'Onlarca Sarai'nin hayatı kurtulur ama'

Marmara Üniversitesi İstanbul Araştırmaları Bilim Dalı Başkanı Prof.Dr.Recep Bozlağan, Sarai ve onun gibi İstanbul aşığı gezginlerin hayatını kurtarmanın yolunun bir dizi sorunun sorulması ve cevaplarının cesaretle aranmasından geçtiğini söyledi.

Kaynak : DHA
Haber Giriş : 06 Şubat 2013 19:02, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
'Onlarca Sarai'nin hayatı kurtulur ama'

İşte o sorular : "Sur-ı Sultani Projesi, aradan geçen 3-4 yıla rağmen neden tamamlanamıyor? Banliyö seferlerinin Yenikapı'nın ötesine yapılmayacağına dair kararlar neden uygulanmamakta'Saray'ın sahil surları niçin restore edilmemekte'İstanbul'un en kıymetli hazinesi Topkapı Sarayı'nı çevreleyen bir kültür yolu neden yapılmamakta? Saray'ın yakın çevresi neden korku filmlerine platform oluşturacak kadar karanlık?

Marmara Üniversitesi İstanbul Araştırmaları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Recep Bozlağan, Sarai Sierra Cinayetiyle ilgili açıklamalarda bulunarak, "Topkapı Sarayı'nın ön bahçesi gayet bakımlı ve nezih iken, arka bahçesi nasıl bu kadar güvensiz olabilir. Topkapı Sarayı daha fazla ihtimamı hak etmiyor mu?" diye sordu.

Marmara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanı ve M.Ü. İstanbul Araştırmaları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Recep Bozlağan, "Sarai Sierra Cinayetinin Görünmeyen Yüzünü Anlattı" başlığıyla yaptığı açıklamada şunları söyledi.

"ÖN BAHÇE BAKIMLIYKEN, ARKA BAHÇEDE NASIL BÖYLE BİR OLAY YAŞANABİLİR ?"

"Devlet, olayın aydınlatılması için ilgili birimleriyle olağanüstü bir çalışma içerisinde. Bu menfur cinayet, İstanbul'a gönül verenlerde Saray-ı Topkapı'ya dair soruların tekrar gün yüzüne çıkmasına vesile oldu. Her yıl milyonlarca turistin ziyaret ettiği Topkapı Sarayı'nın arka bahçesinde nasıl böyle bir olay yaşanabilir? Saray'ın ön bahçesi gayet bakımlı ve nezih iken, arka bahçesi nasıl bu kadar ıssız, bakımsız ve güvensiz olabilir? Dünya üzerinde ancak birkaç ülkede bu kadar kıymetli bir saray kompleksi varken ve hepsi de muntazam bir şekilde muhafaza edilirken, Topkapı Sarayı daha fazla ihtimamı hak etmiyor mu?"

İSTANBUL'UN EN KIYMETLİ HAZİNESİ TOPKAPI SARAYI

İstanbul'un en kıymetli hazinesinin Topkapı Sarayı olduğunu belirten Prof. Bozlağan, "İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti kapsamında gündeme getirilen ve Topkapı Sarayı'nın çehresini değiştirecek olan Sur-ı Sultani Projesi, aradan geçen 3-4 yıla rağmen neden tamamlanamıyor? Banliyö seferlerinin Yenikapı istasyonunun ötesine (Kumkapı, Cankurtaran, Sirkeci istasyonlarına) yapılmayacağına dair daha önce açıklanmış kararlar neden uygulanmamakta? Saray'ın sahil surları niçin restore edilmemekte? Anadolu'daki şehirler bile halkın ve turistlerin kullanacağı (güvenli) kültür yolları oluştururken, İstanbul'un en kıymetli hazinesi olan Topkapı Sayarı'nı çevreleyen bir kültür yolu neden yapılmamakta? Topkapı Sarayı ile Eminönü, Beyazıt, Fatih, Karaköy ve Taksim gibi tarihi ve kültürel mekanları arasında neden (güvenli) kültür ve yaya yolları oluşturulmamakta? Bakü'de, Beyrut'ta ve Tiflis'te bile tarihi ve kültürel mekanlar hayranlık uyandırıcı bir şekilde aydınlatılmışken, Saray'ın yakın çevresi neden korku filmlerine platform oluşturacak kadar karanlık?" dedi.

"ONLARCA SARAİ SİERRA'NIN DA HAYATI KURTULMUŞ OLUR"

Prof. Dr. Recep Bozlağan, "Yukarıdaki soruları 'dava düşmanı', 'içimizdeki hain' yaftalarından korkmadan sorar ve aynı cesaretle cevaplarını ararsak, İstanbul'un en kıymetli yerini katillerin, alkol ve madde bağımlılarının ve gayr-i ahlaki işlerin mekanı ve 'yatağı' olmaktan kurtarabiliriz. Kim bilir belki de onlarca Sarai Sierra'nın da hayatı kurtulmuş olur. Suriçi'nin ve özellikle de Sur-ı Sultani'nin muhafazası sadece Kültür ve Turizm Bakanlığı'na veya İstanbul Emniyeti'ne bırakılamayacak kadar büyük bir sorumluluk ister. Bu sorumlulukta belediyelerin payı sanıldığının aksine çok büyükö diyerek sözlerini tamamladı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber