Konar göçerliğin son temsilcileri Sarıkeçililer

Türkiye'de sosyal ve ekonomik şartların değişmesiyle çoğunluğu yerleşik hayata geçen Yörüklerin kültürünün son temsilcileri Sarıkeçililer, varlıklarını sürdürmeye çalışıyor.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 23 Ağustos 2015 21:41, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Konar göçerliğin son temsilcileri Sarıkeçililer

SÜLEYMAN ELÇİN

Mersin'in çeşitli ilçelerinden Antalya'nın Akseki ve Konya'nın Bozkır, Beyşehir ve Seydişehir'deki yaylalarına göçen ve "Son Yörükler" olarak bilinen Sarıkeçililer, kültürlerini yaşatmaya çalışıyor

At ve deve sırtında getirdikleri eşyalarını kıl çadırlara koyan ve yaklaşık 3 ay yaylalarda konaklayan Yörüklerin sayısı son yıllarda hızla azaldı. Geleneksel Yörük hayatını sürdüren yaklaşık 200 hane bulunuyor.

Yörük kültürünü araştıran Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Mehmet Ali Eroğlu, AA muhabirine, 5 yıldır Sarıkeçili Yörüklerinin göçlerini takip ettiğini söyledi.

Günlerce Yörüklerin çadırlarına konuk olduğunu anlatan Eroğlu, Yörüklerin yaklaşık 40 günlük göçün ardından su kaynaklarına yakın otlağa çadır kurduklarını dile getirdi.

Bazı Yörük gruplarının gelişen teknolojiye ayak uydurduğunu aktaran Eroğlu, taşıma işlemlerini kamyonlarla yaptıklarını ve kıl çadırlar yerine naylon brandalı çadırlarda yaşadıklarını belirtti.

Yörüklerin bu dönemde göçlerinin 4 aylık bölümünü tamamladığını kaydeden Eroğlu, şöyle konuştu:

"Bu dönemde Yörükler keçilerinin kırkım işlemini yapıyor. Keçilerin kıllarını kestikten sonra biraz daha yükseklere yani otun, yeşilin daha rahat temin edilebileceği alanlara gidiyorlar. Burada da bir süre kaldıktan sonra eylülde dönüş sürecine geçiyorlar. Bu kültür kaybolmak üzere. Anadolu'daki Yörükler son dönemlerde ciddi oranda azaldı çünkü Yörüklerin yaşam alanları daraldı. Geleneksel manada develerle göçen, kıl çadırda yaşayan 10-15 aile var"

"Yörüklerin yaşam alanları daraldı"

Yörüklerin, bir adreslerinin bulunması için devlet tarafından iskana zorlandıklarını vurgulayan Eroğlu, "Yörükler sabit mekanlarda yaşamaya teşvik ediliyor. Bu insanların yaşama şekilleri birkaç yılda değişemez. Açık arazide, dağda, kıl çadırda yaşamaya ve kulağına sürekli rüzgar ve keçi seslerinin gelmesine alışmışlar. Bu alışkanlıkar kolay kolay yok edilmiyor" diye konuştu.

"Yörüğün evi kıl çadırdır"

Sarıkeçililer Türkmenler Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı İbrahim Yagal da yörüklerin her yıl otlak bulma sıkıntısı yaşadığını ifade etti.

Kendisinin de ailesiyle göçebe hayatı yaşadığını aktaran Yagal, "Konar göçerlikle yaz mevsimini geçiriyoruz. Yılın 3-4 ayı göçle geçiyor, iki ay yaylada kalıyoruz. Kalan 6 ayı da 'sahil' dediğimiz kıyı kentlerinde geçiriyoruz. Yörüğün 'evi' dediği tek şey vardır, o da kıl çadırdır" ifadesini kullandı.

Yörüklerle köylüler arasında "yurt kavgası"

Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Mimarlık Bölümünden Yrd. Doç. Dr. İbrahim Bakır da ülkelerin sosyal, kültürel ve idari yapılarındaki değişikler nedeniyle Yörüklerin yaşamlarının da değiştiğini söyledi.

Bakır, son yıllarda Yörüklerin kışlaklar ve yaylaklar arasında gidiş ve dönüşlerde büyük sorunlar yaşadığına dikkati çekti.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber