İl idare kurulu müdürleri, Bakanlık il müdürü ek göstergesini alabilir mi?
İl mahalli idareler ve İl idare kurulu müdürlerinin 3046 sayılı Kanun kapsamında bakanlık il müdürü olarak kabul edilmeleri ve 657 sayılı Kanuna ekli (II) sayılı Cetvelde bakanlık il müdürleri için öngörülen ek göstergeden(3000-3600) yararlandırılmaları mümkün değildir.
İl mahalli idareler ve İl idare kurulu müdürlerinin 3046 sayılı Kanun kapsamında bakanlık il müdürü olarak kabul edilmeleri ve 657 sayılı Kanuna ekli (II) sayılı Cetvelde bakanlık il müdürleri için öngörülen ek göstergeden(3000-3600) yararlandırılmaları mümkün değildir.
Danıştay farklı dosyalar üzerinden verdiği kararlar sonucunda Valilik bünyesinde görev yapan İl İdare Kurulu ve İl Mahalli idareler Müdürlerinin Bakanlık İl Müdürü olarak değerlendirilemeyeceğini ve dolayısıyla da Bakanlık İl müdürleri için ön görülen ek göstergelerden yararlanamayacaklarını ifade etmiştir. Danıştay'a göre; 3046 sayılı Bakanlıkların Kuruluş ve Görev Esasları Hakkında Kanun kapsamında "Bakanlık İl Müdürleri", bağlı oldukları bakanlıkları il düzeyinde temsil eden ve ilgili bakanlığa ait birimlerin amiri konumunda bulunan memurları ifade etmekte olup, İl Mahalli İdareler Müdürleri ve İl idare Kurulu Müdürlerinin, İçişleri Bakanlığının taşra teşkilatı içerisinde ve Valilik bünyesinde müdür olarak görev yaptıkları, yürüttükleri görev itibarıyla İçişleri Bakanlığının veya herhangi bir bakanlığın ildeki temsilcisi veya amiri konumunda olmadıkları, görev ve yetkileri itibarıyla, bakanlık il müdürlerinden farklı hukuki konumda bulundukları açıktır.
DANIŞTAY
ONBİRİNCİ DAİRE
Esas No: 2016/1274
Karar No: 2017/145
Karar Tarihi: 18.01.2017
İstemin Özeti : İdare Mahkemesince verilen 30/11/2015 tarih ve E:2015/1054; K:2015/1889 sayılı kararın; davalı İdarelerden Samsun Defterdarlığı tarafından, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : Hüseyin Kundak
Düşüncesi : İl idare kurulu müdürü olarak görev yapan davacının, 3046 sayılı Kanun kapsamında bakanlık il müdürü olarak kabul edilmesi ve 657 sayılı Kanuna ekli (II) sayılı Cetvelde bakanlık il müdürleri için öngörülen ek göstergeden yararlandırılması mümkün bulunmadığından, temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onbirinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava, ....... İl İdare Kurulu Müdürü olarak görev yapan davacının, ek gösterge rakamının (3000)'den (2200)'e düşürülmesine ve fazla ödenen tutarın istenilmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince; il idare kurulu müdürü kadrosunda görev yapan davacının, bakanlık il müdürü statüsünde olduğundan bahisle ödemeye esas ek göstergesinin (3000) olarak düzeltilmesi talebiyle yaptığı başvurunun reddine yönelik işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Davalı İdarelerden .......Defterdarlığı, Mahkeme kararının, hukuka aykırı olduğunu ileri sürmekte ve temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun "Göstergeler" başlıklı 43. maddesinin (B) bendinin birinci fıkrasında, bu Kanuna tabi kurumların kadrolarında bulunan personelin aylıkları; hizmet sınıfları, görev türleri ve aylık alınan dereceler dikkate alınarak bu kanuna ekli (I) ve (II) sayılı cetvellerde gösterilen ek gösterge rakamlarının eklenmesi suretiyle hesaplanacağı kuralına yer verilmiş olup, aynı Kanuna ekli (II) sayılı Cetvelin 1. sırasında, İl İdare Kurulu üyesi Bakanlık İl Müdürleri ile Ankara, İstanbul ve İzmir illerindeki diğer Bakanlık İl Müdürleri için (3600), 4 üncü sırasında, Bakanlık İl Müdürü olup diğer illerde görev yapanlar için ise (3000) ek gösterge rakamının uygulanacağı belirtilmiştir.
Ayrıca (I) ve (II) sayılı Cetvellerde İl İdare Kurulu Müdürü kadro unvanına yer verilmemiş, (I) sayılı Cetvelin "I - Genel İdare Hizmetleri Sınıfı" bölümünün (i) bendinde ise Genel İdare Hizmetleri Sınıfına dahil olup, (I) ve (II) sayılı cetvellerde sayılmayanlardan yükseköğrenim görmüş olanların ek göstergeleri 1. dereceli kadroda (2200) olarak belirlenmiştir.
Öte yandan, 190 sayılı Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 7 ve 9. maddeleri uyarınca, 9.11.1991 tarih ve 21046 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 27.9.1991 tarih ve 91/2344 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla nüfus ve vatandaşlık müdürü, yazı işleri müdürü, sivil savunma müdürü, planlama ve koordinasyon müdürünün; 23.8.1995 tarih ve 22383 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 17.7.1995 tarih ve 95/7136 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla da mahalli idareler müdürü ve idare kurulu müdürünün kadro görev unvanları değiştirilerek unvanlarının başına "İl" kelimesi eklenmiştir.
Yukarıda sayılanların kadro görev unvanlarında yapılan değişiklikten sonra "İl idare kurulu müdürü" kadrosunda bulunan personelin "bakanlık il müdürü" olarak kabul edilip edilmeyeceği, bu bağlamda aylık ücretlerinin belirlenmesinde (3000) ek gösterge rakamından yararlanıp yararlanamayacağının belirlenmesi gerekmektedir.
3046 sayılı Bakanlıkların Kuruluş ve Görev Esasları Hakkında Kanun kapsamında "Bakanlık İl Müdürleri", bağlı oldukları bakanlıkları il düzeyinde temsil eden ve ilgili bakanlığa ait birimlerin amiri konumunda bulunan memurları ifade etmektedir.
İl idare kurulu müdürlerinin, İçişleri Bakanlığının taşra teşkilatı içerisinde ve Valilik bünyesinde müdür olarak görev yaptıkları, yürüttükleri görev itibarıyla İçişleri Bakanlığının veya herhangi bir bakanlığın ildeki temsilcisi veya amiri konumunda olmadıkları, dolayısıyla il idare kurulu müdürlerinin görev ve yetkileri itibarıyla, bakanlık il müdürlerinden farklı hukuki konumda bulundukları açıktır.
Ayrıca, 2451 sayılı Bakanlıklar ve Bağlı Kuruluşlarda Atama Usulüne İlişkin Kanunun 2. maddesi ve Kanuna ekli (2) sayılı cetvel uyarınca Bakanlık il müdürlerinin (il idare şube başkanlarının) müşterek kararla atanması öngörülmüş, 3152 sayılı İçişleri Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 35. maddesinde ise, 2451 sayılı Kanun hükümleri dışında kalan memurların atanmalarının Bakan tarafından yapılacağı, Bakanın bu yetkisini gerekli gördüğü alt kademelere devredebileceği kurala bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, ..... Valiliği İl İdare Kurulu Müdürü olarak görev yapan davacının, 21.04.2015 tarihli Valilik onayıyla (2200) olan ek gösterge rakamının (3000) olarak belirlendiği, 30/06/2015 tarihli Defterdarlık işlemiyle de ek gösterge rakamının (2200)'e düşürülmesi ve fazla ödenen 1.036,02 TL tutarın istenilmesi üzerine işbu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, il idare kurulu müdürü olarak görev yapan davacının 3046 sayılı Kanun kapsamında "bakanlık il müdürü" olarak kabul edilmesi ve 657 sayılı Kanuna ekli (II) sayılı Cetvelde bakanlık il müdürleri için öngörülen ek göstergeden yararlandırılması mümkün bulunmadığından, aksi yönde verilen idare mahkemesi kararında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının BOZULMASINA; dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere Mahkemeye gönderilmesine, kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içinde Danıştay'da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.01.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
DANIŞTAY
ONBİRİNCİ DAİRE
Esas No: 2016/617
Karar No: 2017/141
Karar Tarihi: 18.01.2017
İstemin Özeti : İdare Mahkemesince verilen 18/11/2015 tarih ve E:2015/1152; K:2015/1745 sayılı kararın; davalı İdareler tarafından, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi : Hüseyin Kundak
Düşüncesi : İl mahalli idareler müdürü olarak görev yapan davacının, 3046 sayılı Kanun kapsamında bakanlık il müdürü olarak kabul edilmesi ve 657 sayılı Kanuna ekli (II) sayılı Cetvelde bakanlık il müdürleri için öngörülen ek göstergeden yararlandırılması mümkün bulunmadığından, temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onbirinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava, ....... İl Mahalli İdareler Müdürü olarak görev yapan davacının, ek gösterge rakamının (3000)'den (2200)'e düşürülmesine ve fazla ödenen tutarın istenilmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince; mahalli idareler müdürü kadrosunda görev yapan davacının, bakanlık il müdürü statüsünde olduğundan bahisle ödemeye esas ek göstergesinin (3000) olarak düzeltilmesi talebiyle yaptığı başvurunun reddine yönelik işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Davalı idareler, Mahkeme kararının hukuka aykırı olduğunu ileri sürmekte ve temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun "Göstergeler" başlıklı 43. maddesinin (B) bendinin birinci fıkrasında, bu Kanuna tabi kurumların kadrolarında bulunan personelin aylıkları; hizmet sınıfları, görev türleri ve aylık alınan dereceler dikkate alınarak bu kanuna ekli (I) ve (II) sayılı cetvellerde gösterilen ek gösterge rakamlarının eklenmesi suretiyle hesaplanacağı kuralına yer verilmiş olup, aynı Kanuna ekli (II) sayılı Cetvelin 1. sırasında, İl İdare Kurulu üyesi Bakanlık İl Müdürleri ile Ankara, İstanbul ve İzmir illerindeki diğer Bakanlık İl Müdürleri için (3600), 4 üncü sırasında, Bakanlık İl Müdürü olup diğer illerde görev yapanlar için ise (3000) ek gösterge rakamının uygulanacağı belirtilmiştir.
Ayrıca (I) ve (II) sayılı Cetvellerde İl Mahalli İdareler Müdürü kadro unvanına yer verilmemiş, (I) sayılı Cetvelin "I - Genel İdare Hizmetleri Sınıfı" bölümünün (i) bendinde ise Genel İdare Hizmetleri Sınıfına dahil olup, (I) ve (II) sayılı cetvellerde sayılmayanlardan yükseköğrenim görmüş olanların ek göstergeleri 1. dereceli kadroda (2200) olarak belirlenmiştir.
Öte yandan, 190 sayılı Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 7 ve 9. maddeleri uyarınca, 9.11.1991 tarih ve 21046 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 27.9.1991 tarih ve 91/2344 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla nüfus ve vatandaşlık müdürü, yazı işleri müdürü, sivil savunma müdürü, planlama ve koordinasyon müdürünün; 23.8.1995 tarih ve 22383 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 17.7.1995 tarih ve 95/7136 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla da mahalli idareler müdürü ve idare kurulu müdürünün kadro görev unvanları değiştirilerek unvanlarının başına "İl" kelimesi eklenmiştir.
Yukarıda sayılanların kadro görev unvanlarında yapılan değişiklikten sonra "İl mahalli idareler müdürü" kadrosunda bulunan personelin "bakanlık il müdürü" olarak kabul edilip edilmeyeceği, bu bağlamda aylık ücretlerinin belirlenmesinde (3000) ek gösterge rakamından yararlanıp yararlanamayacağının belirlenmesi gerekmektedir.
3046 sayılı Bakanlıkların Kuruluş ve Görev Esasları Hakkında Kanun kapsamında "Bakanlık İl Müdürleri", bağlı oldukları bakanlıkları il düzeyinde temsil eden ve ilgili bakanlığa ait birimlerin amiri konumunda bulunan memurları ifade etmektedir.
İl Mahalli İdareler Müdürlerinin, İçişleri Bakanlığının taşra teşkilatı içerisinde ve Valilik bünyesinde müdür olarak görev yaptıkları, yürüttükleri görev itibarıyla İçişleri Bakanlığının veya herhangi bir bakanlığın ildeki temsilcisi veya amiri konumunda olmadıkları, dolayısıyla il mahalli idareler müdürlerinin görev ve yetkileri itibarıyla, bakanlık il müdürlerinden farklı hukuki konumda bulundukları açıktır.
Ayrıca, 2451 sayılı Bakanlıklar ve Bağlı Kuruluşlarda Atama Usulüne İlişkin Kanunun 2. maddesi ve Kanuna ekli (2) sayılı cetvel uyarınca Bakanlık il müdürlerinin (il idare şube başkanlarının) müşterek kararla atanması öngörülmüş, 3152 sayılı İçişleri Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun'un 35. maddesinde ise 2451 sayılı Kanun hükümleri dışında kalan memurların atanmalarının Bakan tarafından yapılacağı, Bakanın bu yetkisini gerekli gördüğü alt kademelere devredebileceği kurala bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, ....... Valiliği İl Mahalli İdareler Müdürü olarak görev yapan davacının, 21.04.2015 tarihli Valilik onayıyla (2200) olan ek gösterge rakamının (3000) olarak belirlendiği, 30/06/2015 tarihli Defterdarlık işlemiyle de ek gösterge rakamının (2200)'e düşürülmesi ve fazla ödenen 1.036,02 TL tutarın istenilmesi üzerine işbu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, il mahalli idareler müdürü olarak görev yapan davacının 3046 sayılı Kanun kapsamında "bakanlık il müdürü" olarak kabul edilmesi ve 657 sayılı Kanuna ekli (II) sayılı Cetvelde bakanlık il müdürleri için öngörülen ek göstergeden yararlandırılması mümkün bulunmadığından, aksi yönde verilen idare mahkemesi kararında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davalı İdarelerin temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının BOZULMASINA; dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere Mahkemeye gönderilmesine, kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içinde Danıştay'da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.01.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.