'Çanakkale, Hazreti Peygamber'in kalbinin attığı yerdir'

Trakya Üniversitesi Balkan Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen Çanakkale şehitlerini anma programında konuşan Edirne Mimar Sinan Vakfı kurucusu, eğitimci yazar Hasan Gümüş "Bir vatan kalbinin attığı yer olan Çanakkale, aynı zamanda yüzyirmidörtbin peygamberin ulusu ve başbuğu Hazret-i Muhammed'in (a.s) kalbinin attığı yerdir" dedi.

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 21 Mart 2013 20:22, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
'Çanakkale, Hazreti Peygamber'in kalbinin attığı yerdir'

Milletlerin tarihlerinde yenilgilerin hüzünlerin ve cefaların olabileceği gibi zaferlerin, sevinçlerin ve sefaların da olabileceğini kaydeden Hasan Gümüş "Hüzünle sevincin harman olduğu bir destandır Çanakkale. Çanakkale mahşerdir, Çanakkale kahramanların er meydanıdır. Su dağıtan sakadan, erinden, onbaşısından paşasına, kınalı kuzularını kurban olarak savaşmaya gönderen Anadolu ve Rumeli analarına kadar Çanakkale'de herkes kahramandır. Çanakkale milletimizin yüz akıdır. Anadolu'nun yüz akıdır. Rumeli'nin yüzakıdır. Balkanların yüz akıdır, Orta Asya'nın yüz akıdır, Ortadoğu'nun yüz akıdır, Afrika'nın yüz akıdır. Bütün İslam ülkelerinin ve milletlerinin yüz akıdır. Hatta bütün ezilmişlerin yüz akıdır Çanakkale" şeklinde konuştu.

Duygu ve heyecan yüklü konuşmasında "Dur Yolcu" isimli şiiri okuyan Hasan Gümüş sözlerini şöyle sürdürdü: "Ey Kanlısırt, Kocaçimen, Kabatepe, Alçıtepe. Ey Seddülbahir, Ey Kilitbahir, Ey Arıburnu, Anafartalar. Ey küllenen magribin şefkatli kolları altında sarmalanmış olan bütün Gelibolu yarımadasının nazlı yamaçları. ve güzel bir gelinin yürüyüşü gibi tüllenen bir şekilde Gümüş şeklinde akan ey Gelibolunun nazlı dereleri. Sizde bütün bir vatanın kalbi atıyor. Hatta sizde bütün bir vatanın kalbi değil, yüzyirmidörtbin nebinin ulusu ve önderi ve başbuğu ve meleklerin hürmetle ve saygıyla selamladığı Hazret-i Muhammed Aleyhisselam'ın kalbi atıyor."

Hasan Gümüş, Çanakkale savaşında Peygamber Efendimizin etkisine dikkati çekerek konuyla ilgili bazı hatıratı dinleyicilerle paylaştı: "Yıl 1928. Alasonyalı Hacı Cemal Efendi hacca gider 1928 de. Mekke'yi ziyaret etti, hacı oldu. Sonra Peygamber Efendimizi ziyaret için Medine'ye geldi. Peygamber Efendimizin kabri saadetlerinin etrafında yeşil parmaklıklar vardır. Onun içerisine girmek için biraz torpilli insan olmak lazım. Alasonyalı Hacı Cemal Efendinin hareketleri türbedarın dikkatini çekince bir gün elinden tuttu, bir kapı içeriye soktu, bir kapı içeriye daha soktu. ve Peygamber Efendimizin kabriyle Alasonyalı Hacı Cemal Efendi karşı karşıya kaldı. Türbedar, kendisine o kadar hürmet ediyor ki, şaşırmış Alasonyalı Hacı Cemal Efendi. Dışarı çıktıktan sonra türbedara hem teşekkür etmiş ve hem de bu hürmetin ve saygının sebebini sormuş. Demiş ki türbedar, "Sizin Türk Milletine, Türkiye'den gelenlere hürmet etmek için çok sebep vardır. Ancak ben bir tanesini söyleyeyim. Bundan onüç sene önce, yani 1915 te, Çanakkale Savaşının en hızlı bir şekilde cereyan ettiği bir zamanda Hindistan'dan gelen bir hacı da benim dikkatimi çekmiş, ağlayan gözleriyle hüzünlü tavırlarıyla dikkatimi çekmişti. Elinden tuttum, onu da aynı şekilde Peygamber Efendimizin yanına kadar soktum. Fakat o Hindistan'dan gelen zat, Peygamber Efendimize selam vermedi. Beyefendi şu anda Peygamber Efendimizin tam önünde bulunyorsunuz, selam verir misin dedim. Dedi ki şu anda Peygamber Efendimiz burada yok. Dışarı çıktık. O gece rüyamda Peygamber Efendimizi görme şerefiyle şereflendim diyor türbedar. Dedi ki Peygamber Efendimiz, 'Ey türbedar. O Hindistanlı hacı efendi geldi, bana selam vermedi. Burada yok Peygamberim dedi. Sen de şaşırdın değil mi?' deyince, Evet ya Rasulallah, öyle oldu, dedim. Dedi ki 'Hindistanlı zat doğru söyledi, çünkü ben şu anda Medine'de değilim. Çanakkale'de Mehmetlerle beraberim' dedi."

"Tarih yazmak 'mail' yazmaya benzemez"

Şehitlerin en değerli varlıkları olan canlarını başkaları yaşasın diye veren en büyük cömertler olduklarını kaydeden Hasan Gümüş gençlere seslenerek konuşmasını şöyle tamamladı: "Sevgili gençler. Tarih yazmak mail yazmaya benzemez. Tarih yazanlar, yaşamayı değil yaşatmayı, zevk almayı değil başkalarının zevkini düşünen, gösterişten, alayişten, nümayişten uzak diğergam insanlardır. Tarih yeniden yazılacaksa işte böyleleri tarafından yeniden yazılacaktır. Şehitlerimize rahmet diliyorum. Cenab-ı Allah'ın yanında Cennet-i Firdevs-i Aşiyan'da ve Civar-ı Rasul-i Zişan'da beraber olmayı temenni ve umut ediyorum."

Trakya Üniversitesi öğretim üyelerinden Yrd. Doç. Dr. Sabri Can Sannav, Ak Parti İl Başkanı Av. Müjdat Kahve, Milli Eğitim İl Müdürü Hüseyin Özcan, Gençlik ve Spor İl Müdürü Serhat Ocak'ın yanı sıra yüzlerce dinleyicinin katıldığı program "Çanakkale Mahşeri-Kardeşlik Destanı" adlı tiyatro gösterisiyle devam etti. İlgiyle izlenen tiyatro gösterisinin ardından program sona erdi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber