Kamu kurumlarının, görevde yükselme sözlü sınav sürecini geciktirmesinin önüne geçilmeli!
Görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavlarında yazılı aşamasından sonra kamu kurumlarının sözlü sınavları geciktirerek keyfi davranması engellenmeli!
Bildiğiniz üzere, 22 Ekim 2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Bakanlar Kurulu Kararı ile "Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelik"te düzenleme yapılarak, daha önce sadece yazılı sınavla atama yapılan şef ve altındaki unvanlar ile unvan değişikliği niteliğindeki kadrolara da sözlü sınav şartı getirilmiştir.
Yapılan bu düzenleme ile görevde yükselme ve unvan değişikliği atamalarında sözlü sınav şartının getirilmesini sıkça eleştirmemize rağmen bu konuda kısa vadede geri adım atılacak gibi durulmuyor !
Diğer taraftan, "Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelik"in "Sözlü Sınav" başlıklı 12/A maddesinde; "Yazılı sınavda en yüksek puan alan adaydan başlamak üzere ilan edilen kadro veya pozisyon sayısının beş katına kadar aday sözlü sınava alınır. Son adayla aynı puana sahip olan personelin tamamı sözlü sınava alınır.
İlgili personel, sınav kurulunun her bir üyesi tarafından;
a) Sınav konularına ilişkin bilgi düzeyi,
b) Bir konuyu kavrayıp özetleme, ifade yeteneği ve muhakeme gücü,
c) Liyakati, temsil kabiliyeti, tutum ve davranışlarının göreve uygunluğu,
d) Özgüveni, ikna kabiliyeti ve inandırıcılığı,
e) Genel kültürü ve genel yeteneği,
f) Bilimsel ve teknolojik gelişmelere açıklığı,
esas alınarak yüz tam puan üzerinden değerlendirilir. Her üyenin vermiş olduğu puanların aritmetik ortalaması alınarak personelin sözlü sınav puanı tespit edilir. Sözlü sınavda yüz üzerinden en az yetmiş puan alanlar başarılı sayılır." düzenlemesi bulunmaktadır.
Bununla birlikte, aynı yönetmeliğin "Başarı Sıralaması" başlıklı 12/B maddesinde "Görevde yükselme suretiyle ilan edilen boş kadro veya pozisyon sayısı kadar atama yapılmasında başarı puanı esas alınır. Başarı puanı, yazılı ve sözlü sınav puanlarının aritmetik ortalaması esas alınmak suretiyle tespit edilir ve kurumların resmi internet sitesinde ilan edilir.
Başarı puanlarının eşit olması halinde, sırasıyla;
a) Hizmet süresi fazla olanlara,
b) Daha üst öğrenimi bitirmiş olanlara,
c) Üst öğrenim mezuniyet notu yüksek olanlara,
öncelik verilmek suretiyle, en yüksek puandan başlamak üzere başarı sıralaması belirlenir.
Görevde yükselme sınavında başarılı olmalarına rağmen, ilan edilen kadro veya pozisyon sayısı nedeniyle ataması yapılamayacak personelden en fazla asıl aday sayısı kadar personel, kurumlarca ihtiyaç duyulması halinde başarı sıralaması listesinde yedek olarak belirlenebilir." hükümleri yer almaktadır.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri incelendiğinde; görevde yükselme sınavının yazılı aşaması tamamlandıktan sonra kurumlarca yapılacak sözlü sınavın ne kadar zaman içerisinde gerçekleştirileceğine dair genel yönetmelikte herhangi bir düzenlemeye yer verilmemiştir.
Durum böyle olunca, süresi mevzuatında tanımlanmayan her işlemin kamuda sürüncemeye ve keyfiliğe itilmesi kaçınılmaz oluyor! Bunun en somut örneği çok yakın bir tarihte gündeme getirdiğimiz Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından 13 Ocak 2018 tarihinde yapılan görevde yükselme sınavının yazılı aşamasından yaklaşık 15 ay sonra sözlü sınav tarihleri ilan edilmesidir !
Bu kadar uzun süren sözlü sınav bekleyişleri her açıdan adaylarda mağduriyet yaratmaktadır. Çünkü, sözlü sınavda adaylara sınav konularına ilişkin genel bilgi düzeyi sorulmakta olup, adaylar neredeyse çalıştıkları konuları unutmaktadır. Bir başka boyutu ise maddi olan tarafıdır. Yazılı sınavdan alnının akıyla çıkan adaylar, sözlü sınavda başarılı olmaları ve sıralamaya girmeleri halinde atanacak ve atanacakları kadroların özlük haklarını almaya başlayacaklardır. Hizmet gerekleri ve personel planlaması esas alınarak yapılması gereken görevde yükselme ve unvan değişikliği yazılı/sözlü sınavlarının kurumlarca bürokrasiye kurban edilmesi nedeniyle personel ihtiyacının karşılanamaması söz konusu olduğu gibi atanacak kişiler bakımından da her gün maddi ve manevi kayıplara sebebiyet vermektedir.
Diğer bir husus ise, sözlü sınav süreci uzadıkça özellikle küçük kurumlarda çokça sevilen -DEDİKODU- artmaktadır. O hak etti bu atanacak, bu hak etti şu atanacak gibi söylentiler kurumların iç barışını bozmaktadır.
Bu açıklamalar ve gerekçeler ışığında önerimiz; genel yönetmelikte yazılı sınav yapıldıktan sonra sözlü sınav kurumlarca en geç ..... ay içerisinde sonuçlandırılır gibi basit bir düzenleme ile hem keyfilik biter hem de hakeden memurlar bir an evvel özlük haklarını almaya başlar diye düşünüyoruz...
Yavuz Selim KAPLAN