İstanbul Ticaret Borsası Başkanı: Milli sanayimiz doğmasaydı diğer ülkelerin insafına kalırdık

İstanbul Ticaret Borsası Başkanı Ali Kopuz, "Türkiye'de sanayinin yerlileştirme çabaları bu kadar ısrarla sürdürülmese ve yerli ve milli sanayimiz doğmasaydı diğer ülkelerin insafına kalırdık." dedi.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 16 Nisan 2020 17:05, Son Güncelleme : 16 Nisan 2020 17:36
İstanbul Ticaret Borsası Başkanı: Milli sanayimiz doğmasaydı diğer ülkelerin insafına kalırdık

İstanbul Ticaret Borsası (İSTİB) Başkanı Ali Kopuz, Türkiye'nin koronavirüsle mücadelede, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sanayide ve tarımda başlattığı yerlileşme çabaları sayesinde çoğu ülkeye göre iyi durumda olduğunu belirterek, "Türkiye'de sanayinin yerlileştirme çabaları bu kadar ısrarla sürdürülmese ve yerli ve milli sanayimiz doğmasaydı, bu kadar hızla mücadeleye başlayamaz, hepsi kendi canının derdine düşmüş diğer ülkelerin insafına kalırdık." ifadelerini kullandı.

İSTİB açıklamasına göre, Kopuz borsanın Nisan ayı meclis toplantısında, koronavirüs salgınının bir sonucunun da ülkelerin üretim politikalarını gözden geçirmelerine yol açtığını belirterek, "Bu salgın, sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın dile getirdiği yerli ve milli sanayinin ve tarımın önemini gösterdi." değerlendirmesini yaptı.

Yıllardır tarımın en az savunma sanayisi kadar stratejik bir sektör olduğunu dile getirdiklerini hatırlatan Kopuz, "Allah'a şükür ki, hükumetimiz de bu doğrultuda politikalar geliştirdi. Tarıma ve hayvancılığa yapılan destekler tarihimizde olmadığı kadar büyük boyutlara ulaştı. Bugün Türkiye olarak bir gıda sorunu yaşamıyorsak, zamanında alınan bu kararlar sayesindedir." bilgilerini verdi.

"Yerlileşme hamlesi, karlı olup olmadığına bakılmadan desteklenmeli"

Yerli ve milli sanayi için yapılan çalışmaları küçümseyen, gereksiz diyenlerin ne kadar büyük bir aymazlık içinde oldukları bugün daha net bir biçimde görüldüğünü belirten Kopuz şunları kaydetti:

"Yerli otomobilden savunma sanayisi ile ilgili atılımlara kadar yapılan her yerlileşme hamlesi, karlı olup olmadığına bakılmadan desteklenmelidir. Çünkü bugün yaşadığımız bir salgın gibi durumlarda, birçok ürünün değeri ancak insan hayatıyla ölçülebilir hale geliyor.

Bugün basit bir bez maskeyi bile üretemeyen Avrupa ülkeleri var. Biz ise onlarca ülkeye tıbbi yardım gönderiyoruz. Türkiye'de sanayinin yerlileştirme çabaları bu kadar ısrarla sürdürülmese ve yerli ve milli sanayimiz doğmasaydı, bu kadar hızla mücadeleye başlayamaz, hepsi kendi canının derdine düşmüş diğer ülkelerin insafına kalırdık."

Tarım işçileri sokağa çıkma yasağından muaf

Kopuz, hükümete Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) kanalıyla tarım ve gıda sektörü çalışanlarının sokağa çıkma yasaklarından muaf tutulması gerektiği önerisini ilettiklerini belirterek, "Tarım ve Orman Bakanımız Bekir Pakdemirli, dün sokağa çıkma yasaklarında tarım işçilerimizin muaf olduğunu açıkladı. Bu da hükümetimizin milleti ile olan iletişiminin ne kadar sağlıklı olduğunun yeni bir göstergesidir. Uzun yıllardır gerçekleşen başarılı icraatların temelinde milleti, tüm sektör temsilcilerini ve uzmanların dinlenmesi yatmaktadır." değerlendirmesini yaptı.

Koronavirüs salgınının tüm ülkeleri farklı oranlarda etkilediğini belirten Kopuz, Türkiye'nin bilimin önderliğinde verdiği mücadele ile örnek gösterildiğini hatırlattı.

"Nefes Kredisi için de çalışmalar devam ediyor"

Türkiye'nin hem sağlık alanında, hem de ekonomi konularda, doğru tedbirleri aldığının tüm dünya tarafından görüldüğünü ve takdir edildiğini belirten Kopuz şunları kaydetti:

"Gelinen nokta, salgını yönetme konusunda ülkemizin başarılı olduğunu, dışarıya yaptığı yardımlar ile de güçlü bir ülke olduğunu bir kez daha dünyaya gösteriyor. Bazı ülkelerin diğerlerinin sağlık malzemelerine el koyduğu bir dönemde, Türkiye'nin yardımları tüm dünyaya insanlık dersi vermiştir.

Salgının ülkemizde hissedilmeye başladığı andan itibaren devletimiz, ivedilikle ekonomik önlemleri açıklamaya başlamıştır. Bu süreçte, gelişmelere göre gerekli adımlar, dinamik bir şekilde atılmaya devam ediliyor. Bizler de İstanbul iş dünyasının temsilcisi olarak, İstanbul Ticaret Borsası üyelerinin talep ve önerilerini TOBB aracılığıyla ilgili bakanlıklara iletiyoruz.

Son olarak, İşe Devam Kredisi kapsamında, Hazine destekli Kredi Garanti Fonu (KGF) kefaleti 100 milyar liraya, kullanılabilecek kredi limiti 125 milyar liraya çıkartıldı. Bu kapsamda, öncelikle salgın nedeniyle olumsuz etkilenen ihtiyaç sahibi üyelerimiz, kamu bankalarına başvuru yapabilirler.

Biliyorsunuz, haziran sonuna kadar borsamıza ödenmesi gereken üye aidatlarını, hiçbir gecikme zammı veya faizi olmaksızın ekim ayına ertelemiştik. Nefes Kredisi için de çalışmalar devam ediyor. İnşallah KOBİ'lerimizin finansmana erişimini adına bu çalışmayı da en kısa zamanda sonuçlandıracağız."

Sürekli istişare yapılıyor

Kopuz, tüm paydaşlarla iletişimin hiç koparılmadığını belirterek, "Bu süreçte TOBB Başkanımız Sayın Rifat Hisarcıklıoğlu ile sürekli istişarelerde bulunuyor, iş dünyamızın yaşadığı sıkıntıları kendisiyle paylaşıyoruz. Sayın Başkanımız Hisarcıklıoğlu, gece gündüz demeden, iş dünyası ile hükumet arasında bir köprü olma görevini, fedakarlıkla yerine getiriyor." ifadelerini kullandı.

Çarşamba günü de TOBB Ticaret Borsaları Konsey Toplantısı'nda, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli ile bir araya geldiklerini aktaran Kopuz, tarım ve hayvancılıkla ilgili hayata geçirilen destekler ile tedbirleri görüşme imkanı bulduklarını aktardı.

"Bitkisel Üretimin Geliştirilmesi" programıyla 21 ile dağıtılan tohumların yüzde 75'inin hibe edildiğini aktaran Kopuz, değerlendirmelerini şöyle tamamladı:

"Yine İstanbul Valimiz sayın Ali Yerlikaya ile toplantılar yapıyoruz. 17-19 Nisan'da gerçekleşecek iki günlük sokağa çıkma yasağı ile ilgili olarak, talep ve önerilerimizi kendilerine ilettik. Ayrıca salgınla mücadele kapsamında; temel ihtiyaç maddelerinde üretim ve tedarik zincirinin aksamaması için yapılan çalışmaları görüştük. Kendisine de ilettiğimiz gibi, milletimizin panik yapması için en ufak bir sebep yok. Türkiye'nin üretimi de, İstanbul'un gıda tedarik zinciri de çok sağlam temellere oturtulmuş durumda. Bu yüzden İstanbul'da gıda konusunda bir sıkıntı yaşanmayacak inşallah."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber