Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Kamu Yönetimi Reformu Yasa Tasarısının üniter devlete bir zarar vermeyeceğini belirtti.

Yarınlar İçin Düşünce Platformu tarafından Ankara'da ''Kamu Yönetiminde Yeniden Yapılanma ve Uygulama Süreci'' konulu bir panel düzenlendi.

Panelin açılışında konuşan Çiçek, katılımcı demokrasilerde, halkın, karar alma süreçlerine, ülkenin sorularına sadece seçim zamanlarında oy vererek değil, sonraki dönemlerde fikirlerini söyleyerek, protesto ve çözümlerini koyarak daha olumlu kararların çıkmasını temin etmesi gerektiğini anlattı.

Demokrasinin sivil toplum kuruluşları üzerine inşaa edildiğini belirten Çiçek, ''Bu noktada çok büyük eksikliklerimizin olduğunu da ifade etmek istiyorum'' dedi.

"TASARI 67 YILDIR KONUŞULUYOR"

Hazırlanan taslakların görüş alınmak üzere kamuoyunun bilgisine sunulduğunu anımsatan Çiçek, ''400 kuruluşa gönderdiğimiz tasarılar var. Bunları göndeririz, bunların 5-10'undan fazlasından görüş gelmez. Ama sonradan, 'Bize gelseydi bir şeyler diyecektik' derler. Biz, diyecek olan desin diye kanun çıkardık'' diye konuştu.

Kamu Yönetimi Reformu Yasa Tasarısı'nın 67 yıldır konuşulduğunu belirten Çiçek, şöyle konuştu:

''Bir toplum düşünün ki, bir konuyu 67 yıldır konuşuyor. Bütün siyasi partilerin seçim beyannamelerinde var. Ortada söylenecek laf kalmadı. Yapılacak iş var. İşi yapmak lazım. İş yapılamamış. Bu dönem bu noktada önemli bir adımın atılması gerektiğine inanmışız, biz tasarıyı gündeme getirmişiz.

TASARI ÜÇ AYAKLI
Bu tasarı 3 ayaklı. Birincisi bugün Meclis'te görüşülecek. İkinci ayağı, yerel yönetimlerle ilgili taslak. Kim, ne söyleyecekse vakit geçirmeden desin. Üçüncüsü personel rejimiyle ilgilidir.

Bu tür yasalar çıkarılırken, köklü adımlar atılırken en mükemmel diye bir kavram yok. Bir yerden başlayacaksınız. Aksayan yönleri bir sene, iki sene sonra değiştireceksiniz.''

''GÖRÜŞLER, ARAŞTIRMA DEĞİL, SLOGANA DAYANIYOR''
Adalet Bakanı Çiçek, toplumun, görüşlerini, kanaatlerini köklü araştırmalara değil, sloganlara dayandırdığını ifade ederek, şunları kaydetti:

''Hala üniter devletle ilgili endişeler var. Bunların hiç biri doğru değil. Üniter devlet bu ülkenin vazgeçemeyeceği bir konudur. Bunu artık bu saatten sonra tartışıp karpuz kabuğu düşürmenin bir anlamı yok başkalarının aklına. Bu devletin nitelikleri Anayasa'da yazılıdır, tartışmaya açmanın anlamı yoktur. Yapmak isteğimiz şey, o nitelikleri yazılı devleti daha etkin ve verimli hale getirmek, kendi vatandaşına yük olan değil, hizmet eden bir organizasyon haline getirmektir.''

Bu tür tasarılarda diğer bir tartışılan konunun, meslek şovenizmi olduğunu anlatan Çiçek, herkesin, kendi çalıştığı müesseseyi devlet için en vazgeçilmez yer olarak kabul ettiğini ve ona dokundurtmak istemediğini söyledi. Çiçek, ''Dokundurmayalım, ama gelin bu devleti de iyi çalıştıralım. İyi çalışmadığında herkes müttefik'' dedi.

"BU HAYIR İŞİDİR"
Kamu Yönetimi Reformu Yasa Tasarısı'nın 4-6 ay sonraya bırakılması durumunda bugün söylenenlerden farklı konuların gündeme gelmeyeceğini kaydeden Çiçek, bütün bakanlıkların raflarının bu konuyla ilgili yazılmış eserlerle dolu olduğunu söyledi.

Çiçek, ''Hayır iş uzayınca da şere dönüşür. Bu hayır işidir, gelin, bunu çok fazla uzatmayalım. Kim ne söyleyecekse süratle söylesin. Bu, Türkiye'nin en öncelikli meselesidir. Ondan sonra da yolumuza devam edelim'' dedi.

Çiçek, bir gazetede yer alan, banka suçlarında bilgi verenlerin ceza almayacağını ilişkin taslağın anımsatılması üzerine, ''Bunun bankacılıkla alakası yok. O yanlış bir haber. Üzerinde çalıştığımız konular var. Yarın basın toplantısı düzenleyeceğim'' dedi.

AKSU: TASARI GENİŞ KESİMDE TARTIŞILDI

İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu da yaptığı konuşmada, Kamu Yönetimi Temel Yasa Tasarısı'nın, her kesimin görüşü alınarak geniş kapsamlı ve demokratik olarak hazırlandığını söyledi.

Reform tasarıları çalışmaları hakkında bilgi veren Aksu, bu süreçte hükümetin de kararlılığını ortaya koyduğunu kaydetti.

Tasarıya ilişkin çeşitli eleştiriler bulunduğunu ifade eden Bakan Aksu, tasarının bütün kesimlerce madde madde üniversiteler, siyasi partiler, sivil toplum örgütlerince tartışıldığını, TBMM'de grubu olmayan partilere de taslağın gönderildiğini söyledi.

"KRONİKLEŞMİŞ PROBLEMLERİN KAYNAĞI KÖTÜ YÖNETİM"
Kronikleşmiş problemlerin kötü yönetimden kaynaklandığını anlatan Bakan Aksu, ''Kötü yönetimin durdurulması, ayak bağı olan uygulamaların ortadan kaldırılması önem arz etmektedir. Buna göre yapılması gerekenler, milletin geleceğini ilgilendiren, alışılagelmiş gelenekleri, ilişkileri değiştiren, yeni yapılar ortaya koyan mahiyette olacaktır'' diye konuştu.

Abdülkadir Aksu, herkesin konuya kendi şahsi penceresinden ve tek açıdan baktığını kaydederek, şunları söyledi:

''Toplumun genel ihtiyaçları noktasından meseleye bakan çok az kimse var. Değer yargılarımızın, kişisel menfaatlerimizin, kurumsal bencilliklerimizin ön plana çıktığına şahit oluyoruz. Maalesef konuya objektif olarak ve dürüstçe yaklaşamıyoruz.

Bütün kesimlere çağrıda bulunuyorum; gelin önyargılarımızı bir yana bırakalım. Memleketimiz ve milletimiz için, geleceğimiz için ne yapılması gerekiyorsa hep birlikte yapalım.

Hayati önemde olduğuna inandığımız bu reformların hayata geçirilebilmesi için gerekli siyasi iradenin varlığı, başlı başına büyük bir fırsattır. Gelin, bu fırsatı kaçırmayalım.''

"ASIL İŞLER BUNDAN SONRA BAŞLIYOR"
Kanunun tek başına çıkarılmış olmasının tek başına hiç bir şey anlam ifade etmeyeceğini vurgulayan Aksu, ''Bütün reformu sadece bundan ibaret zannedip eleştirenlere seslenmek istiyorum; Asıl yapılacak işler bundan sonra başlamaktadır'' dedi.

Kamuda yeniden yapılanma çalışmalarının, çıkacak olan Kamu Yönetimi Temel Yasası'nın ortaya koyduğu ilkeler ve bakış açısıyla, temel kanunlarda ve kuruluş kanunlarında yapılacak değişiklikler ile merkezi idare ve mahalli idarelerde çok sayıda köklü değişimlere el atılmasıyla devam edeceğini bildiren Bakan Aksu, şunları kaydetti:

''Sonrasında ise kurumların iç işleyişlerine dair yasal düzenlemeler, insan kaynaklarını geliştirme çalışmaları, bürokrasiyi ve kırtasiyeciliği azaltma girişimleri gibi tamamlayıcı unsurlarla, kamu yönetiminde yeniden yapılanma çalışmalarının esas kapsam ve önemi ortaya çıkacaktır.

Yeniden yapılanmada kurum içi ve kurumlar arası yürütülecek faaliyetlerin etkin bir şekilde koordine edilmesi gerekmektedir.''

Aksu, bu bağlamda her bakanlığa bağlı ve ilgili kuruluş bünyelerinde ''Yeniden Yapılanma Takımları''ve Başbakanlık bünyesinde de ''Kamu Yönetiminde Yeniden Yapılanma Koordinasyon Kurulu'' ile ''Kamu Yönetiminde Yeniden Yapılanma Danışma Kurulu'' oluşturulduğunu anlattı.

VATANDAŞ MEMNUNİYETİ
Bakan Akbu, kamu yönetiminde yeniden yapılanmanın ana felsefesinde, kamu yönetiminde vatandaşlara güven verecek, vatandaş memnuniyetini en üst düzeye çıkaracak ve vatandaşın geleceğe umutla bakmasını temin edecek bir yönetim yapısının gerçekleştirilmesi olduğunu belirtti.

Aksu, ''Daha az kaynakla, daha çok ve çeşitli hizmetlerin sunulmasına imkan hazırlayan bir yönetim anlayışı ve sisteminin kamuda hakim olması için çaba sarf ediyoruz'' diye konuştu.

DYP'Lİ BEDÜK: TASARININ EKSİKLERİ VAR
DYP Genel Başkan Yardımcısı Saffet Arıkan Bedük ise bu tasarıya karşı olmadıklarını ifade ederek, ancak bazı eksikliklerinin bulunduğunu söyledi. Bedük, tasarının yasalaşması ve uygulama sürecinde devletin vatandaşa bakış açısının değişmesi, hantal yapının ortadan kaldırılması ve yetkinin yerel yönetime verilmesi gerektiğini kaydetti.

Güçlü bir iktidar bulunduğunu ifade eden Bedük, ''Bu iktidarın yeniden yapılanmayı gerçekleştirmesi şarttır, vaciptir'' dedi.

Panele, Sayıştay Başkanı Mehmet Damar, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna, bazı milletvekilleri, kaymakamlar, belediye başkanları ile davetliler katıldı.

hürriyet