Avrupa'da 'Türkçe eğitim' araştırması...
Anadolu Üniversitesi öğretim üyesi 12 akademisyen, "Avrupa'da Türkçe
Anadil Eğitimi" ve "İkinci Dil Olarak Türkçe Öğretimi" konulu
2 araştırma projesi için 7 Avrupa ülkesinde araştırma yapıyor.
Açıköğretim Fakültesi'nin (AÖF) koordinatörlüğünde gerçekleştirilen ve İletişim
Bilimleri ile Edebiyat fakültelerinin öğretim üyelerinden oluşan çalışma grubu,
Almanya, Belçika, Danimarka, Fransa, Hollanda ile Norveç'te, iki projenin hazırlık
çalışmalarını başlattı. Araştırma grubu, araştırma yapılacak diğer Avrupa ülkesi
İngiltere'ye ise 27 Kasım'da gidecek.
AÖF Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Murat Barkan, AA muhabirine, "Avrupa'da
Türkçe Anadil Eğitimi Araştırma Projesi"nin, bu coğrafyada yaşayan Türklerin,
Türkçe dil birikimlerini "yaşam boyu eğitim" uygulamaları çerçevesinde
açık ve uzaktan öğrenme yöntemleriyle güçlendirmek, bunun için de gerekli ortam
ve olanakların analiz edilmesi amacıyla gerçekleştirildiğini söyledi.
İKİNCİ DİL TÜRKÇE
Türkiye Türkçe'sini Avrupalılara ikinci dil olarak, aynı yöntemler kullanılarak
öğretme olanaklarını inceleyen "İkinci Dil Olarak Türkçe Öğretimi Araştırma
Projesi" kapsamında ise Türkiye ve Türklerle "ticaret, turizm ve akademik"
gibi çeşitli alanlarda işbirliği içinde olan kişi, kurum ve kuruluş temsilcileriyle
görüşmelerin yapıldığını bildiren Prof. Dr. Barkan, şöyle konuştu:
"Araştırma sürecinde, 6 binin üzerinde anket uygulandı. Bu ülkelerde yaşayan
Türklerle ve Avrupalılarla her ülkede 100'er görüşme gerçekleştirildi. Bu çalışmalar
sonucunda Türkçeyi anadil ve ikinci dil olarak öğrenme talebinin nitelik ve
boyutlarının yanında teknik ve teknolojik altyapı olanaklarını da belirginleştirmeyi
hedefliyoruz.
Aralık ayında anketlerin dökümü ve görüşme kayıtlarının deşifresi tamamlanacak
ve üniversiteye değerlendirme raporu sunulacak." Prof. Dr. Barkan, bu raporla
AÜ'nün bilimsel birikimleri yanında Açıköğretim olanakları da kullanılıp söz
konusu iki projenin bilgi altyapısının oluşturulmasının planlandığını, çalışma
sonuçlarına göre, Avrupa dışında Orta Asya, Orta Doğu, Avustralya ve ABD'de
de uygulanabilirliğinin görülebileceğini belirtti.