YÖK Denetleme Kurulu'ndan, kişiye özel ilanlar için önemli uyarı
YÖK Denetleme Kurulu Başkanlığı, kişiye özel ilanların, idari ve cezai sorumluluklar doğuracağını belirterek, YÖK Başkanlığını uyardı.
İşte YÖK Denetleme Kurulu Başkanlığının web sayfasında ilan edilen bilgi notu
AKADEMİK KADRO İLANLARINDA ARANAN EK KOŞULLARA İLİŞKİN BİLGİ NOTU
2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 23, 25 ve 26 ncı maddelerinde; üniversite
biriminde açık bulunan yardımcı doçent, doçent ve profesörlük kadrolarının
rektörlükçe, isteklilerin başvurması için ilan edileceği, yine aynı maddelerde;
üniversitelerin, atama için aranan asgari koşulların yanında, Yükseköğretim
Kurulunun onayını almak suretiyle, münhasıran bilimsel kaliteyi artırmak
amacına yönelik olarak, bilim disiplinleri arasındaki farklılıkları da göz
önünde bulundurarak, objektif ve denetlenebilir nitelikte ek koşullar belirleyebileceği
hüküm altına alınmıştır.
Ayrıca uygulamada 2547 sayılı Kanunda ifade edilen bu ek koşullar yanında
kadroya özel koşullar getirebileceği de kabul edilmektedir. Danıştay'a göre,
Yükseköğretim Kurulu'nun onayına tabi olan 'ek koşullar' belirleme yetkisi,
yapılacak atamalar için öngörülen ve yasada yer almayan genel ve objektif
nitelikteki kriterleri belirlemeyi ifade etmekte olup, üniversitelerin ilan
ettikleri bir kadro için, ihtiyaç ve hizmet gerekleri doğrultusunda getirdiği
özel ve o kadroya özgü spesifik koşullar ise Yükseköğretim Kurulu'nun onayına
tabi değildir.
Konu hakkında Yükseköğretim Kuruluna gelen ve incelenmek/soruşturulmak üzere
ve incelenmek/soruşturulmak üzere Yükseköğretim Kurulu Başkanlığına gönderilen
şikayet dilekçelerinde; üniversitelerin akademik personel alımı için ilana çıktığı
kadrolara ilişkin olarak ek koşullar belirlediği, ancak söz konusu ek koşulların
bir adayı işaret edecek biçimde spesifik olarak belirlendiği ve böylece
ilana diğer adayların katılımın engellendiği, ilanlara konulan ek koşullar
yoluyla belirli kişilerin alınarak üniversitede kadrolaşmaya gidildiği şeklinde
iddialar yer almaktadır. Yapılan inceleme ve soruşturmalarda Üniversiteler tarafından
çıkılan bazı ilanlarda yer alan ek koşulların belirli bir adayı tanımlamaya
yönelik olarak ve akademik rekabeti engelleyecek biçimde belirlenebildiği,
ataması yapılan kişilerin yayınları ile belirlenen ek koşul arasında büyük
benzerlikler bulunduğu ve hatta bazı atamalar için doğrudan ataması
yapılan kişilerin yüksek lisans ya da doktora tez başlıklarının ek koşul
olarak belirlendiği, bazı ilanlarda bilimsel kalite ve bilim disiplinleri
arasındaki farklılıklarla açıklanamayacak ölçüde kısıtlayıcı ve rekabeti engelleyici
koşullar belirlendiği görülmüştür.
Üniversitelerin çıkmış olduğu ilanlarda belirlediği ek koşulların kişiyi tanımlamaya
yönelik olarak akademik rekabeti engelleyecek nitelikte olmasının, Anayasanın
eşitlik ilkesine ve 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'na aykırılık teşkil edeceği,
tesis edilen işlemin dava konusu edilmesi halinde yargı makamları tarafından
atama işleminin iptal edileceği, buna bağlı olarak üniversitenin işleyişi üzerinde
olumsuzluk etkiler yaratacağı ve kişiler açısından mağduriyetler yaratacağı,
söz konusu atama işleminde rol alan yetkililer açısından idari ve cezai sorumluluklar
doğuracağı açıktır.
Nitekim konuyla ilgili olarak Danıştay 8. Dairesinin 27.09.2010 tarih ve 2010/3384
Esas No, 2010/4726 Karar Nolu kararında; "... Uyuşmazlık; davalı idarece
ilan edilen yardımcı doçentlik kadrosuna başvuran davacının atanmamasına ilişkin
Fen Edebiyat Fakültesi Dekanlığının 03.09.2009 gün ve 3160 sayılı işlemi ile
bu kadroya davalı idare yanında davaya katılanın atanmasına ilişkin işlemin
iptali ve atanmama işlemi nedeniyle uğranıldığı öne sürülen parasal kayıpların
tazmini isteminden kaynaklanmıştır.
... Yasanın 23. maddesinin (c) fıkrasında yer alan ve Yükseköğretim Kurulu'nun
onayına tabi olan ek koşullar belirleme yetkisi, yapılacak atamalar için öngörülen
ve yasada yer almayan genel ve objektif nitelikteki kriterleri belirlemeyi ifade
etmektedir. Üniversitelerin, ilan ettikleri bir kadro için, ihtiyaç ve hizmet
gerekleri doğrultusunda getirdiği özel ve o kadroya özgü, spesifik koşullar
ise, Yükseköğretim Kurulu'nun onayına tabi değildir. Dava konusu uyuşmazlıkta,
ilan edilen kadro için öngörülen "Fatımiler Tarihi Alanında çalışması olmak"
koşulu, bu bağlamda, yalnızca o kadroya özgü bir koşul olup, Yükseköğretim Kurulu'nun
onayına tabi nitelikte bulunmamaktadır.
İdare Mahkemesinin vermiş olduğu iptal kararının gerekçesinin getirilen bu koşulun Yükseköğretim Kurulu'nun onayına tabi olduğuna ilişkin kısmı doğru olmamakla birlikte, kadro için getirilen koşulun hangi gerekçelerle getirildiği davalı idarece ortaya konulamadığından ve getirilen bu koşul, açılan kadroya atanması istenilen kişiyi tarif eder nitelikte olduğundan, bu yönüyle dava konusu edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmayıp, Mahkeme kararının bu gerekçeyle onanması gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle Ankara 5. İdare Mahkemesi kararının yukarıda anılan gerekçeyle onanmasına ... oybirliğiyle karar verildi." şeklinde hükme varılmıştır.