Doktorlara tam gün mesai ne getirecek?

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 15 Eylül 2007 11:55, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sabahattin Aydın, kamudaki hekimlerin tam gün çalışmasına ilişkin düzenlemeyle hekimlerin bütün emeklerini sarf ettikleri, zihinlerini odakladıkları, hasta memnuniyetini hedefledikleri bir yapının tasarlandığını belirterek, ''Dolayısıyla tam gün çalışma böyle bir dönemin yolunu açacaktır'' dedi.

Aydın, bakanlığının ikinci dönem projeleri içinde hekimlerin hastanelerde tam gün çalışmasının da bulunduğunu bildirdi.

Sağlık personelinin çalışma usul ve esaslarını düzenleyen yasa gereği bir hekimin hem kamu hastanesinde çalışabildiğini hem de muayenehane açabildiğini hatırlatan Aydın, 2003 yılının başlarına kadar bu sistemin kendi içinde oturduğunu, klinisyen hekimlerin sadece yüzde 11'inin tam zamanlı çalıştıklarını, geri kalan yüzde 89'luk kısmının da bu yasadan yararlanarak muayenehane açtıklarını anlattı.

Aydın, Sağlıkta Dönüşüm Programı'nın uygulandığı geçen 4,5 yıllık dönemde performansa dayalı ücretlendirme sistemi, kamu hastanelerindeki iyileştirmeler, özel hastanelerin bütün vatandaşlara açılması gibi yeniliklerin birçok klinisyen hekimin tam gün çalışmasını cazip hale getirdiğini söyledi. Bunun sonucunda klinisyen hekimlerin yüzde 62'sinin gönüllü olarak tam gün kamuda çalışır duruma geldiklerini ifade eden Aydın, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Doğaldır ki, tıp hizmeti fedakarlık, ciddi bir çalışma ve zihin yorgunluğu gerektirir. Bir hekimin bir yerde çalışması, sonra başka bir yere gitmesi, oradaki hastalarını görmesi mesaisini böler. Bu durumda da tam verimlilik sağlanamayabilir. Hekim arkadaşlarımızın bütün emeklerini sarf ettikleri, zihinlerini odakladıkları, hasta memnuniyetini hedefledikleri bir yapı tasarlanıyor. Dolayısıyla tam gün çalışmak böyle bir dönemin yolunu açacaktır.''

Aynı amaçla daha önce başhekimler için de tüm gün çalışma getirildiğini, bunun olumlu sonuçlarının da alındığını bildiren Aydın, ''Şimdi aslında bu uygulama yaygınlaştırılmaya çalışılıyor. Tabii bunun sadece Sağlık Bakanlığı'na bağlı çalışan hekimlere getirilmesi de doğru olmaz olmaz'' diye konuştu.

-''YA KAMUYU YA DA ÖZEL HAYATI SEÇECEKLER''-

Yürürlükteki sağlık personelinin çalışma usul ve esaslarını düzenleyen yasanın, hekimlerin muayenehane açmalarıyla ilgili hükümleri içerdiğini, muayenehanesi olan hekimlerin bu yasadan yararlandıklarını hatırlatan Aydın, ''Dolayısıyla üniversitedeki öğretim üyesi doçent ve profesörler de bundan yararlanarak muayenehane açabiliyor. Bu yasada bir düzenleme yapıldığında, hem üniversitedeki öğretim üyeleri hem de devlet hastanesindeki doktorlar ya kamuyu ya da serbest hayatı seçme durumunda kalacak'' dedi.

Devlet hastanelerinde bu tercihi yaparken zorlanacak hekim oranının sadece yüzde 38 olduğunu anlatan Aydın, ''Üniversite hastanelerinde bu oranın ne kadar olduğu'' sorusuna ise şu yanıtı verdi:

''Üniversite hastaneleriyle ilgili rakamsal olarak bir şey söylemem doğru değil ama gözlemlerime dayanarak şunu söyleyebilirim, üç büyük ilimizdeki büyük üniversitelerimizde çok sayıdaki öğretim üyesi kısmi statüye geçmiş ve muayenehane sahibi. Anadolu'ya geçtiğinizde genç fakültelerimizde bu oran çok düşük. Hatta bir çok fakültede prensip kararı alınıp öğretim üyeleri muayenehane açmıyor. Oysa büyük şehirlerimizdeki köklü üniversitelerde ihtiyacın çok üzerinde öğretim üyesi var. Bir anabilim dalında 40-50'ye varan doçent ve profesör olabiliyor. Bu öğretim üyelerinin büyük çoğunluğu da üniversite kanununa göre kısmi statüde çalışıyor ve dışarda serbest meslek icra ediyor. Böyle bir kanun değişikliğinde ise bu öğretim üyeleri ya tam gün üniversiteyi seçme durumunda kalacak ya da serbest hayata geçecekler.''

Aydın, üniversite öğretim üyelerine döner sermayeden ödenecek paylarla ilgili, Sağlık Bakanlığı'na bağlı çalışan hekimlerle uyum sağlanmasına yönelik bir çalışma da yürütüleceğini bildirdi.

-ÖZEL SEKTÖRDEKİ FİYATLARIN KONTROLÜ-

Kamudaki hekimlerin tam gün çalışmasına ilişkin düzenlemeye paralel olarak özel sektördeki fiyatların kontrollü olmasına yönelik bir çalışma da yürüttüklerini belirten Aydın, ''İki proje üzerindeki çalışmalar bir arada götürülüyor'' dedi.

Genel Sağlık Sigortası Yasası'nın yürürlüğünün ertelenmesi nedeniyle buradaki düzenlemelerin hayata geçirilemediğini belirten Aydın, ancak bu yasanın ön çalışması niteliğindeki özel sağlık kurumlarının Sosyal Güvenlik Kurumu'na açılması ve sosyal güvenlik kurumları arasındaki ayrımın kaldırılması gibi uygulamaların hayata geçirildiğini hatırlattı. Bunun bir hukuki boşluk doğurduğunu kaydeden Aydın, ''Özel hastanelerin Sosyal Güvenlik Kurumu'nun ödediği paranın dışında hastalardan para talep edebilmelerinin önü açılmış oldu. Ancak bunun sınırı belli değil. Bu da sektörde ve hastalarda ciddi bir rahatsızlık oluşturmaya başladı. Bunun üzerinde de çalışıyoruz. Yani iki çalışmayı bir arada yürütüyoruz'' diye konuştu.

Bu düzenlemeyle ''özel hastanelerin önünü tıkamak gibi bir niyetleri olmadığını'' dile getiren Aydın, ''Yine özel sektörün hastalara bakması hedefleniyor. Ancak aradaki yasal boşluğun doldurularak, ekstradan alınan ücretin ya kontrol altına alınması ya da en azından belirli alanlarda tamamen ortadan kaldırılması hedefleniyor'' dedi.

Çalışmayla hastalardan katkı payı alınmasının önüne geçilmesinin amaçlandığını bildiren Aydın, ''Ama bu detaylı bir çalışma gerektiriyor. Belki bazı alanlarda, mesela otelcilik hizmetleri verilmesi gibi konularda olabilir. Bunun üzerinde bir çok arkadaşımız, Sosyal Güvenlik Kurumu da çalışıyor. Çalışmalar tamamlandıktan sonra kesinleşecek'' şeklinde konuştu.

Aydın, çalışma tamamlanıp uygulamaya girdikten sonra özel sektörün daha kontrollü ve disiplinli bir yapıya gireceğini kaydetti.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber