'Otomotivde yerlileşme oranının yükselmesi gerekiyor'
Türkiye son dönemde yerli ve elektrikli araç teknolojilerinde başarılı adımlar attı. Otomotivde yan sanayi ve ana sanayide yerlileşme oranının yükselmesi gerekiyor
Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Rahmi Çuhacı, "Türkiye son dönemde yerli ve elektrikli araç teknolojilerinde başarılı adımlar attı. Otomotivde yan sanayi ve ana sanayide yerlileşme oranının yükselmesi gerekiyor." dedi.
Çuhacı, yazılı açıklamasında, Türkiye'nin otomotiv endüstrisinde çok başarılı adımlar attığını belirterek, Türkiye'nin inşaat sektörüne ek olarak otomotiv, ileri teknoloji gibi katma değeri yüksek alanlarda yatırımlar ve Ar-Ge çalışmalarının önemine dikkat çekti.
Türkiye ekonomisinin risklerini dağıtmasını isteyen Çuhacı, Türkiye'nin son dönemde yerli ve elektrikli araç teknolojilerinde başarılı adımlar attığını belirterek, otomotiv yan sanayisi ve ana sanayisinde yerlileşme oranının yükselmesi gerektiğini açıkladı.
Çuhacı,Türkiye'nin büyümesinde inşaat sektörünün lokomotif olduğuna vurgulayarak, hem risklerin dağıtılması hem de geleceğe dönük yatırım yapılması açısından ileri teknoloji alanlarına ve elektrikli otomotive yatırım yapılmasının önemli olduğunu belirtti.
2012 yılında Türkiye'de üretilen bir otomobilin üretiminde kullanılan tüm ithal ara ve yatırım malları da dikkate alınarak yapılan araştırmada yerlilik oranının yüzde 44 olduğunu belirten Çuhacı, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı verilerine göre 2016 yılında bu oranın yüzde 50'nin üzerine çıktığını belirterek şunları kaydetti:
"Bugün küresel ekonomide herhangi bir Japon ya da Amerikan otomobilinde ya da cep telefonunda yüzde 100 yerli üretimden söz etmemiz olanaksız. Küreselleşme, üretimdeki girdilerin hangi ülkeden geldiğini dikkate alır, ancak asıl olan marka değerinden kaynaklanan katma değerin hangi ülkeye gittiğidir. Bugün bir Alman otomobilinin üretiminde kullanılan yan sanayi ürünlerinin bir kısmı ülkemizden gitmektedir. Ancak o otomobil neticede Alman otomobilidir. Türkiye de bu anlamda geleceğe dönük bir yol haritası çıkartmalıdır."
- "Otomotiv yeterince yerlileştirilemedi"
Otomotiv sektöründe 2015 yılının Ocak-Kasım döneminde 17,46 milyar dolarlık bir ihracata karşılık 17,54 milyar dolar ithalat yapıldığını belirten Çuhacı, bu verilerin sektörün yeterince yerlileştirilemediğini gösterdiğinin altını çizdi. Otomotiv sektörü gibi alanların Türkiye ekonomisine katkısının ilerki yıllarda artmasının yolunun daha çok Ar-Ge yatırımı yapmak olduğunu vurgulayan Çuhacı, mevcut durumu şu ifadelerle değerlendirdi:
"Yıllar bazında irdelediğimizde otomotiv sektöründe ihracat ve ithalat rakamlarının birbirine çok yakın seyrettiğini görüyoruz. Bu farkı yerli sanayi lehine açmamız gerekiyor. Otomotiv ve daha genelde makine sektörlerinin yerlileştirilebilmesi için 2016 yılı ve sonrası için en önemli gereksinim, yerli ve yabancı yatırımcıları cezbedecek bir yatırım teşvik sistemidir. Mevcut yatırım teşvik sistemi, (orta ileri teknoloji sektörlerinde) yatırımcıları çekme noktasında yetersiz kalmaktadır. İçinde makine, motorlu kara taşıtı, demir yolu ve lokomotif taşıtları, ana kimyasal madde, gübre, plastik kauçuk sektörlerinin yer aldığı orta yüksek sektörlerine yönelik farklı bir mekanizma tasarlanması gerekmektedir."
Yüksek katma değer üretilmesinin önemine vurgu yapan Çuhacı, hükümetin 2015 yılında yüksek teknolojili yatırımları "öncelikli yatırım" olarak değerlendirmesini bu yolda memnuniyet verici bir adım olarak değerlendirdi. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık'ın çabasını da memnuniyet verici olduğunu ifade eden Çuhacı, her nerede yapılırsa yapılsın bu tarz yatırımların 5. Bölge Desteği aldığına dikkat çekti.
Çuhacı, "TÜGİAD olarak önerimiz, benzer bir düzenleme ile orta-yüksek teknoloji grubundaki yatırımların (öncelikli yatırım) kapsamına alınması, yüksek teknoloji grubuna ise daha yüksek oranda destek uygulanmasıdır." diyerek beklentilerini dile getirdi.
Türkiye'nin geleceğin teknolojilerine dönük olarak hayal kurmasının önemine dikkat çeken Çuhacı, "Yıllardır üniversitelerimiz güneş enerjisiyle çalışan otomobil prototipleri yapıyor. İyi de dünya bugün sürücüsüz otomobil hayali kuruyor. Ancak bu şekilde Türkiye'yi teknoloji anlamda ileriye taşıyacak teknoloji odaklı yabancı yatırımları ülkemize çekebilir ve yerli üreticilerin iştahının kabartacak bir modele geçilebilir." ifadesini kullandı.
- "Türkiye'de Ar-Ge lüks"
Türkiye'de Ar-Ge faaliyetlerinin halen büyük firmalar tarafından gerçekleştirilen bir çalışma olduğuna dikkat çeken Çuhacı, şunları kaydetti:
"2014 yılı itibari ile imalatçı KOBİ'lerin Ar-Ge harcamalarından aldığı pay yalnızca yüzde 14'tür. Yani Ar-Ge KOBİ'ler için bir lükstür. Türkiye olarak orta-ileri teknoloji grubunda büyük firmaları Türkiye'ye çekebildiğimiz ve Türkiye'de Ar-Ge'yi KOBİ'lere yayabildiğimiz ölçüde istenilen noktaya ulaşabileceğiz. Türkiye'de imalat sanayinin her 1000 liralık satışına karşılık yalnızca 2,3 lira Ar-Ge harcaması yapıldı. Bu rakam oldukça düşündürücüdür. Buna karşılık imalat sanayinde her 500 bin Türk lirası Ar-Ge harcaması neticesinde bir patent/faydalı model ortaya çıkmaktadır. Türkiye, büyük oranlı yatırım çekebildiği ölçüde Ar-Ge sorunu da çözülecektir.