Sezaryen yapılmadığı için bebeğin engelli doğduğu iddiasına soruşturma

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 02 Ekim 2012 14:52, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 19:00

Sağlık Bakanlığı, ''Azra, sezaryen yasağı yüzünden özürlü doğdu'' başlıklı habere konu olayla ilgili soruşturma başlattı.

Bakanlık'tan yapılan yazılı açıklamada, bugün bir gazetede yayınlanan ''Azra, sezaryen yasağı yüzünden özürlü doğdu'' başlıklı haberle ilgili Bakan Recep Akdağ'ın talimatıyla soruşturma başlatıldığı bildirildi.

Bakan Akdağ'ın anne ve bebek sağlığına yönelik hassasiyetinin kamuoyunca bilindiği belirtilerek, Bakanlığın bu gibi vakaların sonuna kadar takipçisi olduğu, soruşturma süreçleri ve iddiaların gerçekliğinin başından sonuna kadar titizlikle takip edildiği vurgulandı.

Bu bağlamda daha önce basına yansıyan ''anne Arife Kablan ve bebek Kablan'', ''anne Saniye Süslü ve bebek Süslü'', ''anne Şükran Tuğ ve bebek Tuğ'' haberleriyle ilgili soruşturmaların sonuçlandığı kaydedildi.

-''Her şeyden önce bilinmesi gereken husus bir sezaryen yasağının olmadığıdır''-

Her 3 vakada da yapılan tüm tıbbi müdahalelerin literatüre uygun olduğu, herhangi bir eksiklik ya da doktor hatası olmadığının uzman kişilerden oluşan bilirkişi heyetleri tarafından raporlandığı vurgulanan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

''(Normal doğumda ısrar ölüme yol açtı) iddiası başlıklı habere konu olan Anne Şükran Tuğ ile ilgili bilirkişi heyetinin raporu ise haberlerdeki iddiaların aksine, sezaryen yapılmamasından değil, sezaryen yapıldıktan sonra gelişen komplikasyon sonrası durdurulamayan kanama dolayısıyla annenin kaybedildiği gerçeğine işaret etmektedir. Ancak basınımız başlatılan soruşturmalarının sonucunu beklemeden, 'Normal Doğum Israrı Anneyi Öldürdü', 'Sezaryen Yasağı Can Aldı' ve bu son örnekte olduğu gibi 'Azra, Sezaryen Yasağı Yüzünden Özürlü Doğdu' gibi hasta yakınlarının tek taraflı ve duygusal görüşlerini kesin bir sonuç gibi başlığa taşımıştır.

Her şeyden önce bilinmesi gereken husus bir sezaryen yasağının olmadığıdır. Anne ve bebeği açısından tıbbi zorunluluk durumunda doğum için sezaryene başvurulmakta, annenin korku ve endişesi de sezaryen için tıbbi endikasyon kabul edilmektedir. Bu sebeple konuyu haksız yere 'sezaryen - normal doğum' tartışmasına dönüştürerek hekimleri yargılayıcı şekilde başlık atmak, somut gerçeklere dayanmayan ve bilimsel bir karşılığı olmayan kişisel görüşlerle kamuoyunu yanlış bilgilendirmek habercilik etiği ile bağdaşmamaktadır. Bu durum gebe ya da gebelik planlayan kadınlarımızda hem bilgi kirliliğine hem de gereksiz korku ve endişenin oluşmasına neden olmaktadır. Basınımızın bu vakalarla ilgili başlık atarken daha duyarlı olması ve konunun tüm taraflarının görüşlerini alması daha etik olacaktır.''

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber