Şap hastalığına karşı aşı üretimi başladı

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Çelik: "(Şap hastalığı) Yeni tip virüse karşı aşı üretim çalışmalarına başlandı. Yeni tip virüse karşı 4 milyon 600 bin doz aşı üretildi ve bütün illere sevk edildi."

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 16 Aralık 2015 12:14, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Şap hastalığına karşı aşı üretimi başladı

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, şap hastalığı ile ilgili yeni tip bir virüs tespit edildiğini belirterek, "29 Eylül'den bugüne kadar (hastalığın tespit edildiği) mihrak sayısı 217'ye ulaştı. Bakanlığımız, bu konu ile ilgili birimlerimiz yoğun bir çalışma gösterdiler, bu mihrak sayısının 117'si söndürüldü, 100 mihrak şu anda aktif durumda. Bununla ilgili de tarım il müdürlerimiz devreye girdi. Dolayısıyla paniklik bir durum yok" dedi.

Çelik, bakanlıkta Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde görülen şap hastalığı ve Toprak Mahsulleri Ofisinin (TMO) çeltik alım kararına ilişkin basın toplantısı düzenledi.

Şap hastalığına ilişkin şimdiye kadar Türkiye'de görülmeyen yeni tip bir virüsün 29 Eylül 2015 tarihinde ilk kez Van'da tespit edildiğini belirten Çelik, bu yılın 9 ayında tespit edilen, hastalığın görüldüğü mihrak sayısının 92 olduğunu bildirdi.

Çelik, söz konusu tarihten bugüne kadar hastalığın görüldüğü mihrak sayısının 217'ye ulaştığını dile getirerek, Bakanlığın ve ilgili birimlerin yoğun çalışmaları sonrasında bu mihrak sayısının 117'sinin söndürüldüğünü, 100 mihrakın hastalık açısından şu anda aktif durumda olduğunu bildirdi.

Konuya ilişkin tarım il müdürlerinin devreye girdiğini ifade eden Çelik, "Yetkileri çerçevesinde 10 kilometrelik alanda karantina uygulanmakta, o bölgeye hayvan giriş çıkışı yasaklanmakta, hayvan pazarları kapatılmakta ve hayvanlar aşılanmaktadır. Dolayısıyla paniklik bir durum yok ama çok müteyak kız olmamız gerekli" diye konuştu.

Çelik, yeni tip virüse karşı aşı üretim çalışmalarına başlandığını vurgulayarak, bu virüse karşı 4 milyon 600 bin doz aşının üretildiğini ve bütün illere sevk edildiğini ifade etti.

Aşı üretim çalışmalarının devam edeceğinin altını çizen Çelik, mücadelenin sadece hastalık olan yerlerde değil, bütün Türkiye'de gerçekleştirileceğini, ancak öncelikle bu lokalize alanlar üzerinde yoğunluk arz ettiğini belirtti.

- "FAO Şap Komisyonu 5 milyon doz aşı talep etti"

Çelik, bu aşılama faaliyetlerinin normalde ilkbahar ve sonbaharda gerçekleştirildiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Elde edilen veriler çerçevesinde yeni virüse karşı ilkbaharı beklemeden aralık ayında tüm yurt sathında bu aşılama faaliyetlerine başladık. Şu ana kadar 'A', 'O' ve 'Asya 1' tipi virüslere karşı aşılarımız mevcut ama bu yeni virüs 'Nepal A' tipi bir virüs dolayısıyla 4 virüs söz konusu. Mevcut şu anda üretilen aşının bu 4 virüse karşı bağışıklık ve direnci artıran 4'lü bir karma aşı olduğunu belirtmek istiyorum. Bu hastalık bizim ülkenin dışında da birçok ülkede yaygınlaşmaya başladığı için FAO'nun Avrupa Şap Komisyonu var. Bu komisyon tarafından Türkiye'nin elde ettiği bu aşı ile ilgili şu an itibarıyla 5 milyon doz talepte bulunulmuş durumda. O ülkelerde de bu virüsün yok edilmesi ile ilgili yoğun bir şekilde katkımızı sunacağız."

- "Gerekirse görevden el çektirilebilir"

Çelik, bu konu ile ilgili sorumlu birimler bulunduğuna işaret ederek, özellikle il ve ilçe müdürlüklerine gerekli talimatların yazılı olarak ulaştırıldığını bildirdi.

Bahsedilen 100 mihrakta hayvan sevkinde gerekli hassasiyeti göstermeyenlerle ilgili soruşturma başlatıldığının altını çizen Çelik, "Gerekirse görevden el çektirme konusunda kamuoyu ve ilgililerin daha dikkatli olması açısından basın toplantısı vesilesiyle ikazımızın dozajını ifade etmek istiyorum" dedi.

Çelik, aşının bizzat hayvana intikalinin son derece önemli olduğunu vurgulayarak, bu konuda da herhangi bir ihmalin olmaması ile ilgili yoğun bir takibin içerisinde olacaklarını söyledi.

Kayıtdışı hayvan giriş ve sevki ile ilgili İçişleri Bakanı ile bir görüşme yapacaklarının altını çizen Çelik, "Biraz daha kolluk kuvvetlerimizin hassasiyetlerini daha da üst seviyeye çıkarılması konusunda çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Bu konu yalnız Türkiye'nin konusu değil. Bölgede var olan bu ve benzeri hastalıkların ülkemize sirayet etmemesi, ülkemiz içerisinde de var olan mihraktan başka mihraklara sıçramaması konusunda ciddi bir dayanışma içerisinde olmamız gerekiyor. Bunlar, bakanlık, il ve ilçe müdürlükleri olarak 8 binin üzerindeki veteriner hekim ve sağlık teknisyenlerimiz vasıtasıyla yürüttüğümüz çalışmalardır. Ancak üreticinin üzerine de düşenler var. Bir aşı üreticinin servetidir. Bir aşıyı ihmal etmek demek üreticinin binbir emekle yetiştirdiği hayvanın telef olması anlamına gelir. Üreticinin duyarlılığı da son derece önemli. Çok kolay bir şekilde ortadan kaldırabileceğimiz bu virüs için duyarlılık son derece önemli" değerlendirmesinde bulundu.

- "Topyekun olayın üzerine gidip bunu söndürme görevimiz var"

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Çelik, "İl müdürlükleri bünyesinde sorumlular var. Veteriner hekim bizzat o sorumluluğu üstlenen arkadaşlarımız ama il müdürlerinin de özellikle sevk ile ilgili bir ihmalleri söz konusu ise onlar için de geçerli. Sorumluları tespit etmek zor değil" dedi.

Çelik, "Güneydoğu ve Doğu Anadolu'da terör nedeniyle aşıların uygulanmasında bir sıkıntı var mı" sorusunu da yanıtlayarak, şu anda bölgede yoğun bir şekilde çalışmalarının devam ettiğini, bakanlığa intikal eden bir engelin söz konusu olmadığını belirtti.

İl müdürlüklerinin özel veterinerlerden de hizmet alma imkanı olduğunu ifade eden Çelik, "Topyekun olayın üzerine gidip bunu söndürme görevimiz var. Bu açıklamayı gerekli gereksiz açıklamaları sonlandırmak için yaptım. Yoksa bir panik havası için yapmadık. Böyle bir panik havası yok. Bu 100 mihrak da ortadan kalkacak. Bununla ilgili yapılan çalışmalarda 21 günlük süreye ihtiyaç duyuluyor. 21 gün sonra o alandaki tablo netlik kazanıyor. Büyük ihtimalle 'O 100 mihrakta da durum bitmiştir' diye açıklamayı da yaparız inşallah" ifadesini kullandı.

Faruk Çelik, çeltik üretimine ilişkin, "Üretici aleyhine olabilecek gelişmelerin önüne geçme adına TMO olarak alım kararını bugün itibarıyla almış bulunuyoruz. Bugün 2015 yılı için 60 randıman Osmancık çeşidi çeltik alım fiyatı ton başına bin 580 TL olarak belirledik" dedi.

Çelik, Bakanlıkta, Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde görülen şap hastalığı ve Toprak Mahsulleri Ofisi'nin (TMO) çeltik alım kararına ilişkin basın toplantısı düzenledi.

Çeltik hasadının 4 Eylül'de başladığını ve 7 Kasım'da sona erdiğini belirten Çelik, 2014 yılında 830 bin ton olarak gerçekleşen çeltik üretiminin, bu yıl hasat neticesinde 920 bin ton olacağını gördüklerini, Cumhuriyet tarihinin en yüksek çeltik rekoltesinin bu yıl gerçekleşeceğini dile getirdi.

Bakan Çelik, hasat başlangıcından bugüne kadar Bakanlık olarak piyasaları yakından takip ettiklerinin altını çizerek, üreticinin aleyhine bir durumun gelişmemesi konusundaki takipleri ile dün çeltik üreticileriyle yaptıkları telefon görüşmeleri ve yüz yüze görüşmeler neticesinde bir karar alındığını kaydetti.

Üretici aleyhine olabilecek gelişmelerin önüne geçme adına TMO olarak çeltik alım kararını aldıklarını ifade eden Çelik, Çiftçi Kayıt Sistemine (ÇKS) kayıtlı vatandaşların tüm çeltiğinin alınacağını dile getirdi.

Çelik, öteden beri TMO'nun sürdürdüğü randevulu alım sisteminin de devam edeceğine dikkati çekerek, ilgili bilgi ve dokümanlara TMO'nun internet adresinden ulaşılabileceğini söyledi.

Pazar günleri hariç 6 gün bu alımların sürdürüleceğini belirten Çelik, ürün bedellerinin en geç 30 gün içerisinde üreticilerin banka hesaplarına yatırılacağını kaydetti.

Çelik, Bakanlığın en son 2012 yılında çeltik alımlarıyla ilgili bir fiyat açıklaması gerçekleştirdiğini hatırlatarak, "O tarihteki ton başına çeltik fiyatı bin 165 liraydı. Bugün 2015 yılı için 60 randıman Osmancık çeşidi çeltik alım fiyatı ton başına bin 580 lira olarak belirlemiş bulunmaktayız. Bu bin 580 liraya ilave olarak bildiğiniz gibi ton başına 100 lira prim ödemesi ve ayrıca gübre, mazot, sertifikalı tohum ve toprak analizi gibi destek ödemelerine de devam edilecek. Bizim çeltiğimizin yüzde 84'ünün Osmancık ve benzeri ayarda ürünler olduğunu, yüzde 16'sının ise baldo olduğunu da bu vesile ile belirtmiş oluyorum" diye konuştu.

"Lisanslı Depoculuk Yasası"na ilişkin de Çelik, "Bakanlıklar arasında da diyaloglarımız çalışmalarımız devam ediyor. Burada üreticilerin lehine olacak şekilde bu lisanslı depoculuğun sürecinin hızlandırılması ile ilgili de çalışmalarımızı gerçekleştireceğiz. Üretici lisanslı depoya malını koyacağı, dilediği zaman dilediği kadar ve oluşan piyasa şartlarına göre satma imkanını elde edeceği bir durumun oluşması konusunda da bakanlık bünyesinde yoğun bir şekilde çalışmaya başladık" değerlendirmesinde bulundu.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber