İçişleri Bakanı Aksu, Türkiye'de merkezi yönetiminin aşırı büyüdüğünü, yerel yönetimler tarafından yürütülmesi gereken birçok görevi üstlendiğini kaydetti.
Aksu, ''Çözüm üretemeyen merkeziyetçi hantal yapımızdan ve geleneksel bürokratik
direnç noktalarımızdan süratle vazgeçmek zorundayız'' dedi.
İçişleri Bakanlığı, illerin valilikleri, belediye başkanlıkları, rektörlükleri,
ticaret, sanayi odası başkanlıkları, sivil toplum kuruluşları, Anadolu Ajansı,
TRT, Türkiye ve Ortadoğu Amme İdaresi Enstitüsü (TODAİE), Türk İdareciler Derneği,
Türk Belediyecilik Derneği, Sosyoloji Derneği, TOBAV ile Ziraat Mühendisleri
Odası tarafından düzenlenen Türkiye Sorunlarına Çözüm Konferansı'nın 5'incisi
Türkiye'nin Geleceği adlı 4 günlük toplantı TODAİE Konferans Salonu'nda başladı.
Toplantının açılışında konuşan İçişleri Bakanı Aksu, Türkiye'nin artık olay
ve gelişmelere stratejik pencereden bakmak zorunda olduğunu kaydetti.
BİLGİ TOPLUMU
Türkiye'nin sanayi ötesi bilgi toplumuna doğru hızla ilerleyen bir dünyada
daha fazla vakit kaybetmeden adımlarını hızla ve cesaretle atmasının kaçınılmaz
bir gereklilik olduğunu belirten Aksu, şöyle konuştu:
''Değişimi ve dönüşümü, hızlı, istikrarlı, dengeli ve ulusal çıkarlarımıza ve
kalkınmamıza uygun bir şekilde yönetmek zorundayız. İnsan onuru, özgürlüğü,
hakları, güvenliği, kişilik ve değerlerinin gelişimi, insanın kendini yönetimde
ifade etmesi, gelişmeye ters düşeneski alışkanlık ve yapıları cesaretle sorgulayıp
değişim yönünde yol alması ile mümkün olacaktır. Bunun için, çözüm üretemeyen
merkeziyetçihantal yapımızdan ve geleneksel bürokratik direnç noktalarımızdan
süratle vazgeçmek zorundayız.
Bir ülkenin hızla kalkınabilmesi, kalkınma düşüncesi ve amacının, yalnız merkezi
yönetim ve onun taşra birimleri tarafından değil, aynı zamanda, yerel yönetimler,
sivil toplum kuruluşları ve bireylerin benimsemesi ve üzerinde birleşilerek
uygulamaya konulmasıyla mümkün olabilecektir. Diğer bir ifadeyle, devletin yanı
sıra, özel şahısların, diğer kurum ve kuruluşlarla sivil toplum örgütlerinin,
girişimcilik ve teşebbüs güçlerinin harekete geçirilmesi de son derecede mühimdir.''
''MERKEZİ YÖNETİM AŞIRI BÜYÜMÜŞTÜR''
Yerel yönetimlerin yörelerine ilişkin karar ve uygulamalarda etkili ve yetkili
kılınmasının yerel temsilciler aracılığıyla halkın katkı ve desteklerinin sağlanmasının
ayrı bir önem taşıdığına işaret eden Aksu, bu anlayışla hükümet olarak Türk
idari yapısını geleceğe hazırlamaya devam ettiklerini kaydetti.
Aksu, ''Ülkemizde merkezi yönetim, zamanla bir çok hizmeti bünyesinde toplayarak
aşırı büyümüş, yerel yönetimler tarafından yürütülmesi gereken birçok görevi
üstlenmiştir'' dedi.
Bu aşırı büyüme nedeniyle sınırlı kamu kaynaklarının verimsiz şekilde ve halkın
gerçek ihtiyaçlarını dikkate almadan savurganca harcanmasının söz konusu olduğunu
ifade eden Aksu, bu olumsuzluklara çözüm bulunması için etkin ve verimli çalışamayan
kamu yönetiminin yeniden yapılandırılmasının daha önceki hükümetler döneminde
de birçokkez gündeme geldiğini, ancak bu reformların bir türlü gerçekleştirilemediğini
söyledi.
KAMU YÖNETİMİ REFORMU
Aksu, hükümetin kapsamlı bir kamu yönetimi reformunun hayata geçirilmesi için
yoğun bir çalışma yürüttüğünü ve önemli mesafe alındığını kaydetti. Yapılan
çalışmaların her aşamasında çoğulcu demokratik anlayışla toplumsal mutabakatın
oluşturulması yönünde azamigayret sarfedildiğini belirten Aksu, Kamu Yönetimi
Temel Kanunu Tasarısı'nın Bakanlar Kurulu'nda kabul edildiğini, en yakın zamanda
daTBMM'ye sevkedileceğini ifade etti.
Tasarının hem merkezi yönetimi hem de yerel yönetimleri yeniden düzenlediğini
kaydeden Aksu, merkezi yönetimin yürüttüğü görev işlevlerden önemli bir kısmının
yerel yönetimlere devrine ilişkin çok köklü düzenlemelerin de tasarıda yer aldığını
hatırlattı.
KATILIMCI KAMU YÖNETİMİ
Tasarıyla katılımcı, açık ve etkin bir kamu yönetiminin kurulması,kamu hizmetlerinin
kaliteli, süratli, etkili, adil ve ekonomik şekildehalka sunulması ve devletin
düzenleyici işlevinin güçlendirilmesinin amaçlandığını vurgulayan Abdülkadir
Aksu, şöyle konuştu:
''Kanun tasarısıyla katılımcı, açık ve etkin bir kamu yönetiminin kurulması,
kamu hizmetlerinin kaliteli, süratli, etkili, adil ve ekonomik bir şekilde halka
sunulması, devletin düzenleyici işlevinin güçlendirilmesi amaçlanmaktadır. Bakanlıkların
ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarının teşkili, kaldırılması, merkezi yönetim
ve yerel yönetimlerin teşkilat, görev, yetki ve kaynak dağılımı ile bunlar arasındaki
ilişkilerin esas ve usulleri, yeniden bir düzenlemeye tabi tutulmaktadır.
YEREL YÖNETİMLER GÜÇLENECEK
Yapılan yeni düzenlemelerle mahalli idarelerin görev ve yetkileri, geleneksel
olarak kanunda belirtilen sistemin dışında, yeniden bir tanımlamaya tabi tutulmaktadır.
Kanunlarla açıkça başka bir kurum ve kuruluşa verilmeyen yerel nitelikli her
türlü hizmetin yerel yönetimler tarafından yürütülmesi öngörülmektedir. Bu bağlamda,
eğitim, sağlık, kültür ve turizm, bayındırlık, tarım, gençlik ve spor,sosyal
hizmetler gibi birçok hizmetin yerel yönetimlere devredilmesi planlanmaktadır.''
Aksu, yetersiz kamu kaynaklarının verimli bir biçimde kullanılmasıiçin, yatırım
alanlarının ayrıntılı bir şekilde önceden planlanmasınıngerektiğini sözlerine
ekledi.
Türk İdareciler Derneği Genel Başkanı ve Hatay Valisi Abdulkadir Sarı da, mülki
idarenin düzenleyici, emredici yönlerinin ötesinde koordinatörlük işlevinin
öne çıkarılması gerektiğini söyledi. Sarı, ''Her bölge her şeyi istemeyi bir
yana bırakıp başta sektörleri belirleyerek o alanda kalkınmayı sağlamalıdır''
dedi.
Konferans Koordinatörü Mustafa Gür ise dünyada artık farklı kesimler arasındaki diyalogun ön plana çıktığını belirterek, insanı kalkınma sürecine katan modellerin benimsenmesi gerektiğini kaydetti.
hürriyet