Aydın sanayisi sıkıntılı

33 yıllık sanatkar olduğunu ve geçen 33 yıldır değişmeyen bir ortamda yaşanıldığını savunan Süleyman Algün, "Sanayide birey olarak tepki ve eleştiri ile bir yere varılması mümkün değil. Sorunu olan ve derdi olan derdinin çözümü için ortaya konulan tepki ve eylemlere katılmadığı sürece kimse bize durduk yerde gelin de şu pastadan payınızı alın demez. Hükümetin programı bizi öldürmüyor ama süründürüyor. Sürünmeye devam etmememiz için hiçbir neden de yok. Yani hiçbirimiz sorunumuzun çözülmesi için atılması gereken adımları atmıyoruz. Sorun çözülmesi için birlikte olalım diyoruz, olamıyoruz. Ortak tepki ve eylem yapalım diyoruz ama yapamıyoruz. Günün teknolojilerine kullanabileceğimiz ortak atölye kuralım diyoruz ama hiçbir sonuç alamıyoruz" dedi.

Türkiye'de memur ve işçilerin sorunlarıyla uğraşılmaktan esnafın sorunlarının geri plana atıldığını savunan Algün, "Sanayiye artık kimse çalışmaya gelmiyor. Ne çırak var, ne kalfa nede usta. Şu aralar emekli olan marangozlar revaçta. Çünkü onlar olmasa artık montaj yapacak elaman yok zaten işimiz montajcılığa döndü. İşin en vahim tarafı sanayide bunca dükkan, makine ve yetişmiş elaman boş ve sefil bir hayat sürerken devletimiz iş edindirme kurslarıyla yeni çalışmayacak atölyeler kurmaya çalışıyor. 2001 yılında beri çözüm için önerilerimizi sunuyoruz. ya dükkanlarımızı eğitim yeri yapın ya da lise ve üniversitelerde bizi hoca yapında biz yetiştirelim kalfayı ve ustayı. Eğitimde uygulanan yöntem yanlış, beklentiler de yanlış. Meslek yüksek okulu açmışsınız çocuklar masa başı iş için oraya gitmişler ve hiçbir zaman iş sahibi de olamayacak. Tek başımıza veya çocuklarımızla çalışıyoruz ama çocuklarımızda diğer gelişmelerden etkilendikleri için onlarda üniversiteye gidip az iş çok para kazanma derdindeler" şeklinde konuştu.

Esnafın üretmediği için az da olsa gelen elektrik ve su parasını dahi ödemekte sıkıntı yaşadığının altını çizen Algün, sorunların çözümü için yetkililerden destek beklediklerini sözlerine ekledi.