'Biz bu davada Amerika'nın yanında yer almayız'

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, ABD'de görülen Hakan Atilla davasına ilişkin, "Zerrab davası diye bir dava çıktı. Türkiye'yi mahkum etmek istiyorlar.Biz bu davayı 'Amerika Türkiye'ye karşı' diye vasıflandırılmamasına rağmen bunun böyle olduğunu gördüğümüz için 'Biz bu davada Amerika'nın yanında yer almayız' dedik." ifadesini kullandı.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 03 Aralık 2017 22:44, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
'Biz bu davada Amerika'nın yanında  yer almayız'

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Çorum ilk kongresine katılmak için kente geldi.

Kongre salonuna girişinde Karamollaoğlu meşaleler ile karşılandı.

Devlet Tiyatro Salonunda gerçekleştirilen Saadet Partisi Çorum İl Başkanlığı 6. Olağan Kongresi'nde yaptığı konuşmada, Türkiye-ABD ilişkilerini değerlendirdi.

New York'ta tutuklu bulunan eski Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla'nın yargılandığı davaya değinen Karamollaoğlu, şöyle devam etti:

"Zarrab davası diye bir dava çıktı. Neymiş? Türkiye, İran'da Amerika ambargosuna rağmen bir takım alışverişlerde bulunmuş, ödemeleri de el altından yapılmış, bundan dolayı da Türkiye'yi mahkum etmek istiyorlar. Biz bu davayı 'Amerika Türkiye'ye karşı' diye vasıflandırılmamasına rağmen bunun böyle olduğunu gördüğümüz için 'Biz bu davada Amerika'nın yanında yer almayız' dedik."

Karamollaoğlu, ABD'nin Türkiye'nin müttefiki olamayacağını yıllardır söylediklerine işaret ederek, şunları ifade etti:

Karamollaoğlu, Türkiye'nin bir numaralı meselesinin kutuplaşma olduğunu ve bundan kurtulmanın yolunun herkesi kucaklamak olduğunu bildirdi.

Her bir ferdin farklı olduğunu, dolayısıyla sorunların farklı yollarla çözülebileceğini belirten Karamollaoğlu, şunları kaydetti:

"Bizim bir numaralı meselemiz, kutuplaşmayı ortadan kaldırmak. Bunun yolu, herkesi kucaklamak. Birisi gelip 'sen şunu yanlış yapıyorsun' derse, ben onu samimi bir yaklaşım olarak kabul edip, düşünmeliyim. Fert fert biz hepimiz birbirimizden farklıyız. Kimimiz sanata meraklıyız, kimimiz ticarete meraklıyız, kimimiz siyasetle uğraşırız. Bir problemi de farklı şekillerde çözmeye çalışabiliriz. Eğer farkına varırsak bu bize zenginlik katar. Biz 'kutuplaşmadan vazgeçelim' dediğimiz zaman 'farklı fikirler ortadan kalksın' demiyoruz. Biz farklılığı zenginlik olarak kabul ediyoruz, kavga ederek değil, istişare ederek meseleleri çözmek istiyoruz."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber