Diyanet aileye el attı: Aile danışmanlık hizmetini 20 ile yayıyor

Haber Giriş : 15 Ağustos 2006 07:30, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Diyanet, aile danışmanlık hizmetini 20 ile yayıyor. Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. İzzet Er, 'Muhafazakâr bir toplumda halka ulaşabilmenin en önemli yollarından biri din adamlarıdır' dedi

Diyanet İşleri Başkanlığı, 6 pilot ilde sürdürdüğü aile danışmanlık hizmetini 20 ile yayma kararı aldı. Diyanet, büroları aracılığıyla aile içi kavgalar, töre şiddeti, namus cinayetleri konusunda halka telkinlerde bulunacak. Uzmanlar kavga eden eşler veya gelin - kaynanalar arasında çözüm yolu arayacak.

Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. İzzet Er, iki yıl önce Ankara, İstanbul, İzmir, Adana, Samsun ve Elazığ'da başlattığı projeyi, "beklenmedik ilgi nedeniyle" başta Doğu ve Güneydoğu olmak üzere 20 ile yayma kararı aldığını açıkladı. Yeni büroların kurulacağı iller arasında Antalya, Mersin, Kayseri, Trabzon, Konya, Diyarbakır, Malatya, Şanlıurfa, Gaziantep, Van ve Batman bulunuyor. Vatandaşlar bürolara camilerde duyurulan telefon numaralarından ulaşacak.

'Dinen değerlendirme'

Özellikle kadınlara yönelik hizmet verdiklerini belirten Er, "Kadın hakları ihlalleri, şiddet, töre ve namus cinayetleri konusunda halkımızı aydınlatıyoruz. Bugüne kadar yapılan başvurular genelde dini değil. Yaşananların din açısından değerlendirmesini yapıyoruz" diye konuştu. Genişleme kararının aldıkları başarılı sonuçlara dayandığını belirten Er, şöyle devam etti:"Bu bürolarda üniversite mezunu iyi eğitimli din hizmeti uzmanları bulunuyor. Özellikle kadınlarımız gelip buralarda problemlerini hemcinslerine rahatlıkla anlatıyor. Uzmanlarımızın yönlendirmeleri, konu ne ise ona dini açıdan perspektif kazandırmaktır. Eğer sorunu psikolog gerektiriyorsa psikoloğa, hukuki ise hukukçulara başvurması yönünde yönlendirme yapılıyor."

'Toplum muhafazakâr'

Büroların aile içi ilişkilerde önemli etkinliği bulunduğunu, anlayış çatışmaları konusunda da devreye girdiklerini belirten Er, "Yatıştırıcı, uzlaştırıcı işlevleri yerine getiriyoruz" dedi. Er, Aile Araştırma Kurumu ve Kadının Sorunları Genel Müdürlüğü gibi özel yetkilendirilmiş kurumlar ile kadın, aile ve sosyal hizmetlerden sorumlu bir Devlet Bakanlığı varken Diyanet'in bu konularla ilgilenmesini şöyle açıkladı:
"Muhafazakâr bir toplumda halka ulaşabilmenin en önemli yollarından biri de din adamlarıdır. Bu konularda bakanlığın ilgili birimleriyle diyalog içindeyiz. TBMM Töre Cinayetleri Komisyonu Başkanı Fatma Şahin'e bir rapor sunduk, katkılarını da aldık."

Antalya'nın Müftü Yardımcısı Muammer Ayan, müftülüklerin hayatın düzenlenmesinde önemli rol oynadığını belirterek, "İnsanlar herkese güvenmiyor. Toplumda güvenilir yapımız var. Sırları deşifre etmeden, bize gelenlerin sorunlarına çözüm bulacağız" dedi.

'Yapabilirlerse aferin deriz'

Diyanet İşleri Başkanlığı eski yöneticileri ile ilahiyatçılar Diyanet'in aile danışmanlık bürosu uygulamasını yararlı bulduklarını kaydettiler. Konuya ilişkin görüşler şöyle:

Mehmet Nuri Yılmaz (Eski Diyanet İşleri Başkanı): "Geçmişte de sistematik olmasa da yapılan bir uygulamadır. Mevzuat açısından sıkıntı yoksa olabilir. Din adamı toplumun her kesimine ulaşabilir. Bu açıdan faydalıdır. Aileye dönük uzlaştırıcı işlevler yüklenebilir. Mesela benim dönemimde Ağrı-Patnos'ta iki aile birbiriyle kanlı bıçaklıydı. Gittik, barıştırdık. Halk din adamına itibar eder."

Prof. Dr. Beyza Bilgin (İlahiyatçı): "Bu kurum bizde yeni gelişiyor. Hıristiyanlıkta kilise uygulamalarında rehberlik-danışmanlık hizmeti vardır. Çevrelerindeki hasta, ihtiyaç sahibi, sorunlu insanlarla ilgilenirler. Diyanet'in de Türkiye'nin her yerine ulaşan bir kadrosu var. Milli Eğitim, Sağlık Bakanlığı, Aile Araştırma Kurumu ile işbirliği yaparlarsa çok daha iyi olur. Bu iyi bir şey, yapabilirlerse 'aferin' derim."

Hasan Gemici (Eski Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı): "Geçmişte Sosyal Hizmetler Genel Müdürlüğü 'toplum merkezleri' aracılığıyla çalışma yapardı. Aile içi sorunlar, töre, namus cinayetleri, insanların sosyalleşmelerine yönelik her sorunla toplum merkezleri ilgilenirdi. Buralarda uzman personel bulunurdu. Yararlı sonuçlar elde ettik.

Diyanet bu işin ana dinamosu değil, bir parçası olmalıdır. Bu iş Sosyal Hizmetler Genel Müdürlüğü ile belediyeler aracılığıyla yürütülmelidir. Diyanet burada mesela Sağlık Bakanlığı'nın aşı ve diş konusundaki bilgilendirmesi gibi din konusunda bilgilendirir."

milliyet

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber