'Eczacıyı doktor yapalım' önerisine eczacı tepkisi

Kaynak : Milliyet
Haber Giriş : 13 Şubat 2007 09:53, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

AKP Milletvekili Ecz. Ahmet Yaşar'ın eczacıların doktorluk yapmasıyla ilgili olarak sunduğu öneriye eczacılardan tepki geldi.

Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Genel Başkanı Nurten Saydan ANKA'ya yaptığı açıklamada, eczacı bir milletvekilinin yaptığı ?Türkiye'deki doktor açığını kapatmak için 5 yıl eğitim alan eczacıları 2 yıl daha okutalım ve doktor yapalım. Doktor açığımız kapansın" önerisinin çok yanlış olduğunu belirtti.

Bilim ve eğitimde hele hele sağlıkta eğitimin senelerle ölçülemeyeceğini ifade eden Saydan, sağlık eğitiminin branşlarında, fakültelerde çok farklı bir eğitim alındığını kaydetti.

?Tıp eğitimi farklıdır, eczacılık çok farklı bir eğitimdir. Böyle bir öneri realiteye ve de aldığımız eğitime aykırıdır. Ne doktor eczacı olabilir, nede eczacı 2 sene eğitim alarak doktor olabilir. Bu yanlışlıkları artık durdurmak gerekmektedir. Eğer bir ülkenin yöneticileri doktoruna sadece reçete yazan kişi gözüyle bakarsa, üstüne üstlük, bir de kendi istediği gibi reçete yazsın isterse, doktorun teşhis ve tedavisine, ne yazıp yazamayacağına, hastalığı tedavi etme süresine bile karışırsa, bunun sonucunda insanlarımız tedavi olamaz, tedavi olamayınca tekrar tekrar doktora gitmek zorunda kalır" diyen Saydan, tıp ve eczacılığın birbirlerinin yerine geçemeyeceğini kaydetti.

Saydan, eczacılar olarak Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın öneriye sıcak baktığına inanmadıklarını ifade ederek, eczacı milletvekili Ahmet Yaşar'ın nasıl bir eğitim aldığını unutmuş olabileceği belirtildi.

Saydan şöyle devam etti:

?Tıp eğitimi ile eczacılık eğitimi çok farklıdır. Elbette bazı görülen dersler ortaktır. Ama temelde farklı bir eğitim alınmaktadır. Devlet sağlık hizmeti verirken verilen hizmetin sayısına değil, kalitesine bakmak zorundadır. Acil olarak 1'inci basamak olan ve vatandaşın yüzde 80 hizmet aldığı sağlık ocaklarının şartlarının iyileştirilmesi gerekmektedir. Sağlık ocaklarına tahlil ve analiz, mümkünse röntgen konulmak zorundadır. Doktorlara oda ve steteskop vererek onlardan hastalarını tedavi etmeleri mucizesini bekleyemeyiz. Bir doktora günde 100 hasta bak deyip ondan verim isteyemeyiz. Bu sayılarla doktorların hastalarını hatırlamaları bile mümkün olamaz. Her türlü donanımdan uzak, elindeki dinleme aleti veya tansiyon aleti ile hekimlerimizden ne bekliyoruz? Devlet, doktoru ve eczacısı istediği gibi davranmıyor diye onların yerine ithal olanlarını çare diye düşünemez. Devletin birinci görevi bu ülkenin insanı için, bu ülkenin doktor ve eczacılarından faydalanmak ve bu mesleklerin daha verimli çalışmalarını sağlamak, gerekli tedbiri almaktır."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber