Bütün çete oluşumları '1 Numara'nın emrinde

Kaynak : Yeni Şafak
Haber Giriş : 11 Temmuz 2007 12:12, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Vatanseverlerin 1 Numara dediği emekli general, Türkiye'deki tüm çete oluşumlarının başında. Tekin de, en güvendiği adamları arasında. Mersin'deki bayrak provokasyonunun altında da bölgeyi üs olarak seçen Taner Ünal grubu çıkıyor

?Yukarılara tırmandıkça soruşturma tıkanıyor' Bu sözleri şu şekilde de tercüme etmek mümkün, bazı duvarlar aşılamayınca çete operasyonlarında da ilerleme sağlamak mümkün olmuyor. Örneğin Sauna operasyonu. Çete lideri Kasım Zengin'in Keçiören'deki evinde yapılan operasyonda Özel Kuvvetler'in iki komşu ülkede yaptığı operasyonların, yer, zaman ve şahıs ismi verilerek anlatıldığı iki gizli doküman ile Milli Güvenlik Kurulu'nun tutanakları ele geçiriliyor. Komşu ülkelerle bir kriz yaşanmaması için konu gizli tutuluyor. Ancak gerekli soruşturmanın yapılması ve Sauna çetesi ile içeridekilerin bağlantısının tespit edilmesi için dosyaları Genelkurmay'a teslim ediliyor. Sadece devletin sırrını ifşa etmekten bir soruşturma açılıyor. 'Küre operasyonundaki soruşturma sıkı tutulsaydı, Atabeyler olmazdı' deniliyor.

SORUMLULARA ULAŞILAMADI

Atabeyler canım hani şu Başbakan'ın evinin krokilerinin çıktığı çete. Aynı şey Şemdinli için de geçerli. Astsubaylar Ali Kaya ile Özcan İldeniz'in ismi ön plana çıktı. Ancak onlara görevlendirme yazısı verenlere, iki astsubayın gözaltına alınmaları üzerine, devletin bakanlarına hakaret içeren konuşmaları internet sitelerine sızan asayiş sorumlularına dokunulmadı. Böylece Ümraniye'de çıkan bomba ile Ankara'daki Vatanseverler'in hamilerine o gün ulaşılabilirdi, ulaşılamadı.

HERKES SUBAY BİLİYOR

Aynen Vatanseverler'in 'Yeşil'i olarak tanımlanan Ahmet Cinali'nin ürkütücü bağlantılarının tespit edilememesi gibi. "Ben Doğu'da çok iş yaptım. Çok kelle götürdüm" sözlerinin Cinali'ye ait olduğu kayıtlarda var. Cinali'nin başka bir özelliği ise kendisini etrafına 'komutan' olarak tanıtması. Askeri tesislere rahatça girip çıkmasından ve sürekli 'ünlü bir komutan' ile konuşmasından dolayı herkes onun muvazzaf bir subay olduğuna inanmış. Ta ki, "Girdap operasyonu" ile tutuklanıp cezaevine konulana kadar. Şimdi önemli olan Cinali'nin telefonla konuştuğu önemli kişi. Şemdinli olayları sırasında bölgede fırtına gibi esen şimdi ise İstanbul'da görev yapan üst düzey bir isim bu. Cinali'nin hem üst düzey ile hem de onun özel kalemi ile irtibatlı olduğu belirlenmiş. Telefon kayıtları dosyada yer alıyor. Savcılık dosyayı ayırıp Genelkurmay'a bildirecek. Ne işlem yapılacak, dosyanın akıbeti de diğerleri gibi mi olacak orasını bilmiyoruz ama sadece 'hayırlı uğurlu' olsun demekle yetiniyoruz.

10 SUBAY İHRAÇ EDİLECEK Mİ

Genelkurmay Başkanı Büyükanıt'ın önümüzdeki YAŞ toplantısında çetelere bulaşanların TSK ile ilişkisinin kesileceği güvencesi bu açıdan önemseniyor. Çünkü en son "Girdap" operasyonu ile ortaya çıkarılan Vatansever Çetesi'nin bağlantılı olduğu 10 muvazzaf tespit edilmiş. Bunlar Diyarbakır, Mersin ve Konya'da. Ancak henüz soruşturma dosyaları incelenip Genelkurmay'a intikal ettirilmediği için 4 Ağustos'ta yapılacak olan YAŞ'a yetişmesi güç gözüküyor.

1 NUMARA EMEKLİ GENERAL

Vatansever'lerin telefon konuşmalarında '1 Numara' diye geçen kişi, sadece onların değil, Türkiye'deki bu tür oluşumların tamamının tepesinde. Söylenti değil, tespitler bu yönde. Susurluk'tan beri ismi gündemde olan bir emekli general bu.

Arslan ile Ağca'nın savunma benzerliği

Taner Ünal'ın Danıştay saldırı ile verdiği bilgiler ışığında Danıştay davası genişliyor. Ünal'ın tanık olarak dinlenmesi gündemde. Bu aşamada Danıştay saldırısını gerçekleştiren Alparslan Arslan ile ilgili bir detayı aktarmak istiyorum. Yakalandığında, "Benim arkamda devlet var. Biz devletiz" diyen Alparslan Arslan, ne kadar yatacağını da kendisi

tayin etmiş:" İçeride 3 ay en fazla 6 ay yatar çıkarım" Bu sözler size neyi hatırlatıyor? İpekçi davasında Mehmet Ali Ağca'da hakimin yüzüne karşı,"Önümüzdeki duruşmada ben yokum. Beni kaçıracaklar" demiş ve kaçırılmıştı. Ancak yakalanacağına ihtimal vermeyen Alparslan Arslan'ın içeriden çıkma konusunda da şansı yaver gitmedi.

Mersin'deki bayrak olayının altında da onların imzası var

Girdap operasyonu ile ortaya çıkarılan Vatansever yapılanmanın şifreleri de bir bir çözülüyor. Taner Ünal'ın başkanlığını yaptığı çetenin üs olarak Mersin'i seçtiği öğrenildi. Güneydoğu'dan aldığı göçle Kürt nüfusu hızla artan Mersin aynı zamanda milliyetçi-yörük kimliği ile bir çatışma alanı olarak seçilmiş. 2005 yılı Nevruz Bayramı'nda Türk bayrağının çiğnenmesi olayı da yine vatansever çetesinin provokasyonu olarak tanımlanıyor. Hatırlarsanız, TV kameralarına takılan bir görüntü vardı. Kravatlı, takım elbiseli birisi çocukların eline Türk bayrağını tutuşturuyor, bu sırada da bayrak yere atılıp, çiğneniyor. Türk bayrağının çiğnendiğini gören Türk halkı ise galeyana geliyordu.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber