Er İsmet Kemal Volkan'ın mezarı 15 yıl sonra açılacak

Kışlada "intihar" iddialarına ilişkin bir ilk gerçekleşti: Manisa'da, 1998 yılında askerlik görevini yaparken kendisini vurduğu iddia edilen er İsmet Kemal Volkan'la ilgili soruşturma, Milli Savunma Bakanlığı'nın da kanun yararına bozma istemi üzerine, tekrar açıldı. Yapılan incelemede, Volkan'ın klasik otopsi işlemi uygulanmadan ve elinde barut artığı olup olmadığı yönünde inceleme yapılmadan ve cesedi ailesine dahi gösterilmeden gömüldüğü ortaya çıktı. Askeri Savcılıkça ifadesi alınan ailesi, Volkan'ın bir subay tarafından küfre ve hakarete uğradığını, dayak yediğini öne sürdü. Bu bulgular üzerine savcılık, Volkan'ın Pendik'teki mezarının açılarak, ceset üçerinde inceleme yapılmasını kararlaştırdı. Mezar, 15 Kasım'da açılıyor.

Er İsmet Kemal Volkan, 21 Temmuz 1998'de Manisa Askerlik Şubesi'nde askerlik görevini yaparken, iddiaya göre, tüfeğiyle başına ateş ederek, hayatına son verdi. Volkan, Pendik Güzelyalı'daki Aydıntepe Mezarlığı'nda toprağa verildi. Hava Kuvvetleri Askeri Savcılığı, ölümde kasıt veya ihmal bulunmadığı gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına hükmetti. Ailenin yaptığı itiraz da, askeri mahkemece reddedilince dosya kapandı.

Volkan'ın kız kardeşi Nurten Volkan, 13 yıl geçtikten sonra avukatları Eren Keskin aracılığıyla, 7 Aralık 2011'de Pendik Başsavcılığı'na başvurdu. Volkan, dilekçesinde, "Kardeşim o tarihte bize bir astsubayın kendisini sevmediğini, Alevi olduğu için kendisine çok kötü davrandığını, telefonlarının dinlendiğini söylemişti" diye yazdı. Volkan ayrıca, definden önce otopsi işlemi yapılmadığını ve elinde barut izi olup olmadığının incenlenmediğini vurguladı.

MBK kanun yararına bozma istedi

Pendik Başsavcılığı görevsizlik kararı vererek, dosyayı Hava Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Savcılığı'na gönderdi. Askeri Savcılık, geçmişteki kararlara istinaden, kovuşturmaya yer olmadığına hükmetti. Fakat Milli Savunma Bakanlığı, Askeri Yargıtay'a başvurarak, kararın kanun yararına bozulmasını istedi. Askeri Yargıtay 2. Dairesi de 22 Mayıs 2013'te bu isteği kabul etti. Bunun üzerine dosya, Ege Ordusu Komutanlığı Askeri Mahkemesi'ne gönderildi.

Mahkeme inceleme sonucunda, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı kaldırdı. Gerekçe olarak da, "Er Volkan'ın cesedinde atış mesafesi, mermi giriş ve çıkış deliklerinin tayinine yönelik otopsi işlemi yapılmayışını, ailesinin ifadesinin alınmayışını ve ölümünün öncesinde ere yönelik davranışları nedeniyle Piyade Onbaşı Muammer Yılmaz hakkında dava açılıp açılmayacağına dair bir inceleme yapılmayışını" gösterdi.

'Cesedi bize göstremediler'

Bu karar sayesinde soruşturma, 15 yıl sonra yeniden başlatıldı. Er Volkan'ın ailesi 20 Ağustos 2013'te ifadeye çağrıldı. Anne Sırma Volkan, ifadesinde, "Oğlum on aylık askerken ölümünden üç gün önce bizi aramıştı. Kızlarımla konuşmuş. Kendisin rahatsız eden birinin olduğunu söylemiş. Ayrıca kendisine para gönderilmesini istemiş. Biz para gönderemeden ölüm haberini aldık" dedi. Anne Volkan, ölümden sonra kışlayı ziyaret ettiklerini vurgulayarak, "Orada ismini hatırlamadığım bir albayla konuştuk. Albay bana, 'Kimse kendini vurmaz. Kemal'in askerlik yaptığı dönemde burada albaylık yapan bir kişinin bir ay sonra tayini çıktı' dedi" diye konuştu. Anne Volkan, ölümünden sonra cenazenin kendilerine gösterilmediğini savunarak, "Oğlumun cenazesine müdahale etmemize izin vermediler" dedi.

Nurten Volkan ise şunları söyledi:

"Kardeşim her cumartesi çarşı iznine çıktığında bizimle konuşurdu. Rütbeli komutanın kendisine hakaret ve küfrettiğini, dövdüğünü söylüyordu. Nöbet saatlerinin çok uzatıldığını, 12 saate varan nöbetler tuttuğunu söylüyordu. Ancak isim belirtmemişti. Olaydan sonra ağabeyimin askerlik arkadaşıyla görüştük. O bize olayın saat 22'de olduğunu, ağabeyimin dört saat bekletildiğini, hastaneye kaldırılmadığını söyledi. Ağabeyim intihar edecek bir kişi değildi. O gün beraber gezdiği askerlik arkadaşı, olayın intihar olmadığını söyledi. Bize teslim edilen eşyaları eksikti. Kol saati üç parçaya bölünmüştü, ona yazdığım mektup yoktu. Ajandasının bazı sayfaları eksikti. Bu durum bizi şüphelendiriyor."

Askeri Savcılık, bu ifadeler sonrasında Volkan'ın mezarının açılmasını ve keşif yapılmasını kararlaştırdı. Mezarın açılması için 14 Kasım'a tarih verildi