Meclisin dün gece yarısı kabul ettiği 22 madde
Meclis Genel Kurulu dün gece yarısı sosyal güvenlikle ilgili 22 madde kabul etti. İşte o maddeler
MECLİSTE KABUL EDİLEN ÖNERGE
MADDE 78 - 3/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanunun 1 inci maddesine "görevli olanların" ibaresinden sonra gelmek üzere "Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı ve Emniyet Teşkilatında bulunan patlayıcı maddelerin incelenmesi, muhafazası, nakli, imha edilmesi ve zararsız hale getirilmesi işlemlerinde görevlendirilenlerin" ibaresi eklenmiştir."
"MADDE 79- 2330 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin birinci fıkrasına (g)
bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki bent eklenmiş ve mevcut (h) bendi (ı)
bendi olarak teselsül ettirilmiştir.
"h) Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik
Komutanlığı ve Emniyet Teşkilatında bulunan ve 24/2/2000 tarihli ve 4536 sayılı
Denizlerde ve Yurt Yüzeyinde Görülen Patlayıcı Madde ve Şüpheli Cisimlere Uygulanacak
Esaslara İlişkin Kanunda tanımlanan patlayıcı maddelerin incelenmesi, muhafazası,
nakli, imha edilmesi ve zararsız hale getirilmesi işlemlerinde görevlendirilenleri;"
MADDE 80- 2330 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde
yer alan "(5434 sayılı Kanunun 18/1/1979 gün ve 2177 sayılı Kanunla değişik
64 üncü maddesinden yararlananlar hariç)" ibaresi çıkarılmış, son fıkrası
aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı maddenin sonuna aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
"Birinci fıkranın (a) ve (b) bentleri hükümleri uygulanarak aylık bağlananlara
aylık bağlama tarihi itibarıyla sosyal güvenlik kurumlarınca kendi sigortalılığı
nedeniyle ödenmekte olan gelir ve/veya aylıkların toplamı, 14/7/1965 tarihli
ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 36 ncı maddesi gereğince öğrenim durumuna
göre belirlenecek giriş derece ve kademesi ile 30 yıl fiili hizmet süresi esas
alınarak mülga hükümleri de dahil 5434 sayılı Kanun hükümlerine göre hesaplanacak
vazife malullüğü aylığının %25 artırımlı tutarından az olamaz ve bu şekilde
belirlenen gelir ve/veya aylıklar ilgili sigortalılık halindeki aylık artışları
dikkate alınarak artırılır. Birinci fıkranın (a) ve (b) bentleri kapsamına girenler,
aylıklara ilişkin hükümler hariç olmak üzere (d) bendi kapsamına girenlerin
malullük haline bağlı olarak yararlandığı haklardan da aynı esas ve usuller
çerçevesinde yararlandırılır. Bu Kanuna veya bu Kanun hükümleri uygulanarak
aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre aylık bağlanan maluller ile 5434
sayılı Kanunun 56 ncı ve mülga 64 üncü maddesi kapsamında aylık bağlanan malullerin,
malul sayılmaları sebebiyle aylık bağlandığı tarihten önceki her türlü sigortalılık
ve prim ödeme süreleri, iştirakçilik ve fiili hizmet süreleri ile bunların itibari
ve fiili hizmet süresi zammı olarak değerlendirilen süreleri, malullük aylığı
bağlanmasından sonra geçecek çalışma veya sigortalılık süreleriyle hiçbir sebeple
birleştirilemez. Bu şekilde aylık bağlanmasından önce geçen söz konusu süreler;
malullük aylığı bağlanmasından sonra geçen sigortalılık ve çalışma sürelerinin
tabi olacağı sigortalılık hali ile mülga 2829 sayılı Kanun uygulaması yönünden
dikkate alınmayacağı gibi, sonradan geçen sigortalılık veya çalışma süreleri
yaşlılık/emeklilik, malullük ya da ölüm/dul veya yetim aylığı bağlanmasında
veya toptan ödeme yapılmasında ilgili mevzuatına göre ayrı bir çalışma veya
sigortalılık süresi olarak değerlendirilir. Ancak, bu Kanuna göre aylık bağlandığı
tarihten sonra çalışmaya başlayanlardan, aylık bağlandıktan sonraki çalışmaları
5510 sayılı Kanununun yürürlük tarihinden sonra olanlar için 5510 sayılı Kanunun
geçici 4 üncü maddesi hükümleri uygulanamaz. Yukarıda belirtilen kanunlara göre
malullük aylığı bağlanmasına esas alınmış hastalık ya da engellilik halleri
ve bu hastalık ya da engellilik hallerindeki ilerlemeler, sonradan geçen çalışmalar
sebebiyle yaşlılık aylığına hak kazanılması koşullarının belirlenmesinde dikkate
alınmaz."
"Bu madde hükümleri 5434 sayılı Kanunun 56 ncı maddesi kapsamındakiler
ve harp malulleri hakkında da uygulanır."
MADDE 81 - 2330 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
"GEÇİCİ MADDE 4- 1/1/2012 tarihinden önce meydana gelen ölüm, malullük
veya yaralanma halleri hariç olmak üzere, ölüm, malullük veya yaralanma sebepleri
bu Kanunla 1 inci ve 2 nci maddelerde yapılan değişikliklerin kapsamına girenler
müracaatları üzerine, durumlarına uygun olarak bu Kanunla düzenlenen haklardan
aynı usul ve esaslar çerçevesinde yararlanırlar. Ancak, bunlara nakdi tazminat
hakları saklı kalmak kaydıyla, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önceki
dönem için geriye dönük olarak herhangi bir ödeme yapılmaz.
4 üncü maddenin bu Kanunla değiştirilen son fıkrası ile aynı maddeye eklenen
fıkra kapsamına girenlere, geriye dönük olarak herhangi bir ödeme yapılmaz
MADDE 82 - 24/5/1983 tarihli ve 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanununun 35 inci
maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
"Müeyyideler
MADDE 35/A - Gerçek kişi veya özel hukuk tüzel kişilerine ait sosyal hizmet
kuruluşunda yapılan kontrol ve denetim sonucunda, bu kuruluşların açılışına,
çalışma şartlarına, yönetimine, hizmetin etkin sunumuna ilişkin olarak yönetmelikle
belirlenen koşullara göre eksiklik veya aykırılığın tespiti halinde il müdürü
tarafından 16 yaşından büyükler için her yıl belirlenen aylık net asgari ücret
tutarının on katından elli katına kadar idari para cezası verilir. Bu eksiklik
veya aykırılıkların giderilmesi ile idari para cezasının yatırılması için otuz
günü geçmemek üzere uygun bir süre verilerek ilgili kuruluş yazılı olarak ihtar
edilir.
Belirlenen süre içinde kuruluş tarafından eksiklik veya aykırılığın giderilmemesi
halinde birinci fıkra uyarınca verilen idari para cezasının iki katı tutarında
tekrar idari para cezası uygulanır ve eksiklik veya aykırılığın giderilmesi
için otuz günü geçmemek üzere ek süre verilir. Bu süre içinde de eksiklik veya
aykırılığın giderilmemesi halinde kuruluş, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı
tarafından kapatılır.
Birinci ve ikinci fıkralar uyarınca verilen sürede eksiklikler veya aykırılıklar
giderilinceye kadar kuruluşa yeni bir kişinin kabulü yapılamaz.
Bir yıl içinde beş defa idari para cezası uygulanan kuruluş, Aile ve Sosyal
Politikalar Bakanlığı tarafından kapatılır.
Bu Kanun kapsamında verilen idari para cezaları tebliğinden itibaren bir ay
içinde ödenir. Bu süre içinde ödenmeyen idari para cezaları kesinleşmesini müteakiben
Bakanlığın bildirimi üzerine vergi daireleri tarafından 21/7/1953 tarihli ve
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre takip ve tahsil
edilir."
MADDE 83- 24/5/1983 tarihli ve 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanununun 35 inci
maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
"Kuruluşun kapatılması
MADDE 35/B- Bu Kanun kapsamında gerçek kişi veya özel hukuk tüzel kişilerince
açılan sosyal hizmet kuruluşlarında hizmet verilen kişilere yönelik tehdit veya
baskı ya da özgürlüğün keyfî engellenmesini de içeren, fiziksel, cinsel, tıbbi,
psikolojik veya ekonomik açıdan zarar veren her türlü tutum ve davranışın gerçekleşmesi
halinde bu tutum ve davranışların engellenmesine yönelik gerekli tedbirleri
almayan kurucu veya sorumlu müdüre dört yüz günden az olmamak üzere adli para
cezası verilir.
Sosyal hizmet kuruluşları aşağıda belirtilen hususlardan birinin tespit edilmesi
halinde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından kapatılır:
a) Kurucu veya sorumlu müdürün kuruluşta hizmet verilen kişilere yönelik tehdit
veya baskı ya da özgürlüğün keyfî engellenmesini de içeren, fiziksel, cinsel,
tıbbi, psikolojik veya ekonomik açıdan zarar veren eylemlerden dolayı cezalandırılmasına
karar verilmiş olması.
b) Kurucu veya sorumlu müdürün birinci fıkra hükümleri uyarınca cezalandırılmasına
karar verilmiş olması.
c) Kuruluşun açılış izin onayı olmadan hizmete başlaması.
ç) Kuruluşun izinsiz olarak nakil veya devir işleminin yapılması.
d) Kuruluşun açılış işlemleri esnasında ibraz edilen belge ve beyanların gerçeği yansıtmadığının sonradan ortaya çıkması.
İkinci fıkranın (a) ve (b) bentlerinde belirtilen hallerde4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231 inci maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olması kapatma işleminin yapılmasına engel teşkil etmez."
MADDE 84 - 2/3/1984 tarihli ve 2985 sayılı Toplu Konut Kanununun ek 2 nci maddesi
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"EK MADDE 2- 8/6/1949 tarihli ve 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli
Sandığı Kanununun 56 ncı maddesi ile mülga 45 inci ve 64 üncü maddelerine, 31/5/2006
tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun
47 nci maddesine ve 3/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık
Bağlanması Hakkında Kanuna göre veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak
aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre harp veya vazife malulü olmaları
sebebiyle kendilerine aylık bağlananlara bir konut ile sınırlı olmak kaydıyla
Toplu Konut İdaresince faizsiz olarak kredi verilir. Aynı kanunlar kapsamına
giren sebeplerle hayatını kaybedenlerin dul ve yetimleri ile harp veya vazife
malullüğü aylığı almaktayken faizsiz kredi hakkından yararlanmaksızın hayatını
kaybedenlerin dul ve yetimleri için ise; bir konut ile sınırlı olmak üzere,
öncelikle dul eşine, eşi hayatta değilse veya evlenmişse kredi kullanacak çocuklardan
en az birisinin yetim aylığı almakta olması kaydıyla aylık bağlanma koşullarına
bakılmaksızın talepte bulunan çocuklarına müştereken, bu kişiler bulunmadığı
takdirde de öncelikle anaya olmak üzere ana veya babasına konut sahibi yapmak
amacıyla Toplu Konut İdaresince faizsiz olarak kredi verilir.
Birinci fıkrada belirtilen haller kapsamında harp veya vazife malulü sayılanlardan
sınıf veya görev değiştirerek çalışmaya devam eden kamu görevlileri ile ilgili
mevzuatına göre aylık bağlanan malullerden, 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi
kapsamında çalışmaya başlamaları nedeniyle ödenmekte olan aylıkları kesilenler
de birinci fıkra hükmünden yararlanırlar.
Bu kredinin tavan tutarı, Yüksek Planlama Kurulunca belirlenir. Kredi için yapılacak
başvurulara, kredilerin kullandırılmasına, geri ödeme süre ve yöntemlerine ilişkin
usul ve esaslar, Maliye Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile
Sosyal Güvenlik Kurumunun görüşü alınarak Toplu Konut İdaresince çıkarılan yönetmelik
ile belirlenir
MADDE 85 - 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 21 inci maddesinin birinci fıkrasının (j) bendine "sivillerden" ibaresinden sonra gelmek üzere "Sosyal Güvenlik Kurumunca" ibaresi eklenmiştir."
MADDE 86 - 3713 sayılı Kanunun ek 1 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"EK MADDE 1- 10/12/2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol
Kanununun eki (I), (II), (III) ve (IV) sayılı cetvellerde yer alan kurum ve
kuruluşları, kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıkları, il özel idareleri,
belediyeler ve bağlı kuruluşları, özel kanunla kurulan diğer her türlü kamu
kurum ve kuruluşları;657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi memur kadroları
ile sözleşmeli personel pozisyonlarının ve sürekli işçi kadrolarının %2'sini
aşağıdaki hükümlerde belirtilen hak sahiplerinin istihdamı için ayırmak ve bu
madde hükümleri çerçevesinde İçişleri Bakanlığınca hak sahibi olduğu belirlenerek
Devlet Personel Başkanlığına bildirilen ve Başkanlıkça atama teklifi yapılanları
atamak zorundadır. Kamu kurum ve kuruluşlarının kadrolarına, ilgili mali yılda
190 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 7 nci maddesi kapsamında yapabilecekleri
toplam atama sayılarının ne kadarını bu madde kapsamında yapılacak atamalar
için ayıracağı ve buna ilişkin diğer hususlar Başbakan onayı ile belirlenir.
Bu madde kapsamında hak sahipliği sonucunu doğuran durumlar aşağıda belirtilmiştir:
a) 5434 sayılı Kanunun mülga 64 üncü maddesi, 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesinin
sekizinci fıkrası, bu Kanunun 21 inci maddesinin birinci fıkrasının (j) bendi
kapsamına girenler hariç olmak üzere 3/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi
Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna göre veya 2330 sayılı Kanun hükümleri
uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre harp veya vazife malulü
sayılanlar,
b) 5434 sayılı Kanunun mülga 45 inci maddesi ile 5510 sayılı Kanunun 47 nci
maddesinin birinci fıkrasında belirtilen haller kapsamında vazife malulü sayılan;
Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığının
erbaş ve erler dahil askeri personeli ile Emniyet Teşkilatından Emniyet Hizmetleri
Sınıfına mensup personeli,
c) (b) bendi kapsamına girenler hariç olmak üzere 5434 sayılı Kanunun mülga
45 inci maddesi ile 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesinin birinci fıkrası kapsamında
olanlardan vazife malulü sayılanlar,
ç) 21 inci maddenin birinci fıkrasının (j) bendi kapsamında vazife malulü sayılanlar,
17/7/2004 tarihli ve 5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların
Karşılanması Hakkında Kanunun ek 1 inci maddesi kapsamında aylık bağlananlardan
terör eylemleri nedeniyle hayatını kaybetmiş veya engelli hale gelmiş olanlar
ile Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumuna ait fabrika, işletme, müessese veya
bağlı ortaklıklarda görevli olanlardan patlayıcı
maddelerin üretimi, incelenmesi, muhafazası, nakli, imha edilmesi ve zararsız
hale getirilmesi sırasında oluşacak patlamalardan dolayı hayatını kaybedenler,
İstihdam hakkından;
a) İkinci fıkranın (a) ve (b) bentleri kapsamında hayatını kaybedenlerin eş
veya çocuklarından birisi ile ana, baba veya kardeşlerinden birisi olmak üzere
toplam iki kişi; ana, baba ve kardeşi yoksa eş veya çocuklarından toplam iki
kişi; eş veya çocuğunun yoksa ana veya babası ile kardeşlerinden birisi olmak
üzere toplam iki kişi, ana veya babanın bu hakkı kullanmaması durumunda ise
bir diğer kardeşi olmak üzere toplam iki kişi,
b) İkinci fıkranın (a) ve (b) bentlerinde sayılan malullerin kendileri veya
eş veya çocuklarından birisi, eşi veya çocuğu yoksa kendisi veya kardeşlerinden
birisi olmak üzere toplam bir kişi,
c) İkinci fıkranın (c) bendine göre malul sayılanların kendileri veya eş ve
çocuklarından birisi, eşi veya çocuğu yoksa kendileri veya kardeşlerinden birisi;
hayatını kaybedenlerin ise eş veya çocuklarından birisi, eşi veya çocuğu yoksa
kardeşlerinden birisi olmak üzere toplam bir kişi,
ç) İkinci fıkranın (ç) bendine göre engelli hale gelenlerin kendileri veya eş
ve çocuklarından birisi, eşi veya çocuğu yoksa kendileri veya kardeşlerinden
birisi; hayatını kaybedenlerin ise eş ve çocuklarından birisi, eşi veya çocuğu
yoksa kardeşlerinden birisi olmak üzere toplam bir kişi, yararlanır.
Bu madde kapsamında atanacakların, atamalarının yapılacağı kadro veya pozisyonlar
için sınavlara ilişkin hükümler hariç olmak üzere ilgili mevzuatında öngörülen
nitelik ve şartları taşımaları zorunludur.
Bir başkasının bakımına muhtaç olacak derecede engelli olanlar, birinci fıkrada
sayılan kurumlarda görev yapanlar, istihdam hakkını sağlayan olayın meydana
geldiği tarihten sonra söz konusu kurum ve kuruluşlarında görev yapmakta iken
bu görevinden ayrılmış olanlar ile kırkbeş yaşını bitirmiş olanlar istihdam
hakkından faydalanamazlar ve bu durumda olanlar yukarıdaki fıkraların uygulanmasında
dikkate alınmaz.
Hak sahiplerinden ilköğretim, ortaokul, ilkokul mezunu olanların hizmetli unvanlı
kadrolara; ortaöğretim ve yükseköğretim mezunu olanların ise memur unvanlı kadrolara
atama teklifleri Devlet Personel Başkanlığınca yapılır. Sözleşmeli personel
pozisyonları ve işçi kadrolarına yapılacak atama tekliflerinde ise hak sahiplerinin
bu fıkra uyarınca öğrenim durumları itibarıyla atanabilecekleri kadro unvanları
dikkate alınarak Devlet Personel Başkanlığınca belirlenen aynı veya eşdeğer
unvanlı pozisyon ve kadrolar esas alınır.
Kamu kurum ve kuruluşları bu madde kapsamında atama yapılması amacıyla ayırdıkları
%2 oranındaki kadro ve pozisyonların unvan ve sayısını her yılın Şubat ve Ağustos
aylarının son gününe kadar Devlet Personel Başkanlığına bildirirler.
Bu madde kapsamında başvuranlardan hak sahibi olanlar İçişleri Bakanlığınca
tespit edilerek, liste halinde her yılın Mart ve Eylül aylarının son gününe
kadar Devlet Personel Başkanlığına bildirilir. Bildirilenlerin atama teklifleri,
kamu kurum ve kuruluşlarının söz konusu münhal kadro ve pozisyonlarına Devlet
Personel Başkanlığınca kırkbeş gün içerisinde yapılır. Kamu kurum ve kuruluşlarınca
atama yapılabilecek kadro ve pozisyonların bildirilmemesi veya unvan bazında
ihtiyacın karşılanamaması durumunda Devlet Personel Başkanlığınca kapsamdaki
kamu kurum ve kuruluşlarının münhal kadro ve pozisyonlarına resen atama teklifi
yapılır. Atama işlemlerinin, atama teklifinin kamu kurum ve kuruluşuna intikalinden
itibaren otuz gün içerisinde yapılması zorunludur. Atama emri ilgili kamu kurum
ve kuruluşu tarafından 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre ilgililere
tebliğ edilir. İlgililerin işe başlama sürelerine ve işe başlamama halinde yapılacak
işlemlere ilişkin olarak 657 sayılı Kanunun 62 nci ve 63 üncü maddeleri hükümleri
uygulanır. Atama onayı alınmasına rağmen görevine başlamayanlar ile başladıktan
sonra herhangi bir sebeple görevden ayrılanlar bu madde kapsamında yeniden istihdam
edilemezler. Kamu kurum ve kuruluşları atama ve göreve başlatma işlemlerinin
sonucunu, işlemlerin tamamlanmasını takip eden onbeş gün içerisinde Devlet Personel
Başkanlığına bildirirler.
Bu maddenin uygulanmasında takip edilecek usul ve esaslar ile diğer hususlar;
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı,
Maliye Bakanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı ile Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığının
görüşleri alınmak suretiyle, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren
dört ay içinde Devlet Personel Başkanlığı ile İçişleri Bakanlığınca müştereken
hazırlanan ve Bakanlar Kurulunca yürürlüğe konulan yönetmelikle belirlenir.""
MADDE 86- 3713 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
"GEÇİCİ MADDE 13- Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce ek 1 inci
madde kapsamında istihdam hakkı bulunanlardan kırkbeş yaşını doldurduğu için
istihdam hakkından yararlanamayacak olanlar, söz konusu maddede öngörülen yönetmeliğin
yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içerisinde İçişleri Bakanlığına
müracaat etmeleri şartıyla bir defaya mahsus olmak üzere mezkur maddede belirtilen
istihdam hakkı sınırlamaları çerçevesinde yararlandırılır.
Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte ek 1 inci madde kapsamına girenler ile
bu maddenin birinci fıkrasında belirtilenlerden İçişleri Bakanlığınca hak sahibi
olduğu tespit edilenlerin atama teklifleri Devlet Personel Başkanlığınca 2015
yılı sonuna kadar kura usulü ile yapılır. Hak sahiplerinin atama teklifleri;
ek 1 inci madde kapsamına giren kurum ve kuruluşların dolu kadro ve pozisyon
sayısının, kurumların toplam dolu kadro ve pozisyon sayısına oranı esas alınmak
suretiyle hak sahiplerinin kamu kurum ve kuruluşlarına dengeli dağılımı gözetilerek
Devlet Personel Başkanlığınca kura usulü ile gerçekleştirilir. Hak sahiplerinin
atamasının yapılacağı kadro veya pozisyonun belirlenmesinde ek 1 inci maddede
öngörülen usul uygulanır. Bu madde kapsamında yapılacak işlemlere ilişkin usul
ve esaslar, ek 1 inci maddede öngörülen yönetmelikte düzenlenir. Kura sonucu
yapılacak atamalarda atama teklifleri ile birlikte atama teklifi yapılan kamu
kurum ve kuruluşlarına diğer kanunlardaki hükümlere bakılmaksızın ve başka bir
işleme gerek kalmaksızın kadro ve pozisyonlar ihdas, tahsis ve vize edilmiş
sayılır. Bu kadro ve pozisyonlar mevzuatı uyarınca düzenlenen ilgili cetvel
ve bölümlere eklenmiş sayılır. Bu şekilde ihdas edilen kadro ve pozisyonlar
herhangi bir şekilde boşalması halinde başka bir işleme gerek kalmaksızın iptal
edilmiş sayılır.
Bu madde uyarınca yapılan atamalar, ek 1 inci maddede belirtilen hak sahiplerinin
atanması için ayrılması gereken %2 oranındaki kadro ve pozisyon sayılarının
hesabında dikkate alınmaz.
Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce ek 1 inci maddeye göre yapılan başvurular
başvuru tarihindeki mevzuat hükümlerine göre sonuçlandırılır.
Bu madde ile ek 1 inci madde kapsamında 31/12/2015 tarihine kadar yapılacak
atamalar, yılı merkezi yönetim bütçe kanunlarında yer alan kısıtlamalara tabi
tutulmaz.""
MADDE 88- 8/1/2002 tarihli ve 4736 sayılı Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Ürettikleri
Mal ve Hizmet Tarifeleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun
1 inci maddesine birinci ve dördüncü fıkralarından sonra gelmek üzere aşağıdaki
fıkralar eklenmiş, aynı maddenin mevcut ikinci fıkrasında yer alan "malûl,
yaşlı," ibaresi yürürlükten kaldırılmış, üçüncü fıkrasında yer alan "ilgili
hükümleri" ibaresi "ilgili diğer hükümleri" ve beşinci fıkrasında
yer alan "üçüncü fıkrada" ibaresi "beşinci fıkrada" şeklinde
değiştirilmiştir.
"24/2/1968 tarihli ve 1005 sayılı İstiklal Madalyası Verilmiş Bulunanlara
Vatani Hizmet Tertibinden Şeref Aylığı Bağlanması Hakkındaki Kanun veya 28/5/1986
tarihli ve 3292 sayılı Vatani Hizmet Tertibi Aylıklarının Bağlanması Hakkında
Kanun kapsamındaki hizmetleri sebebiyle vatani hizmet tertibinden aylık bağlananların;
8/6/1949 tarihli ve 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun
56 ncı maddesi ile mülga 45 inci ve 64 üncü maddelerine veya 31/5/2006 tarihli
ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 47 nci
maddesine, 3/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması
Hakkında Kanuna veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını
gerektiren kanunlara göre vazife malulü sayılarak aylık bağlananların kendileri,
eşleri, evli olmayan ve yirmibeş yaşını doldurmamış olan çocukları, anne ve
babaları; yukarıda sayılan kanunlara göre harp veya vazife malulü sayılanlardan
sınıf veya görev değiştirerek çalışmaya devam edenler ile vazife malulü sayılarak
aylık bağlananlardan, 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi kapsamında çalışmaya
başlamaları nedeniyle ödenmekte olan aylıkları kesilenlerin kendileri ile eşleri,
evli olmayan ve yirmibeş yaşını doldurmamış çocukları, anne ve babaları; yukarıda
sayılan kanunlara göre harp veya vazife malulü sayılacak şekilde hayatını kaybedenlerin
ya da aynı kapsamda aylık almaktayken hayatını kaybedenlerin eşleri, evli olmayan
ve yirmibeş yaşını doldurmamış olan çocukları, anne ve babaları; engelliler
için sağlık kurulu raporuyla %40 ve üzerinde engelli olduğunu belgeleyen Türk
vatandaşlarının kendileri, ağır engellilerin kendileri ile birlikte birden fazla
olmamak üzere birlikte yolculuk ettikleri refakatçileri, demiryolları ve denizyollarının
şehiriçi ve şehirlerarası hatlarından, belediyelere, belediyeler tarafından
kurulan şirketlere, birlik, müessese ve işletmelere veya belediyeler tarafından
yetki verilen özel şahıs ya da şirketlere ait şehiriçi toplu taşıma hizmetlerinden
ücretsiz olarak yararlanırlar.
Türk vatandaşı olan altmışbeş yaş ve üzeri kişiler, demiryolları ve denizyollarının
şehiriçi hatları ile belediyelere, belediyeler tarafından kurulan şirketlere,
birlik, müessese ve işletmelere veya belediyeler tarafından yetki verilen özel
şahıs ya da şirketlere ait şehiriçi toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz olarak,
demiryolları ve denizyollarının şehirlerarası hatlarından ise %50 indirimli
olarak yararlanırlar. Bu fıkrada belirtilen kurum ve kuruluşlar, belediyeler,
belediyeler tarafından kurulan şirketler, birlikler, müessese ve işletmeler
altmış ila altmışbeş yaş arasında bulunan kişilerin toplu taşıma hizmetlerinden
ücretsiz veya indirimli olarak yararlanmasını sağlayabilirler."
"İlgili kurumlar, belediyeler ile belediyeler tarafından yetki verilen
özel şahıs ya da şirketler, ücretsiz ve indirimli seyahat hakkının kullanılması
ile ilgili olarak gerekli tedbirleri alırlar. Ücretsiz veya indirimli seyahat
hakkının kullandırılmaması halinde bu haktan faydalandırılmayan her kişi için
toplu taşıma aracının tarifesi üzerinden elli tam bilet bedeli tutarında idari
para cezası mülki idare amiri tarafından uygulanır. Bu maddeye göre verilecek
idari para cezaları tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenir.
İkinci ve üçüncü fıkra hükümleri kapsamında hizmet verecek toplu taşıma araçları,
toplu taşıma hizmetlerinin kapsamı ile bu hizmetlerden ücretsiz ve indirimli
yararlanmaya ilişkin usul ve esaslar, Maliye, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme,
İçişleri ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlıklarının görüşleri alınmak suretiyle
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından çıkarılan yönetmelikle düzenlenir.
1005 sayılı Kanun ve 3292 sayılı Kanun kapsamında vatani hizmet tertibinden
aylık bağlananlar ile 5434 sayılı Kanunun 56 ncı, mülga 45 inci ve 64 üncü maddelerine
veya 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesine göre harp veya vazife malullüğü aylığı
bağlananların ya da 2330 sayılı Kanuna veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak
aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre aylık bağlananların veya harp veya
vazife malulü sayılanlardan sınıf veya görev değiştirerek çalışmaya devam eden
kamu görevlileri ile harp veya vazife malullüğü aylığı almakta iken 5510 sayılı
Kanunun 4 üncü maddesi kapsamında çalışmaya başlamaları nedeniyle ödenmekte
olan aylıkları kesilenlerin, bu fıkrada sayılan kanunlar veya maddeler gereğince
dul ve yetim aylığı bağlananların ikametgâhlarında kullandıkları elektrik enerjisi
ücreti % 40'tan; belediyelerce tahakkuk ettirilecek su ücreti ise % 50'den az
indirim içermemek üzere belirlenecek tarife üzerinden alınır.""
MADDE 89- 4736 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
"GEÇİCİ MADDE 1- Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce, yetim aylığı
alan ve ücretsiz seyahat hakkı bulunanların bu aylıkları almaya devam ettikleri
müddetçe ücretsiz seyahat hakkı saklıdır."
"(9.500) gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarın, çalışma gücü kaybı;
a) Yüzde kırktan daha aşağı olanlar hariç olmak kaydıyla, 9 uncu maddenin birinci fıkrasının (b) bendinde belirtilen malullerin kendilerine yüzde altmışı tutarında,
b) 9 uncu maddenin birinci fıkrasının (c) bendinde belirtilen malullerin kendilerine yüzde sekseni tutarında,
c) 9 uncu maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde belirtilen malullerin kendilerine tamamı tutarında,
ç) 9 uncu maddenin birinci fıkrasının (e) bendinde belirtilenlerin 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 34 üncü maddesi uyarınca belirlenecek hak sahiplerine ise tamamı üzerinden yapılacak paylaştırma tutarında,
aylık bağlanır.
Sosyal Güvenlik Kurumunca ödenen bu aylıklar her yılsonunda faturası karşılığında
Maliye Bakanlığından tahsil edilir.
Ancak, ölenlerin anne ve babasına aylık bağlanmasında, 5510 sayılı Kanunun 34
üncü maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde belirtilen her türlü kazanç
ve irattan elde etmiş olduğu gelirinin asgari ücretin net tutarından daha az
olması ve diğer çocuklarından hak kazanılan gelir ve aylıklar hariç olmak üzere
gelir ve/veya aylık bağlanmamış olması şartları aranmaz. Çalışma gücü kayıpları
nedeniyle bu maddeye göre aylık bağlanmasına hak kazanmakla birlikte aylık bağlanmamış
olanlardan veya bu maddeye göre aylık almakta iken vefat edenlerin önceden tespit
edilmiş malullük oranlarına göre hak kazanabilecekleri ya da almakta oldukları
aylıklar, 5510 sayılı Kanunun 34 üncü maddesi uyarınca belirlenecek hak sahiplerine
birinci fıkranın (ç) bendine göre intikal ettirilir.""
MADDE 91 - 8/6/1949 tarihli ve 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı
Kanununun 72 nci maddesinin dördüncü fıkrasının birinci cümlesi ile dördüncü
cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı maddenin son fıkrası yürürlükten
kaldırılmıştır.
"Bu Kanunun 56 ncı maddesi ile mülga 45 inci ve 64 üncü maddeleri, 5510
sayılı Kanunun 47 nci maddesi ve 3/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat
ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak
aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre aylık bağlanmış malullerden ölenlerin
ya da bu hükümlere göre aylık bağlanmasını gerektiren olaylar sebebiyle hayatını
kaybedenlerin ana veya babalarına, ölüm tarihini takip eden aybaşından geçerli
olmak üzere 5510 sayılı Kanunun 56 ncı maddesi ile bu Kanunun mülga 77 nci ve
92 nci maddelerinde sayılan haller hariç olmak kaydıyla herhangi bir şart aranmaksızın
aylık bağlanır; erbaş ve erler ile yedek subay okulu öğrencilerinin ana veya
babasına bağlanan aylığın toplamı 16 yaşından büyükler için tespit edilen bir
aylık asgari ücretin net tutarından az olamaz."
"Erbaş ve erler ile yedek subay okulu öğrencilerinin ana ve babalarına
bağlanacak aylığın 16 yaşından büyükler için tespit edilen bir aylık asgari
ücretin net tutarına yükseltilmesi amacıyla aylık yükseltilmesi yapılan hallerde
ilave edilen kısım hariç olmak kaydıyla, bu fıkra kapsamında ana ve babalara
bağlanacak aylıklar Bakanlar Kurulu kararı ile %200'üne kadar yükseltilebilir.
MADDE 92- 5434 sayılı Kanunun ek 77 nci maddesinin birinci fıkrasının birinci
cümlesi ve (b) bendinin üçüncü cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, aynı
bendin dördüncü cümlesi yürürlükten kaldırılmış, (c) bendinde yer alan "Sivil
iştirakçiler ile" ibaresi "Sivil iştirakçilere uygulanacak azami derece
ve kademe, öğrenim durumları ve hizmet sınıfları itibarıyla 14/7/1965 tarihli
ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre yükselebilecekleri derece ve kademe;"
şeklinde değiştirilmiş, aynı maddeye birinci fıkrasından sonra gelmek üzere
aşağıdaki fıkra eklenmiş ve mevcut üçüncü fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.
"Bu Kanunun 56 ncı maddesi ile mülga 45 inci ve 64 üncü maddelerine, 5510
sayılı Kanunun 47 nci maddesine ve 2330 sayılı Kanuna veya 2330 sayılı Kanun
hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre harp veya
vazife malullüğü aylığı üzerinden aylık bağlananların bu aylıkları, aşağıdaki
esaslar dahilinde yükseltilir."
"Astsubaylar ve uzman jandarmalarda yükselinebilecek azami derece ve kademe,
27/7/1967 tarihli ve 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununda kendilerine
ilişkin aylık gösterge tablosunda belirlenmiş olan en yüksek derece ve kademedir."
"Bu madde kapsamında yapılacak olan intibak işlemlerinde, 1 Eylül tarihi
esas alınır. 1 Eylül tarihi esas alınarak yapılacak olan intibak işlemlerinde,
görevde iken yapılan son terfi işleminin üzerinden bir tam yıl geçmemiş olanlar
hakkında izleyen yılın 1 Eylül tarihi itibarıyla intibak işlemi yapılır.""
MADDE 93 - 5434 sayılı Kanunun ek 79 uncu maddesinin birinci, dördüncü, altıncı
ve onuncu fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı maddenin beşinci
fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.
"Bu Kanunun 56 ncı maddesi ile mülga 45 inci ve 64 üncü maddeleri, 5510
sayılı Kanunun 47 nci maddesi, 2330 sayılı Kanun veya 2330 sayılı Kanun hükümleri
uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre harp veya vazife malullüğü
aylığı üzerinden aylık bağlananlara, bu madde uyarınca ek ödeme verilir."
"Birinci fıkrada belirtilen hükümlere göre aylık bağlanmasını gerektiren
olaylar sebebiyle hayatını kaybedenlerin dul ve yetimleri, birinci derece malullere
uygulanan gösterge üzerinden; aynı sebeplerle malullük aylığı almakta iken ölenlerin
dul ve yetimleri ise malullerin hayatta iken maluliyet derecelerine göre yararlandıkları
gösterge üzerinden ve sosyal güvenlik kanunlarına göre dul ve yetim aylığı aldıkları
süre ile sınırlı olarak ek ödemeden yararlanır. Dul ve yetim sayısının bir kişiden
fazla olması halinde, verilecek ek ödeme hak sahipleri arasında eşit olarak
paylaştırılır."
"Birinci fıkrada belirtilen hükümlere göre aylık bağlanmasını gerektiren
olaylar sebebiyle hayatını kaybedenlerin, aynı sebeplerle malullük aylığı almakta
olanların veya bunlardan ölenlerin çocuklarına her ay için; ilköğretimleri sırasında
(1.250), ortaöğretimleri sırasında (1.875) ve yükseköğretimleri sırasında (2.500)
gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarda
eğitim ve öğretim yardımı yapılır. Bu yardımlar, yılda bir kez olmak üzere,
bulunulan yılın Eylül ayında geçerli olan memur aylık katsayısına göre hesaplanarak
1 Eylül-31 Aralık tarihleri arasında ve öğrenim durumunu gösterir belge ile
birlikte yapılacak talep tarihindeki öğrenim seviyesi esas alınmak suretiyle
toptan ödenir. 8/2/2007 tarihli ve 5580 sayılı Özel
Öğretim Kurumları Kanununun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi kapsamında
faaliyet gösteren özel eğitim okullarında eğitim alanlar da bu fıkranın durumlarına
uygun hükümlerinden yararlanırlar."
"Birinci fıkrada belirtilen haller kapsamında harp veya vazife malulü sayılanlardan
sınıf veya görev değiştirerek çalışmaya devam eden kamu görevlileri ile ilgili
mevzuatına göre aylık bağlanan malullerden, 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi
kapsamında çalışmaya başlamaları sebebiyle ödenmekte olan aylıkları kesilenler
de yukarıdaki esaslar dahilinde ek ödeme ile eğitim öğretim yardımından yararlanırlar."
MADDE 94- 5434 sayılı Kanunun ek 81 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan "ek 77 nci madde kapsamına girenler hariç olmak üzere vazife malûllüğü veya" ibaresi yürürlükten kaldırılmıştır."
MADDE 95- 5434 sayılı Kanuna aşağıdaki madde eklenmiştir.
"GEÇİCİ MADDE 225- Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce, bu Kanunun
56 ncı maddesi ile mülga 45 inci ve 64 üncü maddelerine, 5510 sayılı Kanunun
47 nci maddesine ve 3/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık
Bağlanması Hakkında Kanuna göre veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak
aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre harp malullüğü veya vazife malullüğü
aylığı bağlanmış olanlar ile bunlardan aylık almakta iken ölenlerin veya anılan
madde ve kanunlara göre aylık bağlanmasını gerektiren olaylar sebebiyle hayatını
kaybedenlerin dul ve yetimleri; bu maddeyi düzenleyen Kanunla ana ve babalara
aylık bağlanabilmesine ilişkin olarak bu Kanunun 72 nci maddesinin dördüncü
fıkrasında yapılan değişikliklerin, bağlanmış olan aylıkların intibak suretiyle
arttırılmasına ilişkin ek 77 nci maddesinde yapılan değişikliklerin, ek ödeme
ve eğitim öğretim yardımı verilmesine ilişkin olarak ek 79 uncu maddesinde yapılan
değişikliklerin durumlarına uygun hükümlerinden, bu maddenin yürürlüğe girdiği
tarihten önceki döneme ilişkin olarak herhangi bir fark ödenmeksizin ilgili
maddelerde belirlenmiş olan usul ve esaslar çerçevesinde yararlandırılırlar.
Ek 79 uncu madde kapsamında ek ödemenin beş katı tutarında yardım yapılmış
olması halinde, bu ödemenin yapıldığı beşinci yılı takip eden ödeme dönemine
kadar bir süre geçmedikçe bu maddeyi düzenleyen Kanunla ek 79 uncu maddenin
dördüncü fıkrasında yapılan değişiklikten dolayı ödeme yapılmaz. Beş yıllık
dönemin bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce dolmuş olması halinde geriye
yönelik herhangi bir ödeme yapılmaz.
72 nci maddenin dördüncü fıkrasının birinci cümlesinde bu Kanunla yapılan değişiklik
neticesinde, aylık bağlama şartları yeniden düzenlenen kişiler, bu maddenin
yürürlüğe girdiği tarihten önce bağlanmış olan aylıkları sebebiyle açtıkları
davalardan feragat etmeleri halinde; kendilerine çıkarılmış olan borçların faize
ilişkin kısmı terkin olunur, anaparaya ilişkin kısmı ise beş yıla kadar taksitlendirilir
ve haklarındaki mevcut dava ve icra takiplerinden vazgeçilir. Aylık taksit tutarının
kişinin gelirinin dörtte birini aşması halinde taksit süresi uzatılır. Ancak,
adlarına borç çıkartılmış olanlardan bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten
sonra vefat edenlerin vefat tarihi itibarıyla borçlarının kalan kısmı; önceden
vefat edenlerin ise bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla borçlarının
kalan kısmı tahsil edilmez ve haklarında bu amaçla dava veya icra takibi bulunması
halinde bunlardan vazgeçilir
MADDE 96 - 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık
Sigortası Kanununun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin birinci
ve ikinci cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Harp malulleri ile 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında
Kanuna veya 2330 sayılı Kanun hükümleri veya 8/6/1949 tarihli ve 5434 sayılı
Kanunun 56 ncı maddesi uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre
vazife malullüğü aylığı bağlanmış malullerden, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının
(a), (b) ve (c) bentleri kapsamında sigortalı olarak çalışmaya başlayanların
aylıkları kesilmez.
MADDE 97- 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesinin beşinci fıkrasının ikinci cümlesi
ile onbeşinci fıkrasının (a) ve (d) bentlerinin birinci cümleleri aşağıdaki
şekilde değiştirilmiştir.
"Ancak, harp malulleri ile 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması
Hakkında Kanuna veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını
gerektiren kanunlara göre veya 5434 sayılı Kanunun 56 ncı maddesine göre vazife
malulü olduğuna karar verilenlerden, sınıf veya görev değiştirerek çalışmaya
devam edenlere ise görevden ayrılmalarına ve başkaca bir müracaata gerek kalmaksızın
sınıf veya görev değiştirerek çalışmaya başladıkları tarihi takip eden aybaşından
itibaren aylık bağlanır."
"5 inci maddenin birinci fıkrasının (c) bendi hükmü saklı kalmak kaydıyla
vazife malûllüğü aylığı bağlanmış olanlardan Kanunun 4 üncü maddesinin birinci
fıkrasının (c) bendi kapsamında çalışmaya başlayanların aylıkları, çalışmaya
başladıkları tarihi takip eden ödeme dönemi başından itibaren kesilir ve bunlar
hakkında uzun vadeli sigorta kolları uygulanır."
"Harp malulleri ile 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında
Kanuna veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren
kanunlara göre veya 5434 sayılı Kanunun 56 ncı maddesine göre vazife malulü
olduğuna karar verilenlerden, sınıf veya görev değiştirerek 4 üncü maddenin
birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında çalışmaya devam edenler hakkında uzun
vadeli sigorta kollarının uygulanmasına devam edilir
MADDE 98 - 5510 sayılı Kanunun geçici 14 üncü maddesinin birinci fıkrasının
(c) bendi aşağıdaki şekilde, aynı maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde geçen
"3713 sayılı Kanuna göre" ibaresi ile ikinci fıkrasında geçen "3713
sayılı Kanun kapsamında" ibaresi "2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık
Bağlanması Hakkında Kanun veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık
bağlanmasını gerektiren kanunlar veya 5434 sayılı Kanunun 56 ve mülga 64 üncü
maddeleri kapsamında" şeklinde değiştirilmiş ve aynı maddenin birinci fıkrasının
(d) bendinin son cümlesi yürürlükten kaldırılmıştır.
"c) 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna veya
2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara
göre veya 5434 sayılı Kanunun 56 ve mülga 64 üncü maddelerine göre vazife malullüğü
aylığı almakta iken; bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla çalışmaya
devam edenler ile sonradan bu Kanuna tabi çalışmaya başlayacaklar için sosyal
güvenlik destek primi uygulanmaksızın bu Kanunun 5 inci maddesinin (c) bendi
hükümleri uygulanır."
MADDE 99 - 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık
Sigortası Kanununa aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
"GEÇİCİ MADDE 52- Bu maddeyi düzenleyen Kanunla 2330 sayılı Kanunun 4 üncü
maddesi kapsamında vazife malullüğü aylığı bağlandıktan sonra sigortalı olarak
çalışanların bu şekilde geçen sigortalı çalışmalarından kaynaklanan haklarına
ilişkin olarak yapılmış olan düzenlemeler, 3713 sayılı Kanun kapsamına giren
sebeplerle vazife malullüğü aylığı bağlanmış veya bağlanmasına hak kazanmış
olup da bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte sınıf veya görev değiştirmek suretiyle
çalışmaya devam eden veya bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c)
bendi kapsamında tekrar çalışmaya başlamış olanlardan bu çalışmaları devam etmekte
olanlar hakkında da uygulanır. Bunlardan, vazife malullüğü aylığı bağlandıktan
sonra geçen çalışmaları bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra olanların,
kesenek ve karşılık ödenmek suretiyle geçen hizmetleri süreleri prim ödeme gün
sayısı olarak ve bu süreler içindeki emeklilik keseneğine esas aylık tutarları
da aynı dönemler için geçerli olan aylık prime esas kazanç olarak sayılır.
'MADDE 100 - 7 3/7/2005 tarihli ve 5393 sayılı Belediye Kanununun 14 üncü maddesinin
ikinci fıkrasının aşağıdaki şekilde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
"Belediyelerin birinci fıkranın (b) bendi uyarınca, sporu teşvik amacıyla
yapacakları nakdi yardım, bir önceki yıl genel bütçe vergi gelirlerinden belediyeleri
için tahakkuk eden belediyeleri için binde yedisini, diğer belediyeler için
binde on ikisini geçemez."
MADDE 102
1- a) 4/7/1934 tarihli ve 2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanununun ek 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrası,
b) 24/2/1968 tarihli ve 1005 sayılı İstiklal Madalyası Verilmiş Bulunanlara
Vatani Hizmet Tertibinden Şeref Aylığı Bağlanması Hakkında Kanunun 2 nci ve
ek 1 inci maddesi,
c) 3713 sayılı Kanunun 21 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) ve (d) bentleri,
ç) 190 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 7 nci maddesinde yer alan ",12/4/1991
tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun ek 1 inci maddesi" ibaresi,
yürürlükten kaldırılmıştır.
2- Diğer mevzuatta bu Kanunla yürürlükten kaldırılan hükümlere yapılan atıflar, bu Kanunla düzenlenen ilgili hükümlere yapılmış sayılır."
2 MİLLETVEKİLİNİN YAPTIĞI AÇIKLAMA
MUSTAFA KALAYCI
Bu düzenlemeyle neler geliyor, satır başlarıyla ifade etmek istiyorum. Birincisi,
öncelikle şunu ifade edeyim: Genelde yeni bir haktan ziyade mevcut haklardan
yararlanamayan kesimlerin yararlandırılması düzenlenmektedir. Şöyle ki: İstihdam
hakkıyla ilgili düzenlemeden mevcut kanunda, Terörle Mücadele Kanunu kapsamında,
hayatını kaybeden şehitlerimizin yakınları ile gazilerimiz yararlandırılırken
mevcut düzenlemeyle harp malulleri, vazife malulleri, bilinen adıyla ordu malulleri,
emniyet malulleri ve hayatını kaybedenler, hepsi kapsama alınıyor, kamu görevlileri,
yine, kapsama alınıyor, bunlara istihdam hakkı getiriliyor.
Yine, faizsiz konut kredisi kapsamı genişletiliyor. Yine, vazife malullerinin
aylıklarından derece, kademe ilerlemesiyle ilgili kapsam genişletiliyor. Yine,
ek ödeme ve eğitim öğretim yardımı kapsamı genişletiliyor, ücretsiz seyahat
ile su ve elektrik ücret indirimi kapsamı genişletiliyor. Yine, vazife malulü
kamu görevlilerinde anne ve babasına aylık bağlamada muhtaçlık şartı kaldırılıyor.
Bir yeni madde, patlayıcı maddelerle ilgili bir düzenleme. Patlayıcı maddelerin
incelenmesi, nakliyesi, imha edilmesi ve zararsız hâle getirilmesi işlemleri
sebebiyle hayatını kaybedenler veya malul olanlar da 2330 sayılı Kanun kapsamına
alınıyor. Herkesin bildiği Afyon'daki patlama bu maddeyle 2330 sayılı Kanun
kapsamına alınıyor.
Ayrıca, aylıklarda artış öngörülüyor. 2330 sayılı Kanun ile harp malulü kapsamındakiler
ile er ve erbaşların aylıklarında üst sınır kaldırılarak maaşlarına kısmi de
olsa bir artış getiriliyor.
Bunun dışında, çalışan gazilerimizin, malullerimizin sorunları var. O konuda
da yine düzenlemeler var. Belki hâlen mevcut yaşanan sorunları tümüyle gideremiyor
ama en azından buraya getirilen düzenleme ile bir sorunun çözüme kavuşturulması
sağlanıyor.
Yine, terör mağduru sivil vatandaşlarımıza aylık bağlanmasıyla ilgili düzenleme
var. Burada da işte Güngören'deki patlama, Kumrular'daki patlama, orada hayatını
kaybeden vatandaşlarımız, yaralanan vatandaşlarımız da bu kanun kapsamına alınıyor.
AKİF HAMZAÇELEBİ
Genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin, memur, sözleşmeli personel ve işçi kadrolarının yürürlükteki yasalara göre sadece yüzde 1'lik kısmı engelli vatandaşlarımız için ayrılmış iken onların istihdamı, atanması için ayrılmışken bunun yetersiz olduğunu görerek bu oranın yüzde 2'ye çıkarılması yönünde Cumhuriyet Halk Partisi Grubu olarak çok sayıda kanun teklifimiz vardır. Bir tanesini buraya getirdim. Bu benim teklifim, ama Umut Oran arkadaşımızdan başka milletvekili arkadaşlarımıza kadar çok sayıda teklifimiz vardır. Nihayet, o düzenlemeyi burada görüyoruz.
Yine, ücretsiz seyahat hakkının kapsamı burada genişliyor. Muharip gazilerin, -2330 sayılı Nakdî Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkındaki Kanun kapsamındaki kişilerin- 5510 sayılı Kanuna göre vazife malullerinden hayatını kaybedenlerin yakınlarının ve bu saydıklarıma benzer kişilerin ücretsiz seyahat hakkının kapsamının genişletilmesi gerekir. Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu konuda çok sayıda teklif verdik. Onların, yine, bu önergeler içerisinde yer almış olmasını gayet olumlu bir düzenleme olarak görüyorum.
Yine, şehitlerin dul eşine, eğer dul eşi yok ise, hayatta değil ise çocuklarına TOKİ'den ev edinmek üzere faizsiz kredi verilmesi yolundaki uygulama olumludur.