Bozkır: İfade özgürlüğünü genişleteceğiz

Mahmut GÜRER

AB Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, hükümetin demokratikleşme adımlarının ifade özgürlüğü, kişisel verilerin gizliliğinin korunması ve ayrımcılıkla mücadele konularında yeni yasal düzenlemelerle devam edeceğini söyledi. Bozkır, bu amaçla Reform Eylem Grubu bünyesinde çalışma grubu oluşturulduğunu da vurguladı.

AB Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, Türkiye'nin AB sürecine ilişkin temaslar için gittiği Brüksel'de AKŞAM'a konuştu:

PLANI OCAKTA AÇIKLAYACAĞIZ

Reform Eylem Grubu toplantısında çok önemli kararlar alındı. Demokratikleşme kapsamında ifade özgürlüğünü genişleten yeni bir paket hazırlanıyor. Bu çerçevede, Reform Eylem Grubu çatısı altında görev yapacak bir alt komite oluşturduk. Komite, Adalet Bakanlığı Kanunlar Genel Müdürü'nün başkanlığında bu hafta içinde çalışmalarına başlayacak. İfade özgürlüğüne ilişkin paketi ocak ayında açıklamayı planlıyoruz. Kişisel verilerin korunması ve ayrımcılıkla mücadeleye ilişkin yasal düzenlemeler de ayrı paket olarak gelecek.

3 YIL SONRA VİZELER KALKABİLİR

Geri Kabul Anlaşması ile Vize Serbestisi diyaloğunun onay süreçleri tamamlandı. 3 yıl sonra vizelerin kalkması söz konusu.

RUMLAR REDDEDiYOR

Avrupa Birliği Türkiye Karma Parlamento Komisyonu'nun Brüksel'de gerçekleşen 75'inci oturumuna, Kıbrıs krizi damga vurdu. Yunan ve Rum parlamenterler, Doğu Akdeniz'de Rum Kesimi'nin doğalgaz aramaları yapmayı planladığı bölgeye Türk gemilerinin gönderilmesine yönelik tepki gösterdiler. AB'nin Genişlemeden Sorumlu Komiseri Johannes Hahn da, "Kıbrıs sorununu çözemezsek Türkiye'nin üyeliği olmayacak. Ben krizin tırmanmasını değil, yumuşamasını istiyorum" dedi. AB Bakanı Volkan Bozkır ise, Türk gemilerinin Doğu Akdeniz'deki varlığının uluslararası hukuktan doğan bir hak olduğunu ve gemilerin hukuksuz bir girişimde bulunmadığını vurguladı. Bozkır, Ada'da çözüm için önerilen Anna Planı'nın Rumlar tarafından reddedildiğini de hatırlattı.

GB'yi dondururuz

Bakanan Bozkır konuşmalarında şunları söyledi: Türkiye Trans Atlantik Tiracet ve İşbirliği Anlaşması'na dahil edilmezse, ABD ürünleri ülkemize "0 gümrükle" girecek. Yıllık parasal kaybımız yaklaşık 3 milyar dolar olacak. Bu nedenle metne, "Anlaşma yürürlüğe girer girmez Türkiye'de de uygulanacaktır" diye madde konulmasını istiyoruz. Türkiye sürecin dışında tutulursa Gümrük Birliği'ni dondururuz.

%40'ı işgal altında

Suriye'nin yüzde 30'nu ve Irak'ın yüzde 40'ını işgal altına almış bir örgüt varken, AB sadece Kobani'ye odaklandı ve "Kobani'de insanlar ölüyor Türkiye seyirci kalıyor" gibi yanlış bir algı oluşturuldu. Oysa Türkiye Kobanili 200 bin kişiye kapılarını açtı. Birçok AB üyesi ülke bunu dahi bilmiyor.

PYD kabul etmedi

Kobani'ye Peşmerge'yi ve ÖSO'yu getirelim" önerisinde bulunduk. PYD'de sürekli bunu engellemeye çalıştı. Kuzey Irak ilk etapta Kobani'ye geçmesi için 3 bin Peşmerge önerdi. Ama PYD sadece 90'ını almayı kabul etti. Yaklaşık 300 kişi de ÖSO'dan geldi. Orada bizim izin verdiğimiz geçişlerle çatışmalar sürüyor.

Yasak bölge şart

ÖSO'dan insanların Türkiye'ye getirilip eğitilmesi -donatılmasını ve IŞİD'le savaşmak için yeniden Suriye'ye gönderilmelerini öneriyoruz. Esad güçlerinin IŞİD'le mücadele edecek ÖSO güçlerini bombalamaması için uçuşa yasak bölge de şart. Bu önerimize Fransa olumlu yaklaştı.