Çiçek: Dokunulmazlığı AB standardına getirmek lazım
Adalet Bakanı Cemil Çiçek, ''Türkiye'de adına ister dokunulmazlık deyin, ister
ayrıcalık deyin, ister imtiyaz deyin, bütün bunları AB standartlarına getirmemiz
lazım. Bu siyasetçi için de geçerlidir, kamu görevlileri için de geçerlidir''
dedi.
Adalet Bakanı Cemil Çiçek, yargı reformunu görüşmek TÜSİAD yönetim kurulu üyeleriyle
öğle yemeğinde bir araya geldi.
Toplantının basına açık başlangıç bölümünde gazetecilerin sorularını da yanıtlayan
Cemil Çiçek, dokunulmazlığın kaldırılması konusundaki tartışmalar sırasında
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarının, bu konudaki bir düzenlemenin
yargıçların bağımsızlığını da kaldırmaya yönelik olacağı şeklinde yargı mensuplarınca
algılandığının belirtilmesi üzerine, bu konunun biraz farklı değerlendirilmesi
gerektiğini ifade etti.
Dokunulmazlığın yargılama açısından bir ayrıcalık teşkil ettiğini belirten
Cemil Çiçek, şu görüşleri dile getirdi:
''Aynı ülkede sade vatandaş işlediğinde süratle yargılama yapılırken, dokunulmazlığı
olan kişiler olduğunda iş başka türlü cereyan ediyor.
Benim samimi arzum, bunun müteaddit defalar ifade ettim, bir çok yasal düzenlemeleri
AB sürecine paralel olarak yaptık, Türkiye'de adına ister dokunulmazlık deyin,
ister ayrıcalık deyin, ister imtiyaz deyin bütün bunları AB standartlarına getirmemiz
lazım. Bu siyasetçi için de geçerlidir, kamu görevlileri için de geçerlidir.
Yani Türkiye, bu kadar ayrıcalıklarla yargılamada gerekli sonucu çıkaramıyor.
Bunun faturası da yargıya çıkıyor. Bunu geçtiğimiz bir kısım olaylarda hep beraber
gördük ve yaşadık.
Belli bir yere kadar Cumhuriyet Savcısı soruşturma yürütüyor. Oraya geldiği
andan itibaren savcı o adacığa giremiyor, o kalenin içine giremiyor. Giremediği
zaman da iş akim kalıyor. O soruşturmadan istenen netice hasıl olmuyor. Onun
için hiç uzun uzun konuşmaya gerek yok. O zaman da ifade ettim. Madem ki biz
AB üyesi ülke olmak istiyoruz, bunun müzakerelerine başladık, AB ülkesinde siyasetçinin
imtiyazı, dokunulmazlığı ne kadar, genel müdürün, müsteşarın sorumluluğu, imtiyazı
nereye kadarsa oraya kadar olmalı. Onun üstüne hiç kimsenin çıkmaması lazım
gelir.'' Bakan Çiçek, meseleye bir bütünlük açısından bakmak gerektiğini kaydetti.
HABERLER
Cemil Çiçek, basındaki bazı haberlerde, bazı olayların yargı mensuplarına kadar
uzandığı imalarının olduğunun belirtilmesi üzerine, yazılanların önemli bir
kısmının yürütülmekte olan soruşturmalarla çoğu zaman alakasının olmadığını
belirtti.
Cemil Çiçek, şunları söyledi:
''Sanki bunlar dosyada varmış gibi kamuoyunu bir beklentiye sokuyorsunuz, sonuçta
da bu beklentiye uygun karar verilmediğinde bundan en büyük zararı yargının
kendisi zarar görüyor.
Birçok kişinin kişisel hakları da, ticari itibarı, mesleki itibarı da zedeleniyor.
Onun için bence iddianame tanzim edilip iş aleniyet kazanıncaya kadar son derece
dikkat etmek, haberler verilirken buna azami hassasiyeti göstermek lazım. Değilse
pek çok kişinin haklarının, kişiliğinin, itibarının zedelendiğini de gördük.''
Geçmişte sayfalar dolusu yazılar yazıldığını, sonuçta yazılanlara uygun sonuçlar
çıkmadığı zaman yargının zan altında kaldığını belirten Bakan Cemil Çiçek, bu
haberlerin çoğu zaman boşa çıktığını, bunun da toplumda güven, huzur, rahat
yaşanabilir ülke olmak açısından beraberinde pek çok sorunu getirdiğini söyledi.
Adalet Bakanı Cemil Çiçek, ''Benim istirhamım bir tarafta yargı bağımsızlığı
diyoruz ama yargının işine de şu veya bu şekilde fazla müdahale etmeden bunların
yazılması lazım. Bir taraftan hazırlık tahkikatı gizli ama bakıyorsunuz hazırlık
tahkikatıyla ilgili ne varsa konuşma metinleri yayınlanıyor. O dosyada var mı,
yok mu vatandaş bu safhada onu bilmiyor ama geçmiş soruşturmalardan biliyoruz
ki yazılanların önemli bir kısmı iddianamelerde yer almıyor'' diye konuştu.
Adalet Bakanı Çiçek, TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Mustafa Koç'un
Van 100. Yıl Üniversitesi Rektörü'nün tutuklanmasıyla ilgili açıklamalarının
soruşturma konusu olduğu anımsatılarak, soruşturma sonucunun sorulması üzerine
de bu konuda bir şey bilmediğini söyledi.
FEHRİYE ERDAL'IN İADESİ
Cemil Çiçek, terörist Fehriye Erdal'ın Belçika'dan iadesiyle ilgili bir soruyu
yanıtlarken de Türkiye'nin bu teröristin iadesi için her türlü çabayı gösterdiğini,
göstermeye de devam ettiğini kaydetti.
İade konusunda çok ciddi çabalar gösterildiğine işaret eden Çiçek, ''Ümit ederiz
ki bugünkü karar bu beklentileri karşılayacak bir karar olur. Olmadığı takdirde
biz yine uluslararası hukukun bize verdiği imkanları kullanacağız. Bu işi sonuna
kadar takip etmekte kararlıyız'' dedi.
Çiçek, teröre karşı hiçbir cemiyetin, devletin, kimsenin anlayış göstermemesi
gerektiğini, varsa yasal boşluk, ülkelerin bir an evvel doldurması gerektiğini
söyledi.
Terörle mücadele konusunda sayısız toplantılar yapıldığını ancak, dişe dokunur
netice çıkmadığını ifade eden Cemil Çiçek, şunları kaydetti:
''Çünkü bizim terörist dediğimizi bir başkaları terörist olarak kabul etmiyor.
Terörün tanımında bir beraberlik, bir paralellik yok. Bunun tabii sonucu olarak
suçluların iadesi anlaşmaları etkin bir şekilde işlemiyor. Hatta bazı ülkeler
bakımından, terör, bir ülkenin içini karıştırmak adına siyasi enstrüman olarak
da kullanılıyor. Geriye dönük bunun örneklerini çevremizde görme imkanı var.
Onun için terör konusunda bütün uluslararası camianın kararlılık göstermesi
gerekmektedir. Ümit ederiz ki bugünkü karar bu kararlılığın ifadesi olur, böyle
bir beklenti içindeyiz.'' Açıklamaların ardından toplantı basına kapalı olarak
yapıldı.