Evren ve Şahinkaya'ya müebbet
12 Eylül Davası'nda, dönemin Genelkurmay Başkanı, 7. Cumhurbaşkanı Evren ile Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Şahinkaya müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
12 Eylül Davası'nda sanıklar dönemin Genelkurmay Başkanı, 7. Cumhurbaşkanı Evren ile Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Şahinkaya, 765 sayılı TCK'nın "Devlet kuvvetleri aleyhine cürümler" başlıklı 146. maddesi uyarınca önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı, ardından takdiri indirimle bu cezaları müebbet hapis cezasına çevrildi.
Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada hüküm açıklandı.
Ankara GATA'da bulunan ve hüküm öncesinde sesli ve görüntülü sistemle savunması sorulan Kenan Evren, "Avukatıma iştirak ediyorum" dedi.
İstanbul GATA'da bulunan Tahsin Şahinkaya ise "Avukatımın savunmasına katılıyorum. Başka söyleyeceğim bir şey de yok" diye konuştu.
Heyetçe yaptıkları müzakerenin ardından Mahkeme Başkanı Oktay Saday hükmü açıkladı.
Saday; Evren ve Şahinkaya'nın 21 Aralık 1979'da dönemin Başbakanı'na verdikleri muhtırayla Anayasa'yı ve TBMM'yi ortadan kaldırmaya ve görevini yapmasını engellemeye teşebbüs suçunu işledikleri, 12 Eylül 1980'de de cebren Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nı tağyir, tebdil veya ilgaya ve bu kanun ile teşekkül eden TBMM'yi ıskat ve cebren men suçunu işledikleri gerekçesiyle eylemlerine uyan 765 sayılı TCK'nın 146/1. maddesi gereğince "ağırlaştırılmış müebbet" hapis cezasına çarptırıldığını bildirdi.
Sanıklar hakkında, zincirleme suç maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verildiğini belirten Saday, sanıkların duruşmadaki tavır ve hareketleri ile dosya kapsamı ele alınarak, takdiri indirimle bu cezanın "müebbet hapse" çevrildiğini kaydetti.
Saday, Evren ve Şahinkaya hakkında, Askeri Ceza Kanunu'nun "askeri rütbelerin sökülmesini" düzenleyen 30. maddesinin uygulanmasına karar verildiğini açıkladı.
Cumhuriyet savcısı Erdinç Hakan Özdabakoğlu, 12 Eylül Davası'nda verdiği esas hakkındaki görüşte, sanıklar Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya'nın, 765 sayılı TCK'nın "Devlet kuvvetleri aleyhine cürümler" başlıklı 146. maddesi uyarınca ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmalarını istedi.
Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada esas hakkındaki görüşünü açıklayan Özdabakaoğlu, "sanıkların, darbeyi yapmaya yaklaşık 1 yıl kadar önce karar verdiklerinin ve darbenin halkın gözünde sempatik görünmesini değerlendirmek için müdahale etmediklerinin" anlaşıldığını belirtti.
Sanıklar ve avukatlarının, askeri darbe gerekçesi olarak TSK İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesine dayanarak yaptıkları yönündeki beyanlarını anımsatan Özdabakoğlu, kanunların Anayasa'ya aykırı olamayacağını ifade etti ve "Kanunla verilen bir yetkinin, Anayasa'yı ortadan kaldırmak adına kullanılması mümkün değildir" dedi.
Özdabakoğlu, sanıkların, lehlerine olan 765 sayılı TCK'nın 146. maddesi ile zincirleme suçu düzenleyen 80. maddeleri uyarınca ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmalarını istedi.
Dava, Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldüğü sırada esas hakkındaki görüşünü açıklayan cumhuriyet savcısı Selçuk Kocaman, sanıkların TCK'nın "Devlet kuvvetleri aleyhine cürümler" başlıklı 146. maddesi uyarınca ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmasını talep etmişti.