Türkiye, fişleme ayıbından kurtulmalı

Kaynak : Zaman
Haber Giriş : 20 Şubat 2007 08:36, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Emekli Orgeneral Şener Eruygur'un jandarma genel komutanlığı döneminde 6 bakan, 32 vekil ve 100'ü aşkın bürokratı fişletmesine siyasetçiler sert tepki gösterdi. Uygulamayı 'çağdışı' olarak gören milletvekilleri, Türkiye'nin artık bu ayıptan kurtulması gerektiği noktasında birleşti.

Zaman, Eruygur Paşa'nın görevdeyken yaptığı fişlemeyi dün manşetten duyurmuştu.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nihat Ergün, fişlemenin 'vatanseverlik' olmadığını vurgularken, Grup Başkan Vekili İrfan Gündüz, konumu ne olursa olsun hiç kimsenin kanuni olmayan yetkiyi kullanamayacağına dikkat çekti. Jandarma İstihbarat Teşkilatı (JİT)'na hazırlatılan raporu "üzücü ve vahim" bulan DYP'li Ümmet Kandoğan (Denizli), Genelkurmay Başkanlığı'nın meselenin üzerine ciddi olarak gitmesini ve ilgililer hakkında gerekli işlemleri yapmasını istedi. CHP'li Mesut Değer ise fişlemenin hangi amaçla yapıldığına anlam veremediğini belirterek, tepkisini, "Ben, vatanım için canımı vermeye hazırım. Bu vatan onların olduğu kadar benimdir de." sözleriyle ortaya koydu.

Zaman'ın 2002-2004 yılları arasında jandarma genel komutanlığı yapan Eruygur Paşa'nın 3 Kasım seçimlerinin ardından işbaşına gelen bakan, milletvekilleri ve bürokratı fişlettiğini ortaya çıkarması Ankara'da geniş yankı buldu. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nihat Ergün, fişlemenin bir 'vatanseverlik' olmadığını kaydetti ve bu tür uygulamaların kritik coğrafyadaki bir ülkede büyük önemi olan Silahlı Kuvvetler'e zarar vereceğinin altını çizdi. "Eski kötü alışkanlıkların artık terk edilmesi gerekir." diyen Ergün, Eruygur Paşa'nın ulusalcı kimliğine atıfta bulundu: "Ulusalcıyız diyenler vatanseverlikten bahsediyor. Ulusa faydası olmayan ulusalcılık olur mu? Böyle vatanseverlik olur mu? Yoldan çıkmışlık vatanseverlik değildir."

AK Parti TBMM Grup Başkan Vekili İrfan Gündüz, "Kimse kendi boyundan büyük işlere kalkışmasın. Türkiye, eski Türkiye değil." uyarısını yaptı. Konumu ne olursa olsun hiç kimsenin kanuni olmayan yetkiyi kullanamayacağına dikkat çeken Gündüz, "Türkiye'de artık üstünlerin değil, hukukun üstünlüğü egemendir. Meri mevzuata göre de hukuk dışı bu tip fişleme, dinleme delil olamaz." diye konuştu.

CHP'li Mesut Değer ise bu tür olayların Türkiye'de 'normalleştiğini' söyledi. Avukatlığı, CHP il başkanlığı ve milletvekilliği döneminde hep fişlendiğini açıklayan Değer, şu görüşü dile getirdi: "Jandarma İstihbarat Teşkilatı, 90'lı yıllarda Diyarbakır'da herkesi fişliyordu. Halen vali dahil tüm memurlar ve siyasetçiler fişlemeye tabi tutuluyor. Bu artık bir alışkanlık haline gelmiş. Türkiye, bir hukuk devletidir. Fişleme çağdışı bir uygulamadır. Eğer bir insanın suçu varsa yargılarsın, cezasını verirsin. Ben, vatanım için canımı vermeye hazırım. Türkiye hepimizin, biz de Türk'üz. Bu vatan onların olduğu kadar benimdir de. Fişleme olayını TSK'nın tamamına mal etmiyorum. Ancak bazı zihniyetler bu çalışmayı yapıyor." Hukuki olarak bir milletvekilinin hiçbir şekilde fişlenilmesinin mümkün olmadığını kaydeden CHP'li vekil, "Benim cebim ve evimin telefonu yıllardır dinleniyor. Adalet Bakanlığı'na soru önergesi verdim, cevap yok. Hükümet kendi bakanlarının fişlenmesine engel olamıyorsa benimkine nasıl olacak?" ifadelerini kullandı.

DYP Denizli Milletvekili Ümmet Kandoğan da Genelkurmay Başkanlığı'na "gereği yapılmalı" çağrısında bulundu. Genelkurmay Başkanlığı'nın bu konuda açıklama yapması gerektiğini belirten Kandoğan, şöyle devam etti: "Fişleme iddiası doğruysa bu son derece vahip bir durum. Jandarma genel komutanının 'fişleme' diye bir yetkisi ve görevi yok. Eğer asıl görevlerini bırakıp bu alanlarda çalışıyorlarsa çok büyük bir yanlışlık. Türkiye açısından son derece üzücüdür. Genelkurmay Başkanlığı, meselenin üzerine ciddi olarak gitmeli ve bu olayı açığa kavuşturmalı. Fişleyenlerle ilgili gerekli işlemler yapılmalıdır."

AK Parti Malatya Milletvekili Ali Osman Başkurt ise o günlerin bir daha geri gelmemesini diledi. 28 Şubat sürecinde Malatya MÜSİAD başkanı olduğunu ifade eden Başkurt, kendisinin ve tüm üyelerin fişlendiğini söyledi. Başkurt, devletle iş yapan çok sayıda üyenin işini kaybetmemek için derneklerinden istifa etmek zorunda kaldığına dikkat çekerken, kentte lokantaların dahi sınıflandırılmaya tabi tutulduğunu vurguladı. AK Partili vekil, askerin milletin göz bebeği ve başının tacı olduğuna işaret ederek, şu uyarıyı yaptı: "Ama bu kurum kendi sınırları ve yetkileri içerisinde kalmalı. Sınırlarımızı beklesin, ülkemizin güvenliğini sağlasın. Dış güçlere karşı korusun, kollasın; ama iç işlerimize bırakın Türkiye'deki siyasi kurumlar karar versin."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber