Malatya ders olmadı, çocuk yuvasında şiddet bu kez İstanbul'da ortaya çıktı
İSTANBUL - "Malatya'da karşımıza gardiyan bile olamayacak insanlar çıktı. Tüm bu bakıcıları eğitmemiz lâzım ama sadece bakıcıları eğitmek yeterli değil. Artık yuvalardaki kantin görevlileri de öyle rastgele seçilmeyecek. Artık görevliler saçı sakalı birbirine karışmış halde öğrencilerle iletişime geçemeyecek. Hatta artık servis şoförleri bile kendilerine çekidüzen vermek zorunda kalacak."
Malatya'daki çocuk yuvasında Ekim 2005'te ortaya çıkan ve beyinlere kazınan şiddet görüntülerinin ardından Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik bu çıkışı yaptı.
İşe başlamak çok kolay
Bakan Çelik'in 10 Şubat 2006'da yaptığı bu konuşmanın sözde kaldığını, çocuk yuvalarında hâlâ şiddetin egemen olduğunu CNN Türk'te yayımlanan Arena programı görüntülerle belgeledi. Arena'nın muhabiri çocuk gelişimiyle ilgili herhangi bir eğitimi olmadığını söylemesine karşın
İstanbul'da 7-12 yaşları arasında çocukların kaldığı Sosyal Hizmetler Müdürlüğü'ne bağlı yuvada işe başladı. Hakkında sabıka kaydı aranmayan muhabire Çocuk Esirgeme Kurumu'nun müdür yardımcısı uyarıda bulundu:
"Çocuklara şiddet uygulama. Bu tür olaylardan dolayı bakıcı anneler ceza
alıyor. Bunları tasvip etmiyorum."
Çocuklar siniyor
Müdür yardımcısının bu sözleri güzel olsa da yuvada bunları duyan kimse yoktu. Arena muhabirin görüntülediği yuvadaki şiddet manzaraları şöyle:
Erkek bir öğretmen ve bayan bakıcı annenin şiddetine maruz kalan çocuklar çaresizce, korku içinde oldukları yere siniyor. Öğretmen, çocuklara "Hayvanlar, geri zekalılar" diye bir yandan bağırırken, bir yandan da vuruyor.
Çocukların neşe içinde oyun oynadığı sırada gürültüden rahatsız olan bakıcı anne çareyi dayakta buluyor. Terlikle küçük çocukları döven bakıcı anne, dayak faslı bittikten sonra sanki hiçbir şey olmamış gibi davranıyor.
Bakıcılar, odaları dağıtmasın diye çocukları kız erkek aynı yerde üstlerini değiştiriyor.
Psikologlar çocuklara bakmak yerine evrakla ilgileniyor.
Yuvadaki anne bakıcılar hem yemek hem temizlik yapıyor, bulaşık yıkıyor. Arta kalan zamanlarda çocuklara bakıcılık yapıyor.
Hem aç hem bakımsız
Yuvada kalan çocukların bakımsızlığı da göze çarpıyor. Kimi bitli kimininse temizlik alışkanlığı yok. Çocukların 'aç olup olmadıklarını, acıktıklarında üç öğünün haricinde yemek alıp alamadıkları' sorusuna verdiği yanıt içler acısı: "Cık"
En son yaşanan Malatya'daki skandaldan bu yana değişen bir şey olmadığı anlaşılıyor. Adres farklı ama şiddete maruz kalanlar hep aynı: "Bakıma muhtaç çocuklar". Malatya Çocuk Esirgeme Kurumu'nda yaşanan şiddet olaylarının ardından dokuz bakıcı hakkında yüzlerce yıllık hapis cezası istemiyle dava açıldı. Davalar sonuçlandı, ancak bakıcılar hiçbir ceza almadı. Yuvadaki 40 çocuk İstanbul'daki rehabilitasyon sürecinden sonra Malatya'ya geri döndü. Eski yuvaları milyonlarca lira harcanarak, ek binalar yapılarak yenilendi.
İstanbul'da şiddeti yaşıyan küçüklerden N.'nin sözleri yuvalardaki durumu özetliyor. Köydeki babası ölünce annesinin kardeşleriyle terkettiği, aç susuz beş altı gün geçiren küçük çocuk yuvada umduğunu bulamamış:
"Annemi hâlâ seviyorum, babamı özlüyorum."