Öğretmen Doğu'ya gelmiyor
İyi niyet ile Doğu ve Güneydoğu Anadolu'ya istediğiniz kadar okul, istediğiniz
kadar yurt yapınız, eğitim sorununu hafifletirsiniz de, ortadan kaldıramazsınız.
(1) Çünkü çocuk sayısı yapılan okul ve yurt sayısından daha hızlı artıyor. (2)
Mevcut ve yapılan okullara öğretmen gitmiyor.
Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da valiler, kaymakamlar ailelerin doğum kontrolünü
benimsememelerinden yakınıyor. Dağ taş çocuk dolu. Çocuklara soruyorsunuz, "Kaç
kardeşsiniz?" Kimi 7, kimi 9, kimi 11 diyor... Kadınlara, erkeklere "Kaç
çocuğunuz var?" diye soruyorsunuz. benzer cevap alıyorsunuz.
Valiler, kaymakamlar, "Devletin bu yöredeki insanların sayısını azaltmak
amacıyla az sayıda çocuk yapmalarını istediği inancıyla, yöre halkının doğum
kontrolüne karşı geldiklerini" söylüyor.
Doğu'da doğurganlık yüksek
Türkiye Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı'ndan aldığım bilgilere göre Doğu'da
15 -19 yaş grubundaki kadınların yüzde 11'i ya annedir, ya gebedir. Bir kadın
için toplam canlı doğan çocuk sayısını gösteren doğurganlık sayısı kentlerde
ortalama 2 dolayında iken Doğu'da 4,2 dolayındadır.
Doğu ve Güneydoğu'da dağda kırda gezerken benim gözümle gördüklerim ile Türkiye
Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı tarafından belirlenen ortalama çocuk sayıları
uyuşmuyor ama, mademki ilim ve bilime inanacağız, doğrusu onların verdiği bilgidir.
Ancak bu çocukların ne olacağını düşünmeden doğurtup doğurup dağa taşa salmanın
"günahı"nı maalesef babaları, anneleri de düşünmüyor.
"Devlet baksın... Devlet okutsun... Devlet ev yapsın, iş kursun... Devlet
yapamıyor ise millet yapsın... Nerede hayırseverler?" İyi de, devlet bu
nüfus artışı hızına nasıl yetişsin? Hayırseverlerin eli nerelere kadar uzansın?
Öğretmen Doğu'ya gelmiyor
Doğu ve Güneydoğu'ya istediğiniz kadar okul, derslik yapınız... Öğretmen bulamadıktan
sonra bina, derslik ne işe yarar... Maalesef, öğretmenler Doğu ve Güneydoğu'ya
gitmiyor. Giden kaçıyor. Gidenin aklında bir an önce Batı'ya dönmek var... Okullarda
öğretmen açığı stajyer öğretmenlerle, vekil öğretmenlerle kapatılmaya çalışılıyor.
Bu nedenle okula devam edebilen çocuklara gerekli eğitim verilemiyor.
Bu tablo, "Köy Eğitim Enstitüleri" modelinin doğruluğunu bir defa
daha ortaya çıkarıyor. Bu yörelerde öğretmenlik yapacakların, yöre çocukları
arasından seçilerek yetiştirilmesi çok çok önemli... Yöre çocukları ile ve yöre
halkı ile en iyi diyaloğu onlar kurabilir.
Yatılı İlköğretim Bölge Okulları'nın sayıları artıyor. Mardin Valisi Temel Koçaklar
diyor ki, "Kırsal alanlarda yaşayanların kızlarını gönül rahatlığı ile
Yatılı İlköğretim Bölge Okulları'na göndermelerini teşvik için, tatil dönemlerinde
aileleri minibüs ile köyünden alıyoruz. Bir gece okulun yatakhanesinde yatırıyor,
lokantasında besliyoruz. Çocukları gene otobüslerle okullara taşıyor, okulu
tanıtıyoruz. Çok yararı oluyor... Bunları yapıyoruz da öğretmen bulmak hiç de
kolay olmuyor..."
milliyet/güngör uras