MEB, il içi özür mağdurlarını dinlemeli
MEB, iller arası özür grubu atamalarında talepleri karşılanamayan öğretmenler için çözüm ararken, aynı ilde oldukları halde 150-200 km. ayrı kurumlarda çalışan öğretmenleri görmezden gelmemelidir.
MEB İller arası özür grubu atamalarında karşılanamayan talepleri karşılamak üzere formül arayışına girmiştir. Gerçekleşmeme sebebi kadroların doluluğudur.
İller arası mağdurları kadar zor durumda olan bir çok il içi mağduru vardır. Çünkü aynı ilde oldukları halde 150-200-250 km ayrı kurumlarda çalışan öğretmenler söz konusudur. İller arası özür grubu atama bekleyenlerin büyük bir kısmı bir yıldır bekleyişte iken il içinde yıllardır bekleyen öğretmenler vardır.
Bu talebe (nede olsa aynı ildeler diye bakılarak) kulak tıkanmamalıdır. Özellikle İl içi bekleyişte olanların sorunlarını çözmek bu aşama da mümkün iken kulak tıkamak anlamsızdır. Aşağıda yayımladığımız öğretmenlerin kendilerinin kaleme aldığı örneklerde olduğu gibi çözümü mümkün olan sorunlara kulak tıkanmamalıdır. En azından bakanlık İl Milli Eğitim Müdürlüklerine talimat vererek;
- özür grubu başvurusu olup isteği yerine gelmeyen öğretmenleri toplamaları, bu öğretmenler için var olan ve İller arası özür gereği oluşacak açıkların ve alternatiflerin sunulmasını ve atamalarını yapması,
- ücretsiz izin, askerlik, doğum, görevlendirme gibi nedenlerle boş bulunan kadrolarda bu öğretmenlerin ailelerinin yanlarına gelmelerinin sağlanmasını emredebilir ve sorunu kalıcı ve duruma göre geçici olarak çözebilir.
Şimdi de gelen maili (ki bir çok telefon görüşmemiz sunucunda bu maili talep ettiğim için yazmışlardır) paylaşalım:
Maksut BALMUK
Maksut Bey öncelikle ilgilendiğiniz için çok çok teşekkür ederiz. Biz geçen gün Yusuf Bey ile de görüştük(Müsteşar). Mağduriyeti biraz anlar gibi oldu ama ya Milli Eğitim bizden habersiz ya da görmezden geliyor.
İl içi için 2 örnekle başlamak istiyorum.
1. örnek Eşlerden biri Balıkesir Gönen'de öğretmen diğeri ise Balıkesir Marmara Adası Avşa beldesinde sınıf öğretmeni olarak görev yapıyor. Adaya ulaşım günde 2 defa Erdek ilçesinden ve hava koşullarına bağlı olarak yolculuk süresi değişmekte(2,5 saat ile 4 saat arası) hatta bazen seferler iptal olmakta. Gönen Erdek arası ulaşım ise 1,5 saati bulmaktadır.Yani en iyi şartlarda yolculuk en az 4 saat sürmektedir. Her gün git gel yapmaya olanak zaten bulunmamaktadır.Hafta sonu görüşmesi ise hava koşullarına bağlı olarak bazen mümkün bile olamamaktadır. Ve Avşa Adası'na eşin ataması da aynı bakan ve kurmayları döneminde 2013 Şubat atamasında sadece özür ilçesi(ki doğru olan uygulamada bu olmalı) seçtirilip 41. tercihten kura ile yapılmıştır. Yani Aynı ilde olunmasına rağmen deniz aşırı mesafeler bile söz konusudur.
2.örnek ise Konya'nın Cihanbeyli ilçesinde görev yapan bir öğretmen arkadaşımızın eşi ise Konya'nın Seydişehir ilçesinde görev yapmaktadır. Aynı ilde olmalarına rağmen aralarında 240 km uzaklık bulunmaktadır.2 ilçe arasındaki ulaşım en iyi koşullarda 3 saati bulmaktadır. (Gidiş 3 saat Geliş 3 saat)İlçelerin biri Ankara'ya yakınken diğeri ise Antalya'ya yakın konumdadır.Ancak il içi özür grubu olarak değerlendirilip il dışına verilen hakların hiçbiri verilmeyip hatta seçim şansı da kısıtlandığı, 2.aşama hakkı bile verilmediği için eş özrü karşılanamamıştır.
Yukarıda vermiş olduğumuz örnekler bu mağduriyetlerden sadece ikisidir.Ülkemizin coğrafi koşulları düşünüldüğünde aynı ilde olmak aile olmak için çoğu zaman yetmemektedir.Önceki dönemlerdeki il içi mağdurlarının mağduriyeti giderilmediği gibi bir de 2013 Yaz dönemi özür atamasında il dışından gelen özür grubuna tüm il sunularak öğretmenin kendi isteğiyle yeni mağdurlar oluşmasına sebebiyet verilmiştir. İl iç ive il dışı özür grubunun birlikte yapılması her ne kadar il içi özür grubunu mağdur etmiş olsa da aslında il dışından gelenlere de etki etmiş özrünün bulunduğu yer için aynı il içinde olanlar ile de yarışmasına sebep olmuştur.
Hatta tüm ilin il dışına seçime sunulması öğretmenleri özrü olunan ilçeden cayılıp yakında bulunan şartları daha iyi ilçeleri yazmaya da yöneltmiştir.Yani keyfi tercihlerde bulunulup zaten şansı kısıtlı olan il içi özür grubunun şansı iyice azaltılmıştır.
Son günlerde haber sitelerinde çıkan haberlere göre il dışına 3. bir şans daha tanınacağı ve "İL DIŞI EŞ DURUMUNDA BİR MAĞDUR BİLE BIRAKILMAMAYA ÇALIŞILDIĞI" gündeme gelmiş ve Müsteşarımızın kendisi tarafından da doğrulanmıştır. Fakat bu iyi niyet kesinlikle İl içine gösterilmeyip il içinde özrü bulunanların mağduriyeti yok sayılmıştır. Tek bir şans verilmiş o da sadece ilçe tercihi ile kısıtlanmıştır. 2.aşamada ilçesinde muhtemel boşalacak kadro bile olsa da il içine bir şans daha tanınmamıştır.
BU MAĞDURİYETLERİ ORTADAN KALDIRMAK İÇİN YAPILABİLECEK HAMLELER İLLA Kİ VARDIR.
1. Bir şans daha tanınacak olan il dışı özür grubunun illerde boşaltacağı muhtemel kadrolar ve boş normlar il içi özrü olanlara (en azında aynı ilçede olmayanlara) sunulmalı ve il içi özür grubunun boşaltacağı muhtemel kadro ise il dışında o ili seçeceklere sunulmalıdır. Buradan da görüyoruz ki İL İÇİ BİR MAĞDURUN YER DEĞİŞTİRMESİ DEMEK İLE VERİLEN GENEL KONTENJANI ETKİLEMEMEKTEDİR. BİR KADRO DOLARKEN YER DEĞİŞTİREN İL İÇİ MAĞDURU KENDİ KADROSUNU DA BOŞALTMAKTADIR.Gözden kaçırılan bir durum daha varki o da şudur: il içi özürlerın tercıh ettıği muhtemel bosalacak kadroların bır kısmı ıldısı 2. Aşamadan sonra boşalmış olabılmektedır ve buralara ıl dısından gelen olmadığında o kadrolar boş kalacaktır.Bir şans daha tanınacak olan il dışı özür grubunun illerde boşaltacağı muhtemel kadrolar ve ılk başta ıl memlerce bilerek yada şehven açılmamış olan boş normlar il içi özrü olanlara (en azından uzak ılcelerde olanlara) sunulmalı. İl içi özür gruplarının boşaltacağı kadrolar da il dışına sunularak bu karmaşa çözülebiilr ve il içi özür grubunun mağduriyeti bir nebze giderilebilir.Yani il dışı özür grubunun boşaltacağı muhtemel kadrolar ve açılacak kontanjnalar il içi özür grubuna(en azından uzak ilçelerde olan eşlere) açılarak il içi özür grubunun mağduriyeti giderilmiş olacak ve il içi özür grubunun boşaltacağı muhtemel kadrolar da il dışına sunularak böylece il dışına da kadro sağlanmış olacaktır.
2. Aslında bakanlığın önceki dönemlerde yapmış olduğu nadir doğru uygulamalardan biri olan il içi ve il dışı özür grubunun ayrı ayrı yapılmasından vazgeçilmesi hem atamaların yapılmasında zorluk yaratmış(Örneğin; Balıkesir ilinde 54 adet sınıf öğretmeni il dışı yer değiştirmeye başvurmuşken , 189 kişi il içi yer değiştirmeye başvurmuştur), il içindeki mağdur sayısı erimemiş hatta bu atama ile artmıştır. Bu yanlıştan dönülmesi eski siteme geçiş yapılması mağdurların da bir an evvel eritilmesi gerekmektedir.
3. İl içi özür grubunda bir diğer nokta da şudur ki aynı ilçede ama farklı köy ya da beldelerde görev yapan eşler de il içi özür grubuna başvurmuş belki de il dışında geleceklerin tercih edeceği kadroyu doldurmuş ve muhtemel boşalacak kadrosu çoğunlukla seçilmeyip(riskli görülerek) il dışıların ve il içilerin hatalı tercih yapmasına sebep olmuştur. Aynı ilçenin köyünden ilçesine gelmek isteyen ile başka ilçeden ilçesine gelmek isteyen arasında da ayrım yapılmalıdır ki birbirinin önünü tıkamasın. Ve bu bahsettiğim örnek de hep il içi özür grubunu mağdur eden örnek olmuştur ki herkes il içinde mağduriyetin böyle hafif olduğunu sanmaktadır.Ama yukarıda verdiğim 2 örnek il dışı özür ile il içi özrün arasında aslında çok da fark olmadığını gözler önüne sermektedir.Hatta bu özür grubu ataması mantığıyla da yeni mağdurlar da eklenen il içi özür grubunun ümitleri iyice karanlığa sürüklenmektedir
4.İl içi mağduriyetin giderilmesi için illerde görevlendirme yapılması mümkündür.Ancak gelin görün ki bu uygulama da suisitmal edilip açıkçası torpili olan kişilere yapılmaktadır.Aynı ilde olan eşlere hiç değilse görevlendirme yoluyla yakınlaştırma yapılması da Bakanlığın bir talimatıyla mümkündür. Bakın aynı ilçeye getirin demiyoruz hiç değilse aradaki mesafenin günlük geliş gidiş yapılabilecek bir mesafeye indirgenmesi bile yüreklere su serpecektir.
5.Tüm bu çözümleri biraraya getiren asıl çözüm de aslında İL/İLÇE EMRİ 'dir ki Bakanlık nedense bunu yapmaktan kaçınıp geçen yıldan beri bin dereden su getirip kendini de aileleri de yormaktadır. Her gün belediyelerden Ücretli Öğretmenlik için duyuru yapılıyorken mevcut öğretmenlerini kadro yok bahanesiyle mağdur etmenin ne anlamı vardır.
Maksut bey sürç-i lisan ettiysem affola.Yardım edeceğinizden ,derdimizi ve çözüm önerilerimizi dile getireceğinizden zerre kadar şüphemiz yoktur. Çok çok teşekkürler. Hayırlı Akşamlar...