Remzi Kaya'dan Öğretmen Atamalarına İlişkin Açıklama
Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürlü Sayın Remzi Kaya NTV'de katıldığı programda 2006-2 öğretmen atamalarına ilişkin açıklamalarda bulundu. Remzi Kaya, sözleşmeli öğretmenlikten taban puanların düşme ihtimaline, Şubat atamasından naklen atamalara, hizmet puanınından 2 yıllık yüksekokul mezunu bilgisayar öğreticilerine değin pek çok soruya cevap verdi. Programın tam metni için başlığa tıklayınız.
Remzi Kaya'dan Öğretmen Atamalarına İlişkin Açıklama
Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürlü Sayın Remzi Kaya NTV'de katıldığı programda 2006-2 öğretmen atamalarına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Ankara stüdyomuzda sayın Remzi Kaya bizi bekliyor, Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürü. Sayın Kaya hoşgeldiniz efendim yayınımıza.
Remzi Kaya: Hoşbulduk sayın Arapkirli.
Zafer Arapkirli: Efendim dilerseniz çok sayıda soru var. Hiç vakit geçirmeden sorularımızla başlayalım istiyorum. Bir öğretmen izleyicimizin sorusuyla başlayalım, sayın Ahmet Erçin şunu sormuş;
SÖZLEŞMELİ ÖĞRETMENLERİN YERİ BOŞ GÖRÜNMEYECEK
Ahmet Erçin (Öğretmen): Sözleşmeli öğretmen olarak görev yapmaktayım. Yeni yapılacak atamada acaba yerlerimiz boş mu gözükecek yani okulumuza kadrolu atması yapılacak mı? Yapılırsa bizim durumumuz ne olacak?
Zafer Arapkirli: Buyrunuz sayın Kaya.
Remzi Kaya: Sözleşmeli olarak çalışan yani bizim son düzenlemeyle 657 sayılı devlet memurları kanununun 4b maddesine göre sözleşme yapıp çalıştırdığımız öğretmenlerimizin kadroları hiçbir şekilde boş gösterilmeyecek. Onların yerine de atama yapılmayacak. Çünkü biz onları kadro karşılığı sözleşmeli olarak çalıştırıyoruz. Dolayısıyla bir endişeye kapılmalarına gerek yok. O arkadaşlarımız, orada görevde oldukları müddetçe onların yerine hiçbir surette atama yapılmayacaktır.
Zafer Arapkirli: Peki efendim. Hemen bir başka öğretmen izleyicimizin sorusuyla sayın Osman Belen'in sorusuyla devam etmek istiyorum.
NAKLEN ATAMADA SAYILAR NİYE AZ
Osman Belen (Öğretmen): Ben öğretmenim ama başka bir kurumda çalışıyorum. Yıllardır kurumlarası geçiş için bekliyorum. Kurumlarararası geçişe neden bu kadar az kontenjan ayrılıyor? Şubat'ta kurumlararası geçiş için kontenjan açıklayacak mısınız?
Zafer Arapkirli: Buyrun efendim.
Remzi Kaya: Şimdi takdir edersiniz bütçe kanunuyla bize belli sayıda kadro tahsis edilmektedir. Yeni mezun olan öğretmen adaylarımız var. Bunlar dururken şu anda halihazırda çalışan veya daha önce çalışmış olan arkadaşlarımızın mesleğe döndürülmesinden ziyade yeni mezun olan arkadaşlarımıza bu kadrolar kullanılıyor ama yine mağdur olunmasın, o arkadaşlarımız da geçiş yapsın düşüncesinden hareketle ihtiyacımız olan alanlarda yüzde 2'lik bir kontenjan ayırıyoruz açıktan atama ve kurumlararası atamaya. Dolayısıyla arkadaşımızın branşını bilmiyorum, branşını vermemiş ama umuyorum kurumlararası geçiş yapabilir. 2007 Şubat ay'ı için bugün bir şey söylemek pek doğru olmaz. Biliyorsunuz atama yaptığımız kadrolar bütçe kanunlarıyla verilmektedir. Henüz 2007 yılı büttçesi çıkmadığı için Şubat'ta ne kadar alınacak? Alınacak mı? Kurumlararası alınacak mı? bunu bugünden söylemek doğru olmayacaktır.
Zafer Arapkirli: Teşekkür ediyoruz ve hemen bir başka öğretmen izleyicimizin sayın Ayşin Kınalı'nın sorusuna geçiyoruz;
5110.CUYUM. SINIF ÖĞRETMENİ OLABİLİR MİYİM?
Ayşim Kınalı (Öğretmen): Sınıf öğretmeniyim. 2000 kadrolu ve 3000 sözleşmeli sınıf öğretmeni alınacak. Yani toplamda 5000 kişi. Ben 5110. ncuyum. Sözleşmeli öğretmenliğe girme şansım nedir?
Zafer Arapkirli: Buyrun sayın Kaya.
Remzi Kaya: Gerek kadrolu, gerekse sözleşmeli öğretmenlerimiz aynı puan sıralaması içerisinde puan üstünlüğüne göre atamaları yapılacaktır. Şimdi bu yıl ilk defa 10 tercih yaptırıyorduk daha önce. Şimdi 20 kurum tercihi veriyoruz. 21. nci tercih olarakta tercihlerime atanamadığım taktirde tercih dışı istiyor musunuz sorusuna evet cevap verenler yine puanları yeterli olursa atanacaklardır. Hayır dedikleri zaman tercihlerine atanamamışlarsa bunlar sistemin dışında kalacaklardır. Dolayısıyla kaç kişinin hayır diyeceğini, kaç kişinin tercih yapmayacağını doğrusu biz bilmiyoruz. O kişilerin tercihlerine göre yapılır. Eğer bu adayımızın önündeki sayıların içerisinde yeterli miktarda tercih yapmayan olursa veya tercih dışı istemiyorum diyen olursa muhtemelen gelebilir sıra bu arkadaşımıza.
Zafer Arapkirli: Sayın Kaya bunları nereden takip edebiliyorlar? Bir kez daha hatırlatalım mı öğretmenlere?
Remzi Kaya: Şimdi şu anda zaten arkadaşımızın o ben 5110. ncuyum sırası dedi. Bizim internet sitemizde sıramatik dediğmiz bizim ÖSYM'den aldığımız puanları kim kaçıncı sırada, onun ilanını yaptık. Tabi başvurular büyük gizlilik içerisinde yapılmaktadır. Kimin nereyi tercih ettiği, kimin nereleri tercih ettiğini 29 Ağustos sabahına kadar yani sayın bakanımızın bilgisayar tuşuna basıp atamaları yapıncaya kadar hiçkimsenin görme şansı yok, hiçkimse göremiyor. Dolayısıyla biz bunları göremeyiz. Ancak 29'unda sayın bakanımız tuşa basıp atamaları gerçekleştirdikten sonra kimler nereleri tercih etmiş, kim atanmış, kim tercihinin dışında atanmak istemişte atanamamış veya atanmış, tercih etmediği, tercih dışı istememiş. Onlar o zaman ortaya çıkacaktır ama o gün 29'unda bu arkadaşımız zaten atanırsa sorunu yok. Atanamamışsa neden atanamadığını bizim sitemizde rahatlıkla kaç puanı olduğunu, tercih ettiği yerlere kimlerin hangi puanla gittiğini hepsini rahatlıkla görecektir. Bu dördüncü yılımız, bu şekilde, başarılı bir şekilde yapılıyor ve sıfır hatayla bu takip edilmektedir.
Zafer Arapkirli: Peki efendim. Hemen bir başka öğretmen izleyicimiz sayın Bünyamin Bavlı'nın sorusunu aktarmak istiyorum;
ŞUBATTA ÖĞRETMEN ATAMASI OLACAK MI?
Bünyamin Bavlı (Öğretmen): Her yıl Ağustos ve Şubat ay'larında öğretmen ataması yapılmakla birlikte Şubat atamaları genelde net olmamaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı bu atama tarihlerini Ağustos ve Şubat olarak standart hale getiremez mi?
Zafer Arapkirli: Buyrun efendim.
Remzi Kaya: Biraz önce de söyledim. Yani her yıl çıkarılan bütçe kanunlarıyla kadrolar kullanılmaktadır. Şimdi 2007'nin Şubat'ında atama yapacağız demek veya yapmayacağız demek şeklinde bir açıklama yapmak doğru olmaz. Çünkü henüz 2007 yılı bütçe kanunu çıkmış değil. Biz bakanlık olarakta 2007'de Şubat'ta atama yapacağız, şu kadar atama yapacağız da diyemeyiz. Şu vardır; bizim programımızda 2007 Şubat'ında tabiki bir programlamamız vardır. Eski yıllarda hiç yapılanmıyordu. Biz otomasyon sistemiyle yaptığımız için çok süratli, hızlı bir şekilde yapılmaktadır. Amacımız burada okullarımızda öğretmen ihtiyacı giderilsin düşüncesinden hızlı bir şekilde yapıyoruz ama şu anda yine programımız vardır. 2007 Şubat'ında yapmayı planlıyoruz ama kadro ne kadar verilir, ne kadarına izin alırız. Onun için bugünden ilan etmek, bunu bir kural haline getirmek pek doğru olmaz.
Zafer Arapkirli: Peki efendim. Hemen bir başka öğretmenin sayın Elçin Aras'ın sorusuyla devam edelim;
SÖZLEŞMELİ ÖĞRETMENLERDE PEDAGOJİK FORMASYON ARANIYOR MU?
Elçin Aras (Öğretmen): Sözleşmeli öğretmen atamalarında pedagojik formasyon şartı aranacak mı?
Zafer Arapkirli: Buyrun sayın Remzi Kaya.
Remzi Kaya: Şimdi biz gerek kadrolu, gerekse sözleşmeli öğretmenlerimizde her ikisinde de aradığımız şartlar her ikisi için de geçerli. Çünkü çıkan kanun olsun, bakanlar kurulu kararımız ve maliye bakanlığımızdan aldığımız yetki onayında da bu şekildedir. Yani formasyon bölgesi kadroluda aradığımız için onda da arıyoruz diye şunu da söylemek istiyorum; kadrolu öğretmenimizin sahip olduğu hakların tamamına sözleşmeli öğretmenlerimiz de sahiptirler. Dolayısıyla da bütün onlarda da aynı şeyleri istiyoruz, pedagojik formasyon onlarda da istiyoruz.
Zafer Arapkirli: Evet. Ne kadar hak, o kadar sorumluluk diyorsunuz aynı sorumlulukları da.
Remzi Kaya: Efendim izin verirseniz ben bu arada bir şey söyleyebilir miyim, belki bu soru gelmeyebilir.
Zafer Arapkirli: Buyrun.
BASINDAKİ SINAVSIZ ATAMA İDDİALARI
Remzi Kaya: Şimdi aracılığınızla kamuoyuna duyurmak istiyorum. Şimdi dün bazı basın yayın organlarında yeraldı, sınavsız atama yapıldı diye. Bu insanların kafasını karıştırdı. Şimdi bu sınavsız atama dedikleri şu anda fiilen sistemde çalışan öğretmenlerimiz var, bunlardan anadolu liselerine öğretmen seçimiyle ilgili. 2000 yılında bunun bir sınavı yapıldı. Yeterli aday bulunamadığı için yönetmelikteki bir maddeden yararlanılarak 2001, 2002 ve 2005'e kadar bu sürekli devam etti. Bu genelgede bir takım kriterler konuluyor, bu kriterlere göre de Anadolu liselerine öğretmen seçimi yapılmaktaydı. 2005 yılında bir sendikamızın başvurusu üzerine bu genelge durduruldu. Bu genelge sonrası sayın bakan, sayın müsteşar ve benim hakkımda suç duyurusunda bulunulduğu şeklinde bazı basın yayın organlarında haberler yeraldı. Bu dava edilebilir şey değil ama şu var; genelge durdurulmuştur, işlemler geri alınmamıştır. Aynı genelge 2001 yılında çıktığında da yine durdurulmuştu. O tarihte o günkü yönetim atamaları geri almadı. Buna benzer bir çok yargı kararı vardır. Sadece yürütmeyi durdurmuştur, yani genelgenin yürütmesini durdurmuştur, atamaları geri almamıştır. O genelgeye göre atanan öğretmenlerimiz görevlerine devam edeceklerdir, hiçbir sorun yoktur. Biraz bu kafaları karıştırmak için yapılan bir haberdir. Onu da ayrıca kamuoyuna açıklamak istiyorum. Öğretmenlerimiz rahat olsunlar, Anadolu Liseleri'nde çalışan öğretmenlerimiz.
Zafer Arapkirli: Peki efendim. Teşekkür ediyoruz bu açıkama içinde. Hemen sorularımızla devam ediyoruz. Bir bilgisiyar uzmanı izleyicimiz sayın Ayşe Dindar sormuş;
2 YILLIKLAR NE OLACAK?
Ayşe Dindar (Bilgisayar Uzmanı): Ben 2 yıllık meslek yüksek okulu bilgisayar programcılığı mezunuyum. İleride sözleşmeli öğretmenliğe başvuru yapabilecek miyiz?
Zafer Arapkirli: Buyrun efendim.
Remzi Kaya: Şimdi sözleşmeli öğretmenlik 657-4b kapsamında çalıştırılmaktadır. Bu arkadaşımız daha önce sözleşmeli öğretici olarak çalıştırılmıştır. Biz Milli Eğitim Bakanlığı olarak sayın bakanımızın imzasıyla maliye bakanlığından ve başbakanlık devlet personel başkanlığından gerekli izinleri istedik, bunlar için ayrıca yine İngilizce ve bilgisayar öğreticisi çalıştırmak amacıyla. Çünkü halihazırda çalışan arkadaşlarımız var. Bunlara hem bizim ihtiyacımız var, hem bu arkadaşlarımız da mağdur olmasınlar düşüncesiyle. Başbakanlık devlet personel başkanlığı bize uygun görüşlerini verdiler. Şu anda buna ilişkin bakanlar kurulu taslağını da biz hazırladık maliye bakanlığına gönderdik. Muhtemelen bu ay içerisinde onu da neticelendireceğiz. Maliye bakanlığı da izin verdikten sonra bakanlar kurulu kararı çıkacak. Yine bu 2 yıllık meslek yüksek okulu çıkışlı bilgisayar öğreticisi olan arkadaşlarımız çalışmalarına inşallah 1 Eylül itibariyle tekrar devam edeceklerdir.
Zafer Arapkirli: Peki efendim. Bir başka öğretmenin sayın Hatice Bekmez'in sorusu da şöyle;
SÖZLEŞMELİ ATANAN ŞUBATTAKİNE BAŞVURABİLİR Mİ?
Hatice Bekmez (Öğretmen): Sözleşmeli olarak atanan öğretmen Şubat'ta kadrolu atamalar için tekrar başvurabilir mi?
Remzi Kaya: şu anda sözleşmeli çalışan veya daha sonraki yıllarda sözleşmeli olarak işe başlayan arkardaşlarımız yine bizim yönetmeliğimizde belirtilen yaş sınırını geçmemek kaydıyla her zaman için kadrolu öğretmenliğe sınava girip, kadrolu öğretmenliğe sınavı kazanıp puanları yeterli olduğu taktirde atanabileceklerdir. Bunda hiçbir engel yoktur. Sadece bir yaş olayımız vardır, onu kendileri de biliyorlar.
Zafer Arapkirli: Peki efendim. Öğretmen sayın Ceyda Cemre'nin sorusu da şöyle;
ÖĞRETMEN ADAYLIĞI KAÇ YIL SÜRÜYOR
Ceyda Cemre (Öğretmen): Ataması yapılan bir öğretmenin adaylığı ne kadar sürede kaldırılıyor? Adaylığı kaldırılmadan istifa eden bir öğretmen tekrar öğretmenliğe dönebilir mi?
Zafer Arapkirli: Buyrun efendim.
Remzi Kaya: Şimdi memuriyette adaylık süresi 1 yıldır. 1 yıl ile 2 yıl içerisinde bu 657 sayılı devlet memurları kanununda belirtilmiştir. Bu paralelde Milli Eğitim Bakanlığı'nın kendi düzenlemelerinde de öğretmenlikte de adaylık 1 yıldır, 1 yıl ve 2 yıl. Yani 1 yılla 2 yıl arasında kaldırılır. Bu şekilde yani 1 yıldan az olamaz, 2 yıldan da fazla olamaz. Adaylık dönemi içerisinde öğretmenin başarısızlığından dolayı görevine son verilmişse veya öğretmen kendisi istifa etmiş, ayrılmışsa bizim mevzuatımızda yapılan düzenlemeye göre tekrar bu arkadaşımız yine kamu personeli seçme sınavına girip bu sınavdan alacağı puana göre, puan üstünlüğüne göre ataması yapılacaktır. Adaylık süresi içerisindeki görevine son verilme işlemi yani ayrılma işlemi bir müktesep hak olmayacaktır.
Zafer Arapkirli: Peki efendim. Bir yönetici izleyicimizin sorusu da şöyle, sayın Mustafa Öznur sormuş bu soruyu da;
İLK ATAMADA EŞ DURUMU YOK
Mustafa Öznur (Yönetici): Öğretmen atamalarında eş durumu tayininin kriterleri nelerdir? Evli, yeni ataması yapılmış bir öğretmen için zorunlu doğu hizmeti var mıdır? Varsa süresi ne kadardır?
Zafer Arapkirli: Buyrun efendim.
Remzi Kaya: Şimdi biz öğretmen atamalarımızda yani ilk defa yapacağımız atamalarda eş durumu gibi mazaret gruplarını dikkate alamıyoruz. Çünkü biz öğretmenin atamasını kurum bazında, yani okul bazında nokta atama olarak yapıyoruz. Nerede ihtiyacımız varsa ve öğretmenimizin puanı, tercihi nereye tutuyorsa onu yapıyoruz. Kısacası mazeret dikkate alınmıyor. Ancak eş durumu olan veya sağlık problemi olan veya başka yönetmeliğimizde mazaret grubuna giren mazeretleri olanlar adaylığı kaldırıldıktan sonra mazeretten yani özür grubundan tayin isteme haklarına sahiptirler. Bu da asgari 1 yıldır.
ZORUNLU HİZMET MESELESİ
Zafer Arapkirli: Efendim bu doğu hizmeti meselesiyle ilgili?
Remzi Kaya: Doğu hizmeti de şöyle, ben şöyle söyleyeyim doğu hizmetini; şimdi biz son 4 Mart 2006 yılında çıkarttığımız yönetmelikte doğu hizmeti diye bir kavram yok, zorunlu hizmet bölgesi diye bir kavramımız var. Burada il il, ilçe ilçe değişiyor. Örneğin Ankara'nın ilçelerinde Ankara il'ine bağlı ilçeler var, zorunlu hizmet ilçeleri. Buralarda 5 yıldır. Bazı il'lerimiz vardır oralarda 4 yıldır. Doğu'da bir kaç il'imiz vardır buralarda 3 yıldır. Yalnız buralarının bir özelliği daha var. Şimdi il'in merkezinde çalışırsanız puanınız ayrı, köylerinizde çalışırsanız puanı ayrı olabiliyor. Ben çarpıcı bir örnek vermek istiyorum, bunu kamuoyu da bilsin istiyorum, bu çok önemli. Bazen öğretmen diyor ki; ben işte Van il'ine atandım, 4 yıldır çalışıyorum ama işte batıda bir yer istedim tayinim çıkmadı. Benimle beraber yine Van il'ine atanan arkadaşımızın tayini çıktı. Şimdi bir bakıyorsunuz Van il'ine atanan bir arkadaşımız Van merkezde çalışmış, onun yıllık aldığı puan 12 puandır o bölgede çalıştığı için ama Başkale'ye gitmiş veya Bahçesaray'a gitmiş, bu arkadaşımızın da puanı 24 oluyor yıllık. Dolayısıyla puan üstünlüğe göre yer değişikliği yapıldığı için de ilçede çalışan arkadaşımız öncelikle tayin olma hakkına sahip olabiliyor. Kısacası Van'ın merkezi, Van kendisi zorunlu hizmet bölgesi olmakla beraber merkezinin puanıyla Ankara merkezinin puanı eşit oluyor. Van merkezi puan yönünden birinci hizmet bölgesine denk getiriliyor. Bu gibi il'lerimiz de var. Yani il ve ilçe bazında bunlar değişebiliyor. Bazı il'lerimizde 3 yıl, bazı il'lerimizde 4 yıl, bazı il'lerimizin ilçelerinde ise bu 5 yıldır zorunlu hizmet.
Zafer Arapkirli: Peki efendim. Anlaşılan bölge değil, görev yeri söz konusu puanlardırmada diyorsunuz.
Remzi Kaya: Evet, evet.
Zafer Arapkirli: Peki. Bir başka öğretmen izleyicimizin sayın Çağlar Akar'ın sorusu da şöyle;
ASKERLİK SORUNU
Çağlar Akar (Öğretmen): Şubat'ta askerlik görevimi yaparken atamalar için başvurursam ve atanırsam, askerlik görevim devam ettiği sürece atanma hakkım saklı kalır mı? Yoksa göreve başlayamadığım için bu hakkım yanar mı?
Zafer Arapkirli: Buyrun efendim.
Remzi Kaya: Şimdi kadrolu kullanımımız bizim yılıyla sınırlıdır. Yani bütçe kanunuyla verildiği için 2006 yılının kadrolarını biz 2006 yılında kullanmak durumundayız. Eğer 2007 yılında da kullanma hakkı verilirse o da 31 Aralık 2007 yılına kadar geçerlidir. Bu tür askerde olan veya askere gidecek olan arkadaşlarımızın biz genelgemizde kılavuzumuzda da bunu duyuruyoruz, bizim internet sitemizde vardır. Atandığı taktirde 31 Aralık 2006 tarihine, bu 2007'yi bahsediyor arkadaşımız. 31 Aralık 2007 tarihine kadar terhis olur, gelir görevine başlarsa hiçbir sorun yoktur. Onun için saklı tutulacaktır ama bu tarihi geçirirse öbür yıla kalacaktır ve yeniden atanması gündeme gelecektir.
Zafer Arapkirli: Peki efendim yine çok sayıda izleyicimizin sorduğunu tahmin ettiğimiz bir soru, öğretmen izleyicimiz sayın Müge Ertuğrul'dan gelmiş, şöyle soruyor;
TABAN PUANLAR DÜŞER Mİ?
Müge Ertuğrul (Öğretmen): Sözleşmeli alımlarda taban puanlarda düşme olacak mı?
Zafer Arapkirli: Buyrun efendim.
Remzi Kaya: Şu anda ilan ettiğimiz puanlar yaklaşık alacağımız adayın yaklaşık 3 katına kadardır. Çünkü bunu niye böyle yapıyoruz? Daha fazla tabanı aşağıya indirip insanları boş yere ümitlendirmek istemiyoruz. Bir de 3 katına yakın sebebi de şudur; henüz mezun olmadan sınava girmiş olanlar var veya başka fakülteden mezun olmuş, öğretmenliğe kaynak olan okullardan da müracaat edenler var. Bunlar ÖSYM'ye başvurmuştur, sınava girmişlerdir ama sistem bunların ayıklamasını yapıyor. Tabi biz 1 kişi, 2 kişi yanlış başvuru yaptı diye bütününü bekletemiyoruz. Süratle biz atamaları yapıp göreve başlarken arkadaşlarımız belgelerini veriyorlar gittikleri il'lerde. Buna göre de durumları değerlendiriliyor. Yani şu aşamada yaptığımız belirlemede puan düşürülmesi söz konusu değil.
Zafer Arapkirli: Peki efendim. Bir öğretmen yine sayın Sema Yıldız şun sormuş;
Sema Yıldız (Öğretmen): Sözleşmeli öğretmen olarak çalışıyorum. Acaba devlet bize iş güvencesi veriyor mu? Sözleşmemiz bittikten sonra her yıl sözleşme yapacak mıyız? Yani sözleşmeli öğretmen olarak emekliliğe kadar çalışabilecek miyiz?
Remzi Kaya: Ben o öğretmenime şunu söylemek istiyorum; şu anda imzalamış olduğu sözleşmede bunlar rahatlıkla vardır. Bizim ihtiyacımız var. Yani Milli Eğitim Bakanlığı'nın öğretmen ihtiyacı biliniyor, vardır da. Bu arkadaşlarımız performansları yüksek olursa, kendilerinden kaynaklanan bir kusur olmadığı müddetçe emekliliklerine kadar gönül rahatlığıyla çalışabileceklerdir. Zaten eğer ellerinde bizim kendileriyle yaptığımız sözleşmeyi okudukları zaman bunu rahatlıkla göreceklerdir. Sayın bakanımız bu konuyu çok önemsiyor. Yani bu öğretmenlerimizin geleceğini 1-2 kişinin tasarrufuna asla bıraktırmadı. Yani bir okul müdürünün veya bir ilçe milli eğitim müdürünün tasarrufunda değildir bunların sözleşmelerinin yenilenmeleri, yenilenmemeleri. Tamamen bakanlığın tasarrufundadır. Eğer görevine son verilecekse de yine bakanlık yapacaktır. Sözleşmesi yenilenecekse de yine bakanlık yapacaktır. Bu kadrolar çakılı kadrolardır, alınmıştır. Kesinlikle öğretmenimiz başarılı olursa, performansı yüksek olursa sözleşmesi devam edecektir, hiçbir endişeye kapılmalarına gerek yoktur.
Zafer Arapkirli: Sayın Kaya bir sözleşmeli öğretmen kaç yıl hizmetten sonra emekli olabiliyor?
Remzi Kaya: Şimdi bu arkadaşlarımız 506 sayılı sosyal sigortalar kanununa göre çalışmaktadırlar. Dolayısıyla 506 sayılı sosyal sigortalar kanunundaki düzenleme neyi gerektiriyorsa erkek adaylar için neyse bayanlar için neyse, ona göre o hizmet sürelerini doldurduklarında emekli olabileceklerdir. Bu uygulama ilk defa zaten bu yıl başladı. Arkadaşlarımızın bir endişeye kapılmalarına gerek yok, rahatlıkla çalışacaklardır.
Zafer Arapkirli: Yani bir yıl sayısı söyleyebiliyor musunuz, şu kadar yılda emekli olabilir diye?
Remzi Kaya: Şimdi ortalama şöyle söyleyeyim; yani bu 506, son düzenlemeler bildiğim kadarıyla yine emekli sandığıyla, diğer sosyal güvenliklerle eşit hale getirdi. 25 yıldır erkeklerde, bayanlarda da 20 yıl olarak ben biliyorum. Tabi bu SSK mevzuatı olduğu için çokta girmek istemiyorum o konuya. Onların kendine göre bir takım düzenlemeleri var.
Zafer Arapkirli: Peki efendim. Bir başka öğretmen izleyicimiz sayın Cem Zengin'in sorusuyla devam edelim.
Cem Zengin (Öğretmen): Sözleşmeli öğretmenlere yaz maaşı verilecekti ama halen alamadık. Neden maaşlarımız ödenmedi?
Zafer Arapkirli: Soru böyle efendim, buyrun.
Remzi Kaya: Şimdi 3 Temmuz itibariyle bu arkadaşlarımızın sözleşmeli kadroları vize edilmiştir. Eğer arkadaşlarımız sözleşme imzaladıkları günden itibaren maaşlarını almaya hak kazanmışlardır ve bu sözleşmelerde de ilk defa, bakın bu çok önemli. 506 sayılı sosyal sigortalar kanununa tabi çalışanlar hep çalıştıkları ay'ın sonunda maaşlarını alırlar ama bizim öğretmenlerimiz aynen kadrolu öğretmende olduğu gibi çalışmadan peşin alacaklardır. Tabi bu belki bazı alanlarda, bazı yerlerde yerleşim birimlerinde, oradaki mutemet arkadaşlarımızdan kaynaklanmış olabilir veya kendileri eksik belge vermiş olabilirler. Sonuç itibariyle bunların sözleşmelerini imzaladıkları günden itibaren tahakkuk ettirilip kendilerine ödenecektir. Dediğim gibi belki 1-2 bölgesel sıkıntılar olmuş olabilir. Onları da yine farklarıyla birlikte tam olarak alacaklardır. Şunu söyleyebilirim; yani 15 Ağustos günü bütün sözleşmeli öğretmenlerimiz maaşlarını alabilecekleri gibi 15 Ağustos ile 15 Eylül arası maaşlarını alabilecekleri gibi geriye dönük olarak alamayanlar da Temmuz'un kaçında imzalamışlarsa sözleşmeleri, onlar da 15 Ağustos'ta alacaklardır. Çünkü ben buraya gelmeden önce bu tür durumlar bize de yansımıştı. Biraz SSK mevzuatından kaynaklanan 1-2 sıkıntı vardı, onları çözdük biz. Şu anda hiçbir sıkıntı yok. 15 Ağustos'ta bütün sözleşmeli öğretmenlerimiz maaşlarını ve Temmuz'dan kaynaklanan farklarını da alacaklardır.
Zafer Arapkirli: Peki efendim. Bir başka öğretmenin sorusu yine askerlik hizmetiyle bağlantılı. Şöyle sormuş;
Raşit Güzel (Öğretmen): Sözleşmeli öğretmenim. 30 Kasım 2006'da askerlik sürem doluyor. Askere gitmezsem Şubat atamasında ne gibi sorunlarla karşılaşabilirim?
Zafer Arapkirli: Buyrun efendim.
Remzi Kaya: Şimdi sözleşmeli öğretmenlerimize bir hak daha verdik. Eğer arkadaşımız sözleşme imzalamışsa, askere gidiyorsa sözleşmesi fesh edilir. Dönüşünde de kendisiyle yeniden sözleşme imzalanır. Yok kadrolu atanmak istiyorum diyorsa, şimdi kadrolu atanıyorsa, atanabiliyorsa atanır. Kasım'da askere gider, izinli sayılır bu. Askerlik dönüşünde görevine başlar. Yok ben hiçbirisini yapmak istemiyorum, Şubat'ı bekliyorum diyorsa. Biraz önce de açıkladım. Eğer Şubat'ta atama yapılır, kendisi de atanırsa 31.12.2007 tarihine kadar göreve başlaması gerekir. Aksi taktirde ataması 31.12.2007'de sona erecektir.
Zafer Arapkirli: Peki efendim. Yine bir öğretmen izleyicimizin sorusu var sırada sayın Mihrimah Bostancı sormuş bu kez;
Mihrimah Bostancı (Öğretmen): Sözleşmeli olarak atandığım yere gitmek istemezsem tekrar başvurma şansım var mı?
Zafer Arapkirli: Buyrun efendim.
Remzi Kaya: Elbette. Sözleşmeli öğretmen olarak bir yere ataması çıktığı zaman gitmezse bir sonraki atama döneminde sözleşmeliye başvuru yapabilir, kadroluya da yapabilir onda bir engelimiz yok. Sadece kadroluda öyle bir düzenlememiz var mevzuatımızda. Eğer öğretmen atandığı yere gitmezse, kadrolu öğretmende bu ayrım önemli bizim için. 1 yıl beklemek durumunda yeniden kadrolu atanabilmek için ama sözleşmelide böyle bir engelimiz yok.
Zafer Arapkirli: Peki efendim. Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürü sayın Remzi Kaya çok teşekkür ediyoruz yayınımıza katıldığınız için.
Remzi Kaya: Bir izin verirseniz ben şimdi hep sözleşmeliden bahsedildi, kadrolulara 1-2 mesaj vermek istiyorum izniniz olur mu efendim?
Zafer Arapkirli: Çok kısaca alalım efendim, bir cümleyle efendim.
Remzi Kaya: Çok kısaca. Şimdi bakın 81 il Milli Eğitim Müdürlüğü'nde internet ortamında başvuru alıyoruz. Ayrıca 20 il'imizin de ilçelerinde alıyoruz, bunlar bizim yayınladığımız kılavuzumuzda mevcuttur. Gerek sözleşmeli gerekse kadrolu öğretmen adaylarımız hiçbir şekilde hiç kimseye ücret ödemeyeceklerdir ve bu işler için herhangi bir aracıya, aracı kuruluşa ihtiyaç duymayacaklardır. Lütfen sitemizden herşeyi takip etsinler. Bir herşeyi elektronik ortamdan alıyoruz. Adli sicil belgelerini bile adli sicil genel müdürlüğümüzle yaptığımız çalışma sonucu onları bile internet ortamından onlardan alıyoruz. Belki bazısının nüfus bilgileri eksik olduğu için alamıyoruz, onları zaten kendilerine bildiriyoruz. Onun dışında gönül rahatlığıyla bulundukları her yerde rahatlıkla başvurularını yapabilsinler. 24 saat hizmet veriyoruz biz ama süre kesinlikle uzatılmayacaktır, bugün başvurular alınıyor, 23'ü akşamı sona erecektir. İnşallah 29'unda da sayın bakanımızın düğmeye basmasıyla daha atamalar yapılacak ve 1 Eylül'de de bu arkadaşlarımız gidip görevlerine başlayabileceklerdir. Teşekkür ediyorum.