Ankara'yı karıştıran işadamı...
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve ANAVATAN Genel Başkanı Erkan Mumcu, partilerinden bazı milletvekillerine Başbakan Erdoğan'ın yakın bir işadamı arkadaşının, cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili olarak rüşvet teklif ettiği iddiasında bulundu.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, geçtiğimiz hafta gündeme getirdiği rüşvet iddialarını bugünkü basın toplantısında yineledi. Baykal, olayı kesin bir dille reddeden Başbakan Erdoğan'ın yalan söylediğini söylerek şöyle konuştu:
"Bu ismi bırakın ben telaffuz etmeyeyim. Bu, değerli basının saptadığı teleffuz ettiği bir isimdir. Başbakan doğru söylemiyor. Başbakan'ın bilgisi duşunda bunun yapılması mümkün değildir. Milletvekilimize telefon eden işadamı Başbakan'ın ruh gibi yakınıdır."
MUMCU'DAN DA AYNI İDDİALAR
ANAVATAN Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu da bugünkü basın toplantısında benzer iddialarda bulundu. AKP'den kendi partilerine gelen "ikna" girişimlerine sert tepki gösteren Mumcu, "Bir kez daha tekrar ederse bunu milletin huzurunda deşifre edeceğim" dedi. Mumcu şöyle konuştu:
"Hala Hükümet, bizzat hükümetin bakanları, çeşitli araçları kullanarak, partimizin milletvekillerini yapılması muhtemel bir oylamaya katılmasına ikna etmek çabasındalar. Bu ikna etme çabasının içini açmak istemiyorum. Ortalık zaten milletin siyasetten nefret edeceği kadar dejenere olmuş vaziyette. Bunların ayrıntılarını söylemek istemiyorum. Ama burdan Hükümet'e bir kez daha söylüyorum. Bunlar çare değildir. Biz önkoşulsuz ve hiçbir talepte bulunmadan demokrasi için işbirliği çağrısında bulunuyoruz. Yeter ki siz bu işbirliğini makam ve mevki için değil millet için isteyin demokrasi için isteyin. Biz kendimizi feda etmeye de hazırız. Bir kez daha tekrar ederse herhangi bir bakan ya da AKP'li milletvekili ya da onlara yakın işadamlarından türlü çeşitli ayartma girişimlerine tanık olursam bunu milletin huzurunda deşifre edeceğim. Şu ana kadar Türk siyaseti daha fazla yara almasın diye açıklama yapmadım. Ama artık bıçak kemiğe dayanmıştır. Yeter."
ERDOĞAN YALANLAMIŞTI
Geçtiğimiz Cuma günü, CNN-Türk'te Ankara Kulisi programına katılan Baykal, iddiayı şöyle getirmişti:
"Dün gece (önceki gece) Başbakan'ın en yakın bir işadamı arkadaşının, çok içli dışlı olduğu ve bütün Türkiye'nin tanıdığı bir işadamı arkadaşının bizim bir milletvekilimize, 'Maddi manevi ne istiyorsan söyle, yalnız Meclis'e gir' dediğini biliyorum. Para gücüyle, çıkar vaadiyle cumhurbaşkanlığı seçimi. Bu seçim şu andan itibaren çürümüştür." Erdoğan da basın toplantısında iddiaları yalanlayarak şunları söylemişti:
"Baykal'a sizin vasıtanızla sesleniyorum: AKP'yi kimse bu tür çirkin oyunların içerisine sokamaz. Tayyip Erdoğan'ın ne tarihinde ne de günümüzde böyle bir şey söz konusu değildir. Belki kendi geçmişlerinde bu tür uygulamalar olmuştur. Kendi tecrübelerini aktarıyordur."
İKİ SORU...
İddiayı köşesine taşıyan yazarımız Melih Aşık, Başbakan Erdoğan'ın yakın arkadaşı işadamı Remzi Gür'e iki soru yöneltmişti. Melih Aşık, "Gür'e sorular..." başlıklı yazısında şunları kaydetmişti:
"Sorularımız Tayyip Erdoğan'la, çocuklarına burs verecek... Yazlığını tahsis edecek, yaz tatillerini birlikte geçirecek kadar yakın ve kadim dostu işadamı Remzi Gür'e... Bizi yanıtsız bırakmayacağı umuduyla sıralıyoruz:
1) Cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turundan bir gün önce... Yani geçen perşembe günü Ankara'da Başbakanlık'ta mıydınız?
2) Perşembe günü herhangi bir CHP milletvekilini telefonla aradınız mı? Ona cumhurbaşkanlığı oylamasına katılması karşılığında menfaat önerdiniz mi?"