Emekli maaşlarında kurumlar arası uçurum giderek açılıyor
İşçi ve Bağ-Kur emeklileri için 2003 yılı kayıp bir yıl oldu. Türkiye İşçi Emeklileri Derneği (TİED) Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi tarafından yapılan hesaplamalara göre 2003 yılında, Bağ-Kur ile işçi emeklileri aylıklarına ?sosyal destek zammı' olarak yapılan artış da bu kesimin memur emeklilerle arasındaki makası kapatmaya yetmedi.
Yıllık toplam emekli aylığı 5 milyar 69 milyon liraya ulaşan en düşük memur emeklisiyle yılda 3 milyar 985 milyon lira toplam aylık alan işçi emeklisi arasındak fark 1 milyar 84 milyon lirayı buldu. Memur emeklisi ile Bağ-Kur emeklisi arasındaki fark ise bunun iki katına yakın gerçekleşerek yıllık toplam 2 milyar 85 milyon lira oldu. Bağ-Kur'dan aylık alan emeklilerin taban aylıklarının yıllık toplamı ise 2 milyar 983 milyon lira olarak hesaplandı.
TİED Genel Başkanı Kazim Ergün, gelinen noktada Bağ-Kur ve işçi emeklilerinin mağduriyetinin giderilmesini istedi. Ergün, memur emekli aylıklarında gözlerinin olmadığını ve bu kesimin de maaşlarının düşük olduğunu kaydetti. Üç farklı sosyal güvenlik kuruluşundan aylık almakta olan emeklilerin arasında oluşan makasın giderek daha da açılmaya başladığını belirten Ergün, bu tablonun bir haksızlığı ortaya koyduğuna dikkat çekerek, ?Bir ülkenin öz evladı, üvey evladı olamaz. Hükümetler her vatandaşa eşit muamele yapmak, ayrımcılığın önünü kapatmak zorundadırlar. Bu yapılmıyorsa işte böyle tablolar ortaya çıkar. Bunun tek kelimeyle ifadesi ?haksızlık'tır? dedi.
Emekli maaşlarıyla ilgili farklı değerlendirmelerden biri de karşılama oranlarıyla ilgili; örneğin işçi emeklisinin yıllık geliri, memur emeklisinin yıllık gelirinin yüzde 78,6'sını, Bağ-Kur emeklisinin yıllık geliri ise memur emeklisinin yıllık gelirinin yüzde 58,8'ini karşılıyor. Memur emeklisinin 2003 yıllık geliri, gıda harcamalarının (Açlık Sınırı) yüzde 95,1'ini karşılarken işçi emeklisinin 2003 yıllık geliri, gıda harcamalarının (açlık sınırı) yüzde 74,7'sini Bağ-Kur emeklisinin 2003 yıllık geliri de gıda harcamalarının (Açlık Sınırı) yüzde 55,9'unu karşılıyor.
Emekli aylıklarının açlık sınırının altında kaldığına dikkat çeken Ergün, hesaplamalardan
da görüldüğü gibi en düşük işçi emekli aylığı olan 332 milyon lira tutarındaki
aylıklarla açlık sınırının ne aylık, ne de yıllık toplamını yakalanamadığını
söyledi. Memur emeklileriyle aralarında önemli bir fark var olduğunu belirten
Ergün, bu ayrımcılığı hak etmediklerini kaydetti. Ergün, ?Bu ülkede et, süt,
peynir gibi temel gıda maddeleri memur emeklisine, işçi emeklisine ve Bağ-Kur
emeklisine aynı fiyattan satılmaktadır. Tüketim mallarında ayrı bir fiyatlandırma
mı vardır ki, bizler için ayrı ücretler belirleniyor. Biz de domatesi memur
emeklisiyle aynı fiyattan alıyoruz, aynı kirayı ödüyoruz.? dedi.
zaman