Orman Bakanlığı, kendini 'kusursuz' ilan etti

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 26 Ağustos 2006 18:32, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Çevre ve Orman Bakanlığı, orman yangınlarını söndürmede araç-gereç ve iletişim altyapısı yönünden sayı ve teknolojik olarak hiçbir eksiklik ve zafiyetleri bulunmadığını bildirdi.

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, son günlerde yoğunlaşan orman yangınlarıyla ilgili olarak bazı basın yayın organlarında yer alan değerlendirmelerde, "doğruluk, tarafsızlık, hakşinaslık" ilkelerinin gözetilmediğinin ortaya konulduğu ifade edildi.

Açıklamada, kimi değerlendirmelerin asgari meslek ilkelerine uyumsuzluğun da ötesine geçen, yetkili ve sorumluları adeta "siyasi hasım" gibi gören bir üslubun izlerini taşıdığı savunuldu.

Bakanlığın yangınların ilk gününden itibaren kamuoyunu sağlıklı bilgilendirmek adına basın ve yayın organlarına sürekli, ayrıntılı basın bültenleri, bilgi notları ulaştırdığı belirtilen açıklamada, başta Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe olmak üzere teşkilat yetkilerinin, gerekli anlarda gereken açıklamaları tam bir şeffaflıkla basın mensuplarıyla paylaştıkları kaydedildi.

Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

"Bütün bunlara rağmen, bazı basın yayın organlarında gerek orman ve orman yangınları hakkındaki bilgi yoksunluğu, gerek etraflı bir araştırma yapmadan haber ve yorum yazma maluliyeti, gerekse büyük bir ihtimalle 'iyi niyet eksikliği'nden dolayı halkımızı yanlış bilgi ve kanaate sahip kılacak değerlendirmelerin devam ettiği görülmektedir."

AŞIRI SICAKLAR

Açıklamada, orman yangınlarının, teçhizat ve personeldeki kimi eksiklikten çıktığına ilişkin değerlendirmelerin bilimsel olmadığı ifade edildi.

Türkiye'nin Akdeniz ikliminde olduğu ve şu günlerde mevsim normallerinin çok üzerindeki ısı değerlerinden dolayı pek çok Akdeniz ülkesinde de yangınların devam ettiğine işaret edilen açıklamada, geçen yıl Portekiz'de 338 bin, İspanya'da 179, İtalya'da 47 bin, Fransa'da 17 bin, Yunanistan'da 6 bin hektar orman yandığı, buna karşın Türkiye'deki rakamın 2 bin 850 hektar olduğu bildirildi.

Bu yıl İspanya'da 70 bin, Portekiz'de 32 bin, İtalya'da 11 bin hektar orman yandığı, Türkiye'de ise Ağustos sonu itibariyle bu rakamın 4 bin hektar dolayında kaldığı bilgisine yer verilen açıklamada, Rusya'da yılda ortalama 5 milyon, Kanada'da 3 milyon, ABD'de ise 2-2.5 milyon hektar ormanlık alanın yangınlarda yok olduğuna dikkat çekildi. Açıklamada, şunlar kaydedildi:

"2002 yılından önce 1992 ile 2001 yıllarını kapsayan 10 yıllık dönemde yılda ortalama 2 bin 165 adet orman yangını çıkmış ve bu yangınlarda yine ortalama 14 bin 98 hektar orman alanı zarar görmüştür. 2003 yılından bu yana kadar ki dönemde ise yıllık ortalama yangın sayısı 437 adet azalma göstererek 1728 orman yangınına, yok olan hektar ise yıllık ortalama 5759 hektara inmiştir.

Bir başka deyişle son 4 yılda bakanlığımız, orman yangınları sayısında yüzde 20'lik, yanan orman alanında ise yüzde 60'lık bir iyileşme gerçekleştirmiştir."

'MÜDAHALEDE ZAAFİYET YOK'

Bakanlığın orman yangınlarıyla mücadelede bu yılı içinde eylem planı hazırladığı ve bu doğrultuda 24 adet helikopter ve Türk Hava Kurumundan kiralanan 5 adet uçağı yangın söndürme çalışmalarında kullandığı bildirilen açıklamada, şu

bilgilere yer verildi:

"Hava Kuvvetleri Komutanlığına ait 4'ü faal 2'si yedek olmak üzere 6 adet C-130 uçağı ise Gürcistan'da meydana gelen büyük orman yangınına kadar planlandığı şekilde kullanılmış, ancak söz konusu yangından sonra ortaya çıkan bakım zorunluluğu nedeniyle bu uçaklar ülkemizdeki son yangınlarda kullanılamamıştır ve halen de kullanılamamaktadır. İstanbul Büyükşehir Belediyesinden kiralanan 2 adet CL-215 amfibik uçak da yangın söndürme çalışmalarına katılmaktadır. Yerden mücadelede ise 645 arasöz, 144 su tankı, 137 dozer, 38 loder, 126 grayder, 99 trayler, 366 arazi aracı ve 417 motosiklet kullanılmaktadır. Bunun yanında 10 bin 617 orman yangın işçisi, 1500 teknik eleman ve 5 bin memur orman yangınlarıyla mücadele çalışmalarına doğrudan katılmakta, hatta bugünlerde tüm teşkilat mensuplarımız 24 saat teyakkuz halinde görev yapmaktadır. 775 adet gözetleme kulesi, 719 adet haberleşme merkezinde gelişmiş telsiz haberleşmesi ve telefon sistemleri, doğal göl ve su kaynakları yanında 370 yangın havuzu ve 50 yangın göleti ile de lojistik destek verilmektedir. Bu kapsamda, bakanlığımızın orman yangınlarını söndürmede (hava ve yerden) araç-gereç ve iletişim alt yapısı yönünden sayı ve teknolojik olarak hiçbir eksikliği ve zafiyeti bulunmamaktadır."

'CUMHURİYET TARİHİNDE BİR İLK'

Açıklamada, bakanlığın bir yılı aşkın bir süredir üzerinde çalıştığı ve Savunma Sanayi Müsteşarlığı ile koordineli yürüttüğü 20 yeni helikopter alımıyla ilgili proje hayata geçtiğinde orman yangınlarıyla mücadelenin çok daha etkin hale geleceği bildirildi.

Projeyle kısa süre içinde bakanlığa ait bir filonun kurulmasını sağlanacağı ifade edilen açıklamada, "Bu cumhuriyet tarihinde bir ilktir. Bugüne kadar yangınla mücadele, sadece kiralık hava filolarıyla gerçekleştirilmiştir. Ancak 10 adet amfibik uçağın alımı da gündemimizdedir" denildi.

KANYON YANGINLARI

Literatürde "kanyon yangını" olarak geçen Kaş'taki yangına ilişkin yorum ve haberlerin de eleştirildiği açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

"Büyük derinliklere yol açan kot farkını dikkate almadan, bunu dikkate alma gerektiğini de bilmeden 'yangın uçakları neden kullanılmıyor?' sorusunu yöneltenler bu tip bölgelerde değil yangın uçağının, yangın helikopterlerinin bile beklenen sonucu sağlayamadığından habersiz olduklarını ortaya koymakta, bu gerçeği dile getiren bilim adamlarını da 'fark etmemekte' ve dolayısıyla sayfa ve ekranlarına taşımamaktadırlar."

BAKAN PEPE'YE YÖNELİK ELEŞTİRİLER

Açıklamada, bazı basın yayın organlarında Bakan Pepe'nin son 2 günde Trabzon'da bulunduğuna ilişkin çıkan haber ve yorumların da her türlü insaftan ölçüsünden uzak olduğu belirtildi. Bakan Pepe'nin 19 Ağustos Cumartesi gününden 23 Ağustos Çarşamba akşam saatlerine kadar önce Selçuk daha sonra Bodrum ve Kaş orman yangın alanlarında hemen her gece saat 04.00-05.00'e kadar yangın söndürme ekipleriyle birlikte olduğu, beraberinde bakanlık ve Orman Genel Müdürlüğünün üst düzey yöneticilerinin yanı sıra bölgenin yerel yöneticileri ve mülki amirlerinin de hazır bulunduğu ifade edildi.

Bakan Pepe'nin pek çok defa içinde bulunduğu araçla birlikte orman yangınlarının alevleriyle karşı karşıya kaldığı kaydedilen açıklamada, 24 Ağustos Perşembe günü Kaş'taki kanyon yangının önemli ölçüde kontrol altına alınmasının ardından Rize'deki Sümela Manastırı civarında yapılacak olan yolun çevre ile uyum çerçevesindeki çalışmalarını yerinde incelemek üzere Rize'ye gittiği bildirildi.

Açıklamada şunlar kaydedildi:

"Buradan Trabzon'a geçerek sadece toplam 2 saatlik bir süreyi kapsayan ve bu haliyle rahatlıkla bir sosyal faaliyet olarak nitelendirilebilecek bir futbol karşılaşmasını izlemesinden, 'görev ihmali, duyarsızlık, ilgisizlik' gibi sonuçlar çıkartabilmek, ancak kasıtlı bir yaklaşımın ürünü olabilir. Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe'nin Trabzon'da bulunduğu saatlerde Kaş'taki kanyon yangını kontrol altına alınmış, ilerleyen saatlerde de söz konusu yangın kontrol anlamında çok daha ileri bir noktaya gelmiştir.

Eğer kimi haber ve yorumlardaki bu mantık rasyonel kabul edilip revaç bulacak olursa bundan böyle Çevre ve Orman Bakanlarının yangın mevsiminin başladığı Haziran ayı başından sona erdiği Ekim ayı başına kadar sadece yangın bölgelerinde görev yapıp, ikamet etmeleri beklenebilecektir ki, böyle bir yaklaşımın tutarlılığı kamuoyunun takdirindedir."

93 ŞEHİT

Ormanların korunması uğruna bugüne kadar 93 şehit verildiğinin hatırlatıldığı açıklamada, teşkilatın, fedakar çalışmaları, sorumluluk duygusu, çağın şartlarına uygun teknik donanımı, mücadelesini daha iyi noktalara taşıyacak proje portföyüyle geleceğe motivasyonu ve özgüveni tam olarak umutla baktığı ifade edildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber