?Aileler parçalanmasın, çocuklar ağlamasın' diye Kaz Dağları'nda yürüdü

Parçalanmış ailelerin çocuklarının yaşadığı sıkıntılara dikkat çekmek isteyen polis memuru, Kaz Dağları'nda 45 kilometre yürüyüp 'Aileler Parçalanmasın Çocuklar Ağlamasın' pankartı açtı

Kaynak : Cihan Haber Ajansı
Haber Giriş : 25 Eylül 2012 10:24, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Bursa Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube Müdürlüğü'nde görevli 18 yıllık polis memuru İsmail Topçuoğlu, toplumun bu çocuklara sahip çıkmasını istedi.

Topçuoğlu, sorunun çözümü noktasında kurulacak yeni bir birimin boşanmak üzere olan ailelerle görüşme yapılabileceğini söyledi. Topçuoğlu, evlenecek kişilere evlilik öncesi belirli konularda seminer, konferans vasıtasıyla bilgilendirmeler yapılması gerektiğini belirtti.

Polis memuru İsmail Topçuoğlu, bugüne kadar şubeye gelen suça karışmış, mağdur ve mağdure yaklaşık 500 çocukla görüştü. Çocukların 450'sinin boşanmış aile çocukları olduğunu gören Topçuoğlu, parçalanmış ailelerin ve geleneksel Türk aile yapısıyla örtüşmeyen çiftlerin çocuklarının suça daha çabuk sürüklendiğini söyledi. Soruna dikkat çekmek için Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin'e mektup yazdığını anlatan Topçuoğlu, yıllık izni için gittiği memleketi Çanakkale'de 22, 23, 24 Ağustos'ta bir yürüyüş düzenlediklerini ifade etti.

Çanakkale'nin Bayramiç ilçesinde lise öğrencisi oğlu Mücahid Topçuoğlu, Bozcaada Camii İmam Hatibi Abdurrahman Kuzey ve üniversite öğrencisi Gökhan Yıldız ile Ayazma mesire alanından başlayan, Kazdağı zirveyi takiben Balıkesir'in Edremit ilçesi Akçay beldesinde son bulan 45 kilometrelik 'Aileler Parçalanmasın Çocuklar Ağlamasın' isimli doğa yürüyüşü gerçekleştirdiğini kaydetti. Topçuoğlu, Kazdağı zirvede ve Akçay beldesine kadar devam eden yolda ellerinde 'Aileler Parçalanmasın Çocuklar Ağlamasın' ve 'Aileler Parçalanır, Çocuklar Suça Sürüklenir' şeklinde pankart açtığını, yoldan geçen araç sürücülerinin de klakson çalarak kendilerine destek verdiğine dikkat çekti.

İsmail Topçuoğlu, fırsat buldukça şubeye gelen çocuklarla görüşmeler yaptığına işaret etti. Topçuoğlu, tespitlerini şöyle özetledi: "Suça sürüklenen ve cinsel istismar mağduru çocuklar ile ilgili yapılan akademik araştırmalar ve 9 yıllık Çocuk Şube Müdürlüğü'nde görevli polis memuru olarak, bu çocukların yüzde 90'ı diyebileceğim büyük çoğunluğunun parçalanmış aile çocukları oldukları, geriye kalanının ise geleneksel Türk aile yapısı ve yaşantısına uygun olmayan aile çocukları olduklarını üzülerek müşahede ettim. Parçalanmış aile, her ne sebeple olursa olsun anne ve babanın bir arada yaşamadığı ailedir. Klasik Türk aile yapısı ve yaşantısına uygun olmayan aile ise Türk gelenek ve göreneklerine uygun olmayan, içe ve dışa karşı otorite olarak güçlü olmayan anne ve baba, maddeten olamasa da manen ayrı dünyalarda yaşayan bireylerden oluşan ailedir. Sokakta yaşayan çocuklar ve madde bağımlısı çocuklar ile ilgili de tespitim aynıdır. Kısacası nerede topluma sorun çıkaran bir çocuk varsa, mutlaka o çocuğun ailesinde bir sorun vardır. Sorunun çözümü için bataklıkla mücadele etmek daha akıllıca olur. Bataklık parçalanmış ailedir. Bataklık, fiziken parçalanmasa da ayrı dünyalarda yaşayan bireylerden oluşan ailedir. Bataklık içe ve dışa karşı güçlü olmayan anne babadan oluşan ailedir."

"BOŞANACAK AİLELER BİLGİLENDİRİLMELİ"

Proje kapsamında, Bursaspor'un maçlarında pankartla çıkmasını sağlamak ve toplumdaki duyarlılığı artırmaya yönelik bir dizi eylem planladığını anlatan Topçuoğlu, Bursa Emniyet Müdürü Ali Osman Kahya'nın da projeye sahip çıktığını aktardı. Mehmet Akif'in, "Ağlarım, ağlatamam; hissederim, söyleyemem; dili yok kalbimin, ondan ne kadar bizârım" şirini hatırlatan Topçuoğlu, sorunun çözümü noktasında kurulacak yeni bir birimin boşanmak üzere olan ailelerle görüşme yapılabileceğini söyledi. Evlenecek kişilere evlilik öncesi belirli konularda seminer, konferans vasıtasıyla bilgilendirmeler yapılması gerektiğini belirten Topçuoğlu, şunları kaydetti:

"Boşanma aşamasındaki aileler ile temasa geçerek, arabuluculuk görevini yerine getirmek, bir bakıma aileyi rehabilite ederek ve boşanmanın çocuklar üzerindeki muhtemel sonuçlarını izah ederek boşanmaktan vazgeçirmek. Bu ailelerin tespiti ise gerek boşanmak için mahkemelere dava açıldığında, gerekse resmi kurum ve kuruluşların ihbarı ile tespit yapılabilir. Boşanmış ve çocuklu aileler tespit edilerek çocuklara ve aileye rehberlik hizmeti sunmak. Bu aile ve çocuklar ile en az haftada bir kez görüşme yapılmalı. Ancak bu görüşmeler ailenin hayat akışını etkilemeyecek şekilde, yerinde yapılmalı. Mevcut uygulamada mahkeme kararı ile danışmanlık tedbiri uygulanan aile ve çocuklar, Sosyal Hizmetlerin ilgili birimine çağırılarak bu hizmet verilmeye çalışılmaktadır. Bu da verilecek hizmetin kalitesini düşürmektedir. Verilecek olan rehberlik, danışmanlık gibi hizmetler ailenin ikametinde verilerek çocuğun fiziki ortamının da denetlenmesi sağlanmalıdır."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber