Kulislerdeki sekiz senaryo
Cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turunun "toplantıda 367 milletvekili bulunmadığı" gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi'ne götürülmesinden sonra Genelkurmay Başkanlığı'ndan laiklik karşıtı gelişmelere işaret edilerek yapılan sert açıklama ve hükümetin verdiği sert yanıtın ardından gözler siyasi gelişmelerin nasıl bir boyut kazanabileceğine çevrildi.
Yaşanacak gelişmeler konusunda başkent kulislerine yansıyan tahminler şöyle:
1 - Gül, cumhurbaşkanlığı seçim süreci konusunda yaşanan tartışma nedeniyle oluşan tıkanıklığı açmak için adaylıktan çekilir. Seçim gerçekleştirilemediği için Anayasa'nın 102. maddesine göre TBMM seçimleri "derhal" yenilenir. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer yeni cumhurbaşkanı seçilene kadar görevini sürdürür. Yeni seçim süreci, parlamentonun oluşumu ve Köşk turları dikkate alındığında Sezer yaklaşık 5 ay daha görevde kalabilir.
2 - Hükümet ile muhalefet uzlaşarak yeni bir cumhurbaşkanı adayı açıklayabilir, Köşk seçimi yapılır ve ardından 4 Kasım seçimleri öne çekilir. CHP lideri Deniz Baykal da, önceki gün uzlaşmayla yeni bir aday belirlenebileceğini açıklamıştı. Ancak, 30 günlük seçim sürecinin düzenlendiği Anayasa'nın 102. maddesinde adaylık için saptanan 10 günlük sürenin 25 Nisan gece yarısı sona erdiğini anımsatan bazı hukukçular, bu noktadan sonra yeni bir aday belirlenemeyeceğine işaret ediyorlar.
3 - Anayasa Mehkemesi, CHP'nin başvurusunu yerinde bulur. Bu aşamada muhalefetle ortak aday üzerinde uzlaşma sağlansa bile aday başvurusu süresi bittiği için yeni aday gösterilemez.
Cumhurbaşkanlığı seçimi yapılamamış sayılır, 102. maddedeki ifadesiyle "derhal" genel seçime gidilir.
4 - Anayasa Mahkemesi'nin CHP'nin başvurusunu kabul etmesi durumundaki gelişmeleri yönlendirecek açık bir mevzuat hükmü bulunmadığı için "muhalefetle uzlaşma gerçekleşirse cumhurbaşkanlığı seçim süreci baştan başlayabilir" yorumu da yapılıyor. CHP lideri Baykal, önceki gün, "Eğer bu konuda AKP yeterli noktaya gelirse, iyi niyetle artık CHP ile görüşmenin bir zaman israfı olmadığını, bizimle görüşmenin Anayasa'nın da gereği olduğunu anlarsa oturur görüşürüz" diyerek bu formüle açık kapı bırakmıştı.
5 - Başbakan Tayyip Erdoğan, gelinen noktada erken seçimin kaçınılmaz olduğunu ve yeni cumhurbaşkanını yeni parlamentonun seçmesi tezini kabul eder ve hükümet, TBMM'den "hemen seçim" kararı çıkarır. Bugüne kadar Yüksek Seçim Kurulu'nca yapılan en kısa seçim takviminin 57 gün olduğu dikkate alındığında, haziran ortasında "hemen seçim" yapılabilir.
6 - Hükümet, Anayasa Mahkemesi'nin kararını gördükten sonra tavrını netleştirir. Mahkeme iptal kararı alırsa, bunu gerekçe göstererek erken seçim kararı alır. Bu noktada "nasıl olsa sandıktan yine AKP çıkacak" inancıyla "muhalefetle uzlaşarak yeni aday belirleme" formülüne yanaşmaz ve erken seçim kararı üzerine yeni cumhurbaşkanını yeni Meclis seçer.
7 - Mahkeme birinci turu geçerli sayarsa diğer turlara geçilir ve Abdullah Gül TBMM üye tamsayısının salt çoğunluğunun (276) yeterli sayıldığı 3. turda Türkiye'nin 11. Cumhurbaşkanı seçilir.
8 - Abdullah Gül'ün üçüncü turda seçilmesi durumunda, propaganda döneminin 12 Eylül'de başlayacak ramazan ayına rastlaması ve ek bütçe mecburiyetini dikkate alan hükümet, 4 Kasım seçimlerini temmuz ile ramazan ayı arasındaki bir tarihe çeker.