Sözlü sınavla eğitime yazık ediliyor

Sözlü Sınavın çivisinin çıktığını bakanlık ne zaman görecektir. Eğitime yazık edilmektedir. Ülke geleceğine yazık edilmektedir. Her yerde şaibeler, kayırmalar söz konusudur. Bu işe dur denilmelidir. Fakat yetkililerin buna dur demeye niyetleri yoktur. Çünkü kendileri siyasi tasarrufla geldiklerinden okul yöneticilerinin de tasarrufla atanmalarında sakınca görmedikleri görülmektedir.

Adam yılların müdürü, ince bir hesapla sözlü sınavda 100 üzerinden 34 veren zihniyeti anlamak gerçekten mümkün değildir.

Sözlü sınavdaki ölçme kriterlerine baktığımızda bu ölçümde 34 alan bir adayın bir gün bile yöneticilik makamında oturtulmaması gerekir. Düşünsenize temsil yeteneği yok, analitik düşünme, problem çözme yok, mevzuat bilgisi zaten yok, muhakeme gücü kavrama yok, iletişim becerisi yok, işe uygunluk yok, yeniliklere açık değil, genel kültür hak getire o da yok… Şimdi bu kişiye nasıl müdürlük yaptıracaksınız (!)

Ya bu müdürde bir sorun var ya da onu sözlü sınav yapanlarda. Aslında hata onlardan çok bu sistemi kuranlarda mı diye sormadan edemiyor insan? Sakın ola ki sözlü sınav poliste de var, bilmem nerede de var diye savunma yapmaya kalkışılmasın. O kurumlarda yöneticilik ayrı bir kadrodur. Bizde ise yöneticilik, öğretmenliğe bağlı ikinci görev olarak yapılmaktadır. Kaldı ki yapılan bu uygulamalar öğretmenlik mesleğine saygınlığı da, okul yöneticiliğine güveni de azaltmaktadır. Kadrolaşma mantığıyla yapılan kısa günün karlarının geleceğe zararları düşünülmediği sürece eğitimde sağlıklı adımlar atmak mümkün değildir.

Ya bu sınavdan vazgeçilip adalet sağlanmalı ya da haktan hukuktan bahsedilmemelidir. Eğer amaç istenen kişinin ataması için kılıf aramaksa hiç dolaylı yol izlenmeden biz bu kişinin atanmasını istiyoruz diyerek tamamen keyfi olarak atamalar yapılmalıdır.

İş öyle bir hal almıştır ki bundan sonraki süreçte insanlar ağızlarıyla kuş tutsalar bile, hak ederek sözlü sınavı geçseler bile damgalanmış olacaklardır…

Koltuk için eğileni çok gördük fakat eğildikten sonra bir daha doğrulanını hiç göremedik. Tarih hep böyle yazdı, devamı halinde yazmaya da devam edecek…

Maksut BALMUK