Engelli bebek doğumunda idarenin kusuru...

Davacı aile, 2003 yılında, Samsun Doğumevi ve Çocuk Bakımevi Hastanesinde dünyaya gelen oğullarının yetersiz sağlık hizmeti verilmesi nedeniyle zihinsel ve bedenlsel özürlü doğması sonucu uğranıldğı iddia edilen 120 bin maddi ve 250 bin liralık manevi zararın tazminini talep etmiştir.

Sansun İdare Mahkemesi 2003 yılının sonunda karar vermiştir. Mahkeme kararında; doğumun normal devam ettiği yolundaki hekim değerlendirmesinin ultsanografik yöneteme dayalı yapılmadığı, bu nedenle de apgar sokuru düşüklüğü bulgusu olan anoksik doğuma canlandırma ekibinin eşlik edemediği, bu koşulun sağlanamayışının da sağlık hizmetinin eksik ve kusurlu işlediğine karine teşkil ettiği belirtilmiştir. Mahkeme davacıyla ilgili olarak da, hamilelik kontrolllerinin düzenli yapılmadığı, doğum eyleminden çok sonra hastaneye müracaat edildiği tespitini yapmış ve tarafları 1/2 oranında kusurlu bulmuştur. Bu kusur oranları çerçevesinde 120 bin maddi ve 120 bin manevi tazminat ödenmesine karar vermiştir.

Sağlık Bakanlığı bu karara Danıştay nezdinde itiraz etmiştir. Danıştay Onuncu Dairesi, hizmetin risk taşıdığı hallerde, idarenin tazmin yükümlüğünün doğabilmesi için zararın idarenin ağır hizmet kusuru sonucunda meydana geldiğinin tespit edilmiş olması gerektiğini belirtmiştir. Dosyaya dair bilirkişi raporunda, davalı idarenin ağır hizmet kusurunun olmadığı tespiti yer almıştır.

Samsun İdare Mahkemesi, Danıştay kararı sonrasında dosyayı tekrar görüşmüş ve ilk kararında ısrar etmiştir. Bunun üzerine hem davalılar hem de Sağlık Bakanlığı yeniden itiraz etmiştir.

Son itirazı ise Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu görüşmüştür. Bu Kurul, Danıştay 10. Dairesi gibi, idarenin tazminle yükümlü tutulabilmesi için, çocuğun özürlü olarak doğmasına, davalı idarenin ağır hizmet kusurunun neden olup olmadığı konusunda bilimsel veri bulunması gerektiği belirtmiştir. Kararın sonuç bölümünde ise bilirkişi raporuna atfen şu karara yer verilmiştir:

"İdare mahkemesince yaptırılan ve kararına dayanak alınan bilirkişi raporunda, bebeğin özürlü doğmasında hastane personelinin ihmali olup olmadığı hususunda kesin olarak karar vermenin mümkün olmadığı, ideal koşulların sağlandığı doğumlarda bile, sorunlu doğan bebeğe müdahelenin %100 başarıya ulaşmasının mümkün olmadığı değerlendirmelerine yer verilmiştir."

Konuya lişkin Adli Tıp Kurulu raporunda şu tespit yer almıştır: "..'nin gebelik takiplerini düzenli olarak yaptırmadığı, ...'nin doğumunun gerçekleştiği 13.4.2000 tarihindeki müraacatında doğum eyleminin başlamış olduğu ve doğumun hızlı seyrettiği ve yatıştan 2,5 saat sonra gerçekleştiği, doğum sonrası hipoksi tablosunun tespit edildiği ve gerekli müdahalalerin yapıldığı gözönüne alındığında, Dr... ve ebe ..'nin eylemlerinin tıp kurallarına uygun olduğuna oy birliğiyle karar verilmiştir."

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu bu iki rapor sonrasında Samsun İdare Mahkemesinin dosyanın kısmen kabulü yönündeki kararının bozulmasına karar vermiştir.

Yani davacı aile tazminat alamamıştır.

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2007/2113
Karar no: 2011/1468