırı düzenleme yapsak, kendi kendimizi affetmeyiz. Biz kimseyle koalisyon değiliz. Müsterihiz. Hatalı birşey yaptığımıza inansam tasarıyı derhal geri çekerim. Yok böyle bir şey. Ne yapıyorsak hukuk ve kanunlar çerçevesinde yapıyoruz.

Üniversitelerarası Kurul`un Alt Komisyonu bu tasarı üzerinde, YÖK yasası üzerinde görüşmek isterse sonuna kadar varız. Uzlaşma sürecindeyiz. Yoksa, yasayı temmuzda çıkarırdık. Bugüne kadar erteledik. Alt komisyon kuruldu. 15 Ekim`den sonra Ayhan Alkış`la biraraya gelecektik. Kasım başında Meclis`e sevkedelim istiyorum. Onların bize verdiği takvim bu. Kasım sonunda her şey bitmiş olur diyorlardı.

ÖSYM BAŞKANINA SORDUM

ÖSYM Başkanı Savaş Bey`i davet ettim. 2,5 saat görüştüm. Gel gör ki, Savaş Bey, ısrarla ??yaptığımız doğrudur'' dedi. Birilerinin kendi doğrularında ısrar etme hakkı var, bizim yok mu? En yetkili kişi ÖSYM başkanı, ??bu sistem doğrudur'' diyor. O, doğrusunda ısrar ediyor. Biri mağdur olduğu zaman, ÖSYM Başkanından hesap sorabilir mi? Ülkeyi idare edenlerden hesap sorar. Hesap verme konumunda olan, eksiklik, aksaklıkları giderme konumunda olan biziz. Teknisyen, bürokrat size fikir verir, ama kararı siz verirsiniz.

KİLİTLEDİLER

1999`da sistem değişirken, YÖK bunu yaparken, Türkiye`deki 77 üniversitede anket yaparak mı karar aldı? YÖK kendi başına bunları değiştirince problem olmuyor. AK Parti hükümeti bunları yaparken cumhuriyet, laiklik, Atatürkçülük elden gidiyor diye bağırıyorlar. Getirip imam hatipe kilitlediler. Defalarca söyledim. Bizim imam hatip gibi özel porgramımız yok. Kimsenin bizim niyetimizi sorgulamaya, rüyalarımıza sansür koymaya hakkı yoktur. İmam hatiplerin önünü açıyormuşuz. İmam hatip arka bahçemizidir sözünü iğrenç buluyorum. 60 bin imam hatip öğrencisinin oyunu 10`la çarparsan, sevenler ve aile fertlerini eklerseniz tam 600 bin kişi eder. Milyonlarca, on milyonlarca oy almış partiyiz. Bizim buna ihtiyacımız mı var?

Bundan önce iki türlü ortaöğretim başarı puanı, ağırlıklı ortaöğretim başarı puanı vardı. İkisi de kaldırılıyor. Son derece başarısız öğrenciyi iyi okula kaydederseniz, o okulda okumak onun için niye bir avantaj olsun. Bireysel başarı önemli. Üniversite sınavına lisenin kendisi mi giriyor, yoksa öğrenci mi? Biz bireysel başarıyı getiriyoruz. Öğrencinin diploma notu, ÖSS`den alacağı puanın yüzde 2`si ile çarpılacak ve eşit olarak bütün öğrenciler için olacak. Öğrenci iyi lisede okuyorsa, o lisenin hazırladığı imkanlar var. Üniversite sınavlarında başarı şansı yüksek. Üniversite sınavında herkes bireysel sınava giriyor. Bir lisenin toplu olarak üniversiteye nakli söz konusu değil. Yeni taslakta bireysel başarı esas. Biz bunu getiriyoruz. Öğrencinin notu yüzde 10 oranında etki yapacak.

Lise birinciliği kontenjanlığı var. Esas haksızlık oradan kaynaklanıyor. Taşra`da bir ücra lisede birincisi ile Galatasaray`ın birincisi aynı mı?. 2157 birinci sınıfta kaldı. Artık yeni sistemde başarı üniversite sınavında aldığı puanla ödüllendirilecek.``
Hürriyet

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber