Dünya Bankası: ÖSS, eğitimde kaliteyi düşürüyor!
Türkiye'deki temel eğitimi masaya yatıran Vorkink'ten uyarı: "Eğitime harcadığınız para hiç de az değil, ama para çarçur oluyor"
Açık Toplum Enstitüsü Türkiye Direktörü Hakan Altınay'ın daveti üzerine önceki
akşam dar kapsamlı bir toplantıda, Türkiye'de temel eğitimin sorunları üzerine
görüş alışverişinde bulunduk.
Sabancı Üniversitesi Rektörü Prof. Tosun Terzioğlu ve Eğitim Reformu Girişimi
Direktörü Prof. Üstün Ergüder'in tartışmacı olarak katıldıkları toplantıda Dünya
Bankası Türkiye Temsilciliği'nin "Türk eğitim sisteminin Avrupa'ya entegrasyon
ve daha iyi istihdam için hazırlanması" başlıklı çalışması açıklandı.
Küresel ekonomik ortam hızla değişirken, Türk işgücü ne kadar eğitimli?
Türk eğitim sektörü, işgücüne ne kadar değer katıyor?
Mevcut eğitim sistemi, öğretmenleri ve öğretmen kalitesini destekleyici yönde
mi?
Matematikte en iyi notu alanlar arasında Türklerin oranı, Amerikalılar ve İrlandalılardan
daha iyi olduğu halde, ülke içindeki okullar arası performans farklılaşmasında
Türkiye neden OECD içinde en alt sırada?
Vorkink'in uyarısı
Dünya Bankası Türkiye Direktörü Andrew Vorkink, kapsamlı çalışmanın ayrıntılarını
anlatırken, AB ülkeleriyle Türkiye arasında kıyaslamalara ağırlık verdi:
"Türkiye'de eğitime harcanan para Avrupa ülkeleriyle karşılaştırıldığında
hiç de az değil. Buna karşılık ülke genelinde ortalama eğitim seviyesinde kalite,
AB ortalamasının çok gerisinde. Bu fark kapatılmadan, AB'ye tam üye olmanız
olası görünmüyor."
Dünya Bankası'nın çalışmasına göre, Türkiye'de temel eğitimde kaliteyi düşüren
ana nedenlerden biri ÖSS sınav sistemi. ÖSS'nin müfredat performansını değil,
sınav yeteneğini test ettiğini hatırlatan Vorkink, dershaneler aracılığıyla
yılda 1 milyar YTL gibi çok önemli bir kaynağın eğitimden sınav hazırlığına
kaydırılarak heba edildiğine dikkati çekti. Vorkink, ÖSS sınav sisteminin zengin
ve yoksul arasındaki eşitsizliği büyüttüğü gibi; uzman düşünüş, karmaşık iletişim
ve problem çözmede ileri yetkinliklerin öğrenilmesini de engellediğine işaret
etti.
Çalışmanın zaafları
Bu kapsamlı ve yararlı çalışmaya esas teşkil eden bazı saptamaların hatalı olduğunu
kayda geçmekte de yarar var:
1) Dünya Bankası'nın raporunda, "Temel eğitimde hemen hemen tam okullaşma
olduğu" saptaması gerçeği yansıtmıyor. Milli Eğitim Bakanlığı üst düzey
yetkilileri, kendi istatistiklerinin hatalı olduğunu kabul ediyor.
2) Toplantı vesilesiyle bize iletilen yandaki tabloda da görebileceğiniz "Türkiye'de
eğitim harcamalarının GSYİH' ya oranı, AB ülkelerinden aşağı değil" saptaması
da gerçeği yansıtmıyor. Çünkü:
a) Verilerin alındığı 2001 yılı bizim GSYİH'nın, kriz sonrası çok küçüldüğü
yıl.
b) Türkiye'de kayıt dışı ekonominin oranı çok yüksek olduğu için, GSYİH'yı ancak
2 ile çarptığınızda gerçek GSYİH'ya ulaşabilirsiniz.
c) Nüfusunun % 52'si 25 yaşın altında olan, dolayısıyla eğitim çağındaki nüfusun
diğerlerinden kat - kat fazla olduğu Türkiye ile nüfusu yaşlanmış Almanya ve
Fransa'nın eğitim harcamalarının GSYİH' ya oranının karşılaştırmak yanıltıcı
olur.
milliyet/meral tamer