Konya'nın arka bahçesi... Sille
Furkan Kumkaya memurlar.net için yazdı...
Bugün Sille'nin adını Konyalılar dışında kimse bilmiyor olsa da geçmişi Neolitik çağa kadar giden bölge eskiden çok önemli bir yerleşim yeriymiş. Son zamanlarda tekrar elden geçirilip Konya turizmine zenginlik katan bölge, Konya'ya gelenlere farklı bir bakış açısı sunuyor. Konya'yı bugüne kadar düzlük ve çöl gibi bir yer olarak hayal ediyorsanız, o çölün vahasını da şimdi keşfedeceksiniz demektir. Konya şehir merkezine oldukça yakın olan Sille ilçesi bugün Konyalıların şehirden kaçış noktalarından birine dönüşmüş. Özellikle yaz gecelerinde ve Ramazan gecelerinde ağzına kadar doluyormuş. Konya'nın başka bir yüzünü daha görmeye hazır olun.
SİLLE'NİN TARİHTEKİ YERİ
Mübadele öncesi yoğun bir şekilde Rum ve Ermeni nüfusu olan Sille'de bugün tüm yoğunluk Müslümanlara ait. Bölge, İpek ve Baharat yolu üzerinde olduğundan tarihin bütün devirlerinde önemli bir şehir olmuş. Adını ise tahminlere göre ortasından geçen çaya binaen söylenmiş olan latincede köpürerek akan anlamına gelen "Silenos" almakta.
Kudüs ve Roma arasındaki yol üzerinde bulunan Sille'de Anadolu'nun en eski kiliselerinden biri yapılmış. Roma ve Bizans'ın Hristiyanlığı kabul ettiği M.S. 365 yılından 7 yıl kadar sonra, Bizans imparatoru Konstantin'in annesi Helen burada bir kilise yaptırmış. Daha önceki devirlerde ise kayalar oyularak yaşam alanları ve ibadet alanları oluşturulmuş. Coğrafi olarak Kapadokya bölgesi kaya özellikleri taşıyan bölgede bugün kalan eserler hem bakımsız hem de önemsiz vaziyette bulunuyor.
SİLLE GEZİLECEK YERLER
SİLLE ŞEHİR MERKEZİ
Sille şehri merkezine gittiğinizde ilk olarak karşınıza otoparklar geliyor. Şehir içindeki yolların birçoğunun araç trafiğine kapalı olması sebebiyle ve yoğunluk dönemlerinde sıkışıklık olmaması amacıyla şehrin hemen girişinde otoparklar bulunuyor. Sizin de gezinize başlamadan önce bunlardan birini tercih edip aracınızı park etmenizi tavsiye ederiz. Çünkü şehrin yukarı yolunda park yasağı bulunuyor.
Sille'ye girdiğinizde ilk olarak dikkatinizi çekecek olan şey bir kanal şeklinde tekrar düzenlemiş olan Sille Çayı olacaktır. Çevresinde bulunan yüksek tepelerin tam ortasından 600 metre kadar aşağı yararak gelmiş olan bugün ise daha cılız akan Sille Çayı adeta taşların arasına hapsedilmiş görünüyor. Şehrin sonraki intibası ise kesme taşlardan yapılmış evler ve tamamen arnavut kaldırımlı caddeler ile yakalanan hoş bir ahenk oluyor. Evlerin birçoğu mübadeleden sonra el değiştirmiş ya da kullanılmaz hale gelmiş. Taştan yapılma Rum evleri restorasyonla tekrar hayat bulmuş.
Osmanlı hakimiyetine girdikten sonra bölgede Hristiyan ve Müslüman halk bir iki bölge hariç hep bir arada yaşamış. Bugünde mimari dokunuşlar hala yan yana görünüyor. Şehrin yukarı kısımlarından batıya bakan yamaçta birkaç aktif yerleşim yeri ve eski kaya yerleşimleri bulunuyor. Nehrin doğusundaki yerleşim alanı ise asıl yaşam alanı olarak kullanılıyor.
SİLLE ÇARŞISI
Sille, Konya için adeta yeni bir yaşam alanı kurma noktası olmuş. Eski yerleşimler butik otellere, atölyelere, lokantalara, eğlence mekanlarına ve çay bahçelerine dönmüş. Eski devirlerde köpürerek akan çayın bulunduğu yerde basamaklı havuzlar ve su sistemleri ile farklı bir görünüm yaratılmış. Sarı ve grinin hakim olduğu şehir, beyaz evleri, renkli şemsiyeli kafeteryaları ve mavi kanalıyla gerçekten de göze oldukça hoş geliyor.
Çarşı en kuzeyde Kiliseye kadar uzanıyor. Kafeterya ve lokantaları geçtikten sonra el sanatları tezgahları ve küçük atölyeler sizleri karşılıyor. Sille Çayı boyunca uzanan tezgahların hepsi birbirinden rengarenk bir cümbüş sunuyor. Kanal boyunca bazı noktalardan yapılmış olan taş köprülerde dokunun içerisindeki bütünlüğü temin ediyor.
KAYA YERLEŞİMLERİ
Hristiyanlığın kabul görmediği ilk 350 yıl boyunca kaçanlar tüm Kapadokya bölgesinde kayaları oyarak kendilerine şehirler kurmuş ve ibadethaneler inşa etmiş. Bu tip yerleşim yerlerinden biri de Sille de bulunuyor. Sille çayının özellikle batısını kaplayan yamaç boyunca binden fazla kişiye ev sahipliği yapabilecek kaya yerleşimleri bulunuyor. Ayrıca bölgede mağara kiliselerde mevcut.
Arkeolojik sit alanı olan bu bölgede ne yazık ki yeteri kadar önlem alınmamış durumda. Yerleşim yerin yapım tarihi ise M.S. 100-200 yılları arasına tarihleniyor. Sille Çayının batısındaki yoldan devam ederken patikaları takip ederek kayaların bulunduğu noktaya çıkabiliyorsunuz. Ne bir düzenleme, ne bir koruma ne de bir bilgilendirme çalışması bulunuyor. Evler onarılmış, eğlence yerleri dizayn edilmiş fakat bölgenin en eski yapılarına henüz sıra gelmemiş anlaşılan. Üzerleri sprey yazılarla ve çöplerle dolu olan, içine girmek dahi istemeyeceğiniz yapılar ne yazık ki kaderine terk edilmiş vaziyette.
AYA ELENİ KİLİSESİ
Roma ve Bizans Hıristiyanlığı kabul ettikten sonra Anadolu'nun da birçok yerinde kiliseler kurmaya başlamış. Bu kiliselerin öncelikli kuruldukları yerlerde Roma'dan Kudüs'e kadar uzanan İpek ve Baharat yolları üzerindeki şehirler olmuş. Konya'dan da geçen bu ticaret yolları üzerindeki bir kilise de Bizans İmparatoru Konstantin tarafından annesi Helen'in isteği üzerine kurulmuş. Yapım tarihi MS. 372 olan kilise bugün Ermeni Patrikhanesine bağlı olarak yönetilmekte.
Yöre halkı bu kiliseye "Büyük Kilise" demekte. Yunan Haçı planında yapılan kilisenin iç kısmı ağırlıklı olarak açık mavi renkte. 4 fil ayağı üzerine oturtulmuş kilisenin ise dışarıdan iki girişi bulunuyor. Kilise içerisinde ise bir adet piyano bulunur. Bu piyanonun hikayesinden kısaca bahsedelim. Piyano çok özel bir malzemeden yapılmış olup manevi de değeri de çok yüksektir. Eski sahibi olan bir Rum, mübadelede giderken orada güvendiği bir arkadaşına piyanoyu bırakmış. Bu arkadaşı da uzun bir süre onu korumuş ve buradaki kilise tekrar düzenlendikten sonra onu kiliseye bağışlamış.
SİLLE BARAJI
Sille Barajı, dönemsel olarak akışı değişen çaydan daha fazla verim almak için kurulmuş. Sille'nin 2.5 kilometre kuzeyinde bulunan baraj ve çevresi milli park gibi bir koruma alanına dönüştürülmüş. Ülkemizdeki barajların tam aksine burada balık tutmak ve gecelemek yasak. Tam bir koruma sağlanan barajın içerisinde yüzen balıkları ve kazları görebiliyorsunuz.
Baraj aynı zamanda bir de parka dönüştürülmüş. Konya elindeki kısıtlı güzelliklerden birini gayet güzel bir organizasyonla değerlendirmeyi bilmiş. Çevresinde yürüyüş parkurları, amfi tiyatro, kafeteryalar ve oyun parkı bulunan bölgede de ağaçlandırma çalışmaları yapılmış. Bölgenin yapısı sebebiyle zorlansa da çamlar uzamaya başlamış. Belki de uzun vadede Sille de bir orman dahi oluşmuş olur.
Sille Baraj Parkı içerisinde aynı zamanda ailenizle birlikte gelip piknik yapabiliyorsunuz. Park giriş ücreti sadece 5 liralık otopark karşılığı olarak alınmakta. Ardından alandaki tabelaları takip edip piknik yapılabilen alanları bulabiliyorsunuz. Çam ağaçları altındaki muhtelif noktalara yapılmış olan kamelyalar sayısal olarak yeterli gelmediğinde ise misafirler ağaç altlarını piknik alanına dönüştürebiliyorlar. Ayrıca çocukların da keyifli vakit geçirebilmesi için içerisinde alışılmış parklardan farklı olarak, ilginç parkurları bulunan bir "Macera Kulesi" yapılmış. Böylelikle Baraj Parkı çocuklar için de farklı bir cazibe noktası olmuş.
SİLLE'DEKİ İMKANLAR
Sille her yönüyle bir yaşam alanından farksız olarak düzenlenmiş. Bu sebeple her türlü alışverişten, konaklama ihtiyacına kadar bir şehirde bulabileceğiniz asgari şeylerin hepsi Sille'de bulunuyor. Şehrin girişinde ücretsiz otoparklar bulunuyor. Kent boyunca sizleri her türlü yeme içme ihtiyacınızı karşılayacak büfeler ve restoranlar karşılıyor. Sille içerisinde birçok noktada ibadet için mescitler ve camiler de bulunmakta. Konaklama için ise restore edilmiş olan ve butik otel olarak kullanılan konaklar bulunuyor. Ayrıca Sille'ye Konya şehir merkezinden toplu taşıma ile de kolayca gelebiliyorsunuz.
SİLLE'YE NASIL GİDİLİR?
Sille, Konya şehir merkezine 10 km, havaalanına ise 28 km mesafede bulunuyor. Ulaşımın gayet kolay olduğu Sille'yi yürüyerek de kolayca gezebilirsiniz. Sille'nin bazı merkezlere olan uzaklıkları ise şöyle;
- Ankara 280 km
- Adana 360 km
- Antalya 310 km
- İzmir 570 km
- İstanbul 720 km
- Kayseri 310 km
- Samsun 600 km