Öğretim üyesinin geri dönüşüyle ilgili Danıştay'dan önemli karar!

Danıştay Sekizinci Dairesi, 2547 sayılı Kanunun 60/b maddesi uyarınca ayrıldığı üniversitesine geri dönme talebi olan öğretim üyesinin başvurusunun kamu yararı ve hizmet gerekleri çerçevesinde değerlendirilerek hüküm kurulması gerektiğine karar verdi!

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 23 Ekim 2021 14:02, Son Güncelleme : 18 Ekim 2021 15:27
Öğretim üyesinin geri dönüşüyle ilgili Danıştay'dan önemli karar!

Dava konusu olayda, Ege Üniversitesinde öğretim üyesi olarak görev yapmakta iken kendi isteğiyle emekli olan davacı, 2547 sayılı Kanunun 60 ncı maddesinin (b) fıkrası uyarınca yeniden görevine başlama talebinde bulunmuş ve isteği zımnen reddedilmiştir.

Bununla birlikte, ilgili öğretim üyesi 2547 sayılı Kanunun 60/b maddesine dayanılarak hazırlanan Yükseköğretim Yürütme Kurulu'nun 15/04/2009 tarih ve 2009/13 sayılı kararının 6/c maddesinde yer alan "Yükseköğretim Kurulu tarafından, 2547 sayılı Kanunun 60 ncı maddesinin (b) fıkrası hükmüne istinaden atanma talebinde bulunulan yükseköğretim kurumunun ilgili anabilim veya bilim dalında öğretim üyesine ihtiyaç bulunup bulunmadığı değerlendirilerek kadro kullanım izninin verilmiş olması şarttır" hükmünün iptali için Danıştay Sekizinci Dairesinde de dava açmıştır.

Danıştay Sekizinci Dairesi, öğretim üyelerinin eski görevlerine dönme olanağının her şart ve koşulda ilgililerin mutlak suretle eski görevlerine dönme konusunda idarenin bağlı yetki içerisinde bulunduğu şeklinde yorumlanamayacağı, üniversitelere her kişiyi göreve alma zorunluluğunun yüklenmesi durumunda hizmetin gereğinden fazla kişiyle görülmesi sonucunu doğurabileceği, 2547 sayılı Kanunun 60/b maddesinin uygulanması konusunda Rektörlüğün takdir yetkisi olduğunun altı çizilmiştir. Ancak, dava konusu olayda davacı öğretim üyesinin uzmanlık alanı ile bu alanda görev yapan kadrolu öğretim üyelerinin, ders programının ve saatlerinin, yürütülen diğer faaliyetlerin incelenerek, hizmetine ihtiyaç olup olmadığı yönünde Rektörlük tarafından değerlendirme yapıldığına ilişkin bir bilgi ve belgenin dava dosyasına sunulmadığı ifade edilmiştir.

Bu doğrultuda, Ege Üniversitesinde profesör olarak görev yapmakta iken, hakkında verilen bir mahkeme veya disiplin kararları olmaksızın kendi isteği ile öğretim üyeliğinden ayrılan davacının halihazırda sağlık hizmetlerinde ihtiyaç duyulabileceği hususu dikkate alınarak 2547 sayılı Kanunun 60/b maddesi uyarınca profesör kadrosuna dönme istemiyle yaptığı başvurunun reddedilmesinde kamu yararı bakımından hukuka uygunluk görülmemiştir.

T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/2093
Karar No : 2021/2988
DAVALILAR : 1- . Başkanlığı
2- . Üniversitesi Rektörlüğü

DAVANIN KONUSU :

1) Ege Üniversitesi . Anabilim Dalı Başkanlığında görev yapmakta iken kendi isteğiyle emekli olan davacının, 2547 sayılı Yasa'nın 60. maddesinin (b) fıkrası uyarınca yeniden göreve başlatılma istemi ile yaptığı 16/10/2017 tarihli başvurunun zımnen reddine ilişkin işlem ile,

2) Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı Yürütme Kurulu'nun 15/04/2009 tarih ve 2009/13 sayılı kararının 6/c maddesinin iptali istemidir.

DAVACININ İDDİALARI :

Davacı vekili tarafından, müvekkilinin görev yaptığı klinikte görev yapan toplam 8 öğretim üyesinin ayrıldığı, ameliyat ve yayın sayısının azaldığı, buna karşın hasta sayısının arttığı, müvekkilinin hizmetine ihtiyacın bulunduğunun açık olduğu ileri sürülmektedir.

DAVALI İDARELERİN SAVUNMALARI;

Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı'nın Savunması; Davalı idare vekili tarafından, 2547 sayılı Kanunun 60. maddesinde ihtiyaçların Yükseköğretim Kurulu tarafından doğrudan tespit edilmesi yönünde bir usulü ibarenin olmadığı, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü gibi bir yetki devrinden söz edilemeyeceği, Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı Yürütme Kurulu'nun 15/04/2009 tarih ve 2009/13 sayılı kararının 6/c maddesinin 2547 sayılı Kanunun 60. maddesinin verdiği yetki çerçevesinde hukuka uygun olarak hazırlandığı savunulmaktadır.

... Üniversitesi Rektörlüğü'nün Savunması; Davalı idare vekili tarafından, 2547 sayılı Kanunun 60/b maddesinin davacının hizmetine ihtiyaç duyulup duyulmama hususunda idareye takdir yetkisi tanıdığı, bu yetki kapsamında yapılan değerlendirme sonucunda davacının hizmetine ihtiyaç bulunmadığına karar verildiği, yapılan işlemin üst hukuk normlarına ve hukuka uygun olduğu savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : .

DÜŞÜNCESİ : Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı Yürütme Kurulu'nun 15/04/2009 tarih ve 2009/13 sayılı kararının 6/c maddesi yönünden karar verilmesine yer olmadığına, Ege Üniversitesi Rektörlüğünün 16/10/2017 tarihli başvurunun zımnen reddine ilişkin işleminin ise iptaline karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

DANIŞTAY SAVCISI : .

DÜŞÜNCESİ : Dava, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi . Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanlığında görev yapmakta iken 01/07/2011 tarihinde kendi isteğiyle emekli olan davacı tarafından, 2547 sayılı Kanunun 60/b maddesi uyarınca söz konusu görevine döndürülmesi istemiyle yapılan 16/10/2017 tarihli başvurunun zımnen reddine ilişkin işlem ile bu işlemin dayanağı olduğu belirtilen Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı Yürütme Kurulu'nun 15/04/2009 tarih ve 2009/13 sayılı kararının 6/c maddesinin iptali istemiyle açılmıştır.

Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı Yürütme Kurulu'nun 15/04/2009 tarih ve 2009/13 sayılı kararının 6/c maddesi hakkında:

Danıştay Sekizinci Dairesinin 08/05/2013 günlü ve E:2009/7230, K:2013/3690 sayılı kararı ile Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı Yürütme Kurulu'nun 15/04/2009 tarih ve 2009/13 sayılı kararının 6/c maddesinin iptaline karar verildiği; bu kararın Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 27/01/2016 gün ve E:2014/1857; K:2016/96 sayılı kararı ile onandığı, 19/06/2018 gün ve E:2016/3763; K:2018/3236 sayılı kararı ile de karar düzeltme isteminin reddine karar verildiği görüldüğünden davacının Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı Yürütme Kurulu'nun 15/04/2009 tarih ve 2009/13 sayılı kararının 6/c maddesinin iptali istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmektedir.

Ege Üniversitesi Rektörlüğünün 16/10/2017 tarihli başvurunun zımnen reddine ilişkin işlemi hakkında:

2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun, ''Kurumlara Dönüş'' başlığını taşıyan 60. maddesinin (b) bendinde, yükseköğretim kurumlarından, mahkeme veya disiplin kararları ile çıkarılanlar hariç olmak üzere herhangi bir nedenle kendi isteği ile ayrılan öğretim üyelerinin başvuruları üzerine bu kanun hükümleri çerçevesinde kadro koşulu aranmaksızın tekrar ayrıldıkları yükseköğretim kurumlarına dönebilecekleri kurala bağlamıştır.

Yukarıda aktarılan kanun hükmünün değerlendirilmesinden, maddede öğretim üyelerine eski görevlerine dönme olanağı tanınmışsa da, maddedeki ''kadro koşulu aranmaksızın'' ibaresinin, her şart ve koşulda ilgililerin mutlak suretle eski görevlerine dönme konusunda idarenin bağlı yetki içerisinde bulunduğu şeklinde yorumlanamayacağı açıktır. İdareye madde kapsamındaki her kişiyi göreve alma zorunluluğunun yüklenmesi, hizmetin gereğinden fazla kişiyle görülmesi sonucunu doğurur ki, bunun da kamu yararına ve hizmet gereklerine uygun olmayacağı kabul edilmelidir.

İdare hukukunun yerleşik içtihatları gereği; kanun ile idareye tanınan takdir yetkisinin hukuka, kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun olarak kullanılıp kullanılmadığının denetiminin ise idari yargı mercilerince yapılacağına kuşku bulunmamaktadır.

2547 sayılı Kanunun 60/b maddesinin uygulanması konusunda, idarenin takdir yetkisini kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun olarak kullanıp kullanmadığının denetimi bakımından; Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi . Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanlığında görev yapmakta iken kendi isteğiyle emekli olan davacının yeniden atanmak istediği Anabilim Dalında görev yapan kadrolu öğretim üyesinin akademik unvanları ile birlikte sayısı, ders programı saati ve yükü; sağlık hizmeti almak için başvuran hasta sayısı, muayene ve cerrahi girişim sayısı ve diğer faaliyetlerin ortaya konulması gerekmektedir.

Bu konuda, Sekizinci Dairece yapılan ara kararlara davalı Ege Üniversitesinin verdiği cevapta: Tıp Fakültesi Hastanesinin . Cerrahisi Anabilim Dalına tedavi amacıyla başvuran hasta sayısının yıllar itibariyle 2011 yılında 2143, 2012 yılında 1751, 2013 yılında 1727, 2014 yılında 1899, 2015 yılında 1736, 2016 yılında 1788 ve 2017 yılında ise 1804 olduğu, davacının emekli olduğu 2011 yılındaki akademik personel sayısının 9 profesör 1 öğretim görevlisi iken 2018 yılı mevcut kadrosunun ise 2 profesör 2 doçent ve 3 öğretim görevlisi olduğu bilgisine yer verildiği; akademik eğitim olarak ders programı saati ve yükü; cerrahi girişim sayısı ve diğer faaliyetler konusunda herhangi bir bilgi ve belgenin sunulmadığı görülmektedir.

Üniversitelerde, özellikle sağlık alanında, nitelikli, yetişmiş insan gücüne her zaman ihtiyaç bulunduğu hususu tartışmasızdır. Davacının kendi isteği ile emekliye ayrıldığı 2011 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi . Anabilim Dalında 9 profesör ve 1 öğretim görevlisi görev yapmakta iken bu sayının dava konusu işlemin tesis edildiği tarih itibariyle 2 profesör, 2 doçent ve 3 öğretim görevlisi olduğu hususu dikkate alındığında sırf sayısal verilere göre dahi dava konusu işlemin dayanağını oluşturan, yeni bir öğretim üyesine ihtiyaç bulunmadığı yolundaki kararın kamu yararı ve hizmet gerekleri bakımından isabetli olmadığı düşünülmektedir.

Kaldı ki, öğretim üyesi ihtiyacının varlığı, sadece sayısal verilerle de değerlendirilemez, nitel unsurların, başka bir deyişle akademik kariyer, ihtiyaca uygunluk gibi ölçütlerin de dikkate alınması gerekir. Bu bakımdan; Ege Üniversitesinde profesör olarak görev yapmakta iken, hakkında verilen bir mahkeme veya disiplin kararı olmaksızın kendi isteği ile öğretim üyeliğinden ayrılan davacının, hizmetine ihtiyaç bulunmadığını ortaya koyacak somut ve hukuken kabul edilebilir bilgi ve belgenin sunulmadığı anlaşıldığından dava konusu Rektörlük işleminde, 2547 sayılı Kanunun 60/b maddesine, kamu hizmetinin etkin ve verimli yürütülmesi ilkesine uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

Açıklanan nedenlerle, davanın, Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı Yürütme Kurulu'nun 15/04/2009 tarih ve 2009/13 sayılı Kararının 6/c maddesinin iptali istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına; Ege Üniversitesi Rektörlüğünün 16/10/2017 tarihli başvurunun zımnen reddine ilişkin işleminin ise iptaline karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince duruşma için taraflara önceden bildirilen 09/06/2021 tarihinde, davacı ve davacı vekili'nin gelmediği, davalı idareler Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı ve Ege Üniversitesi Rektörlüğü adına Av. .'nin geldiği, Danıştay Savcısının hazır olduğu görülmekle, açık duruşmaya başlandı. Taraflara usulüne uygun olarak söz verilerek dinlendikten ve Danıştay Savcısının düşüncesi alındıktan sonra taraflara son kez söz verilip, duruşma tamamlandı. Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :

MADDİ OLAY :

Dava, Ege Üniversitesi . Anabilim Dalı Başkanlığında görev yapmakta iken kendi isteğiyle emekli olan davacının, 2547 sayılı Yasa'nın 60. maddesinin (b) fıkrası uyarınca yeniden göreve başlatılma istemi ile yaptığı 16/10/2017 tarihli başvurunun zımnen reddine ilişkin işlem ile dayanağı Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı Yürütme Kurulu'nun 15/04/2009 tarih ve 2009/13 sayılı kararının 6/c maddesinin iptali istemiyle açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:

2547 sayılı yükseköğretim kanununun ''Kurumlara Dönüş'' başlığını taşıyan 60. maddesinin (b) bendinde, yükseköğretim kurumlarından, mahkeme veya disiplin kararları ile çıkarılanlar hariç olmak üzere herhangi bir nedenle kendi isteği ile ayrılan öğretim üyelerinin başvuruları üzerine bu kanun hükümleri çerçevesinde kadro koşulu aranmaksızın tekrar ayrıldıkları yükseköğretim kurumlarına dönebilecekleri hüküm altına alınmıştır.

Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı Yürütme Kurulunun, 2547 sayılı Kanunun 60/b maddesinin uygulanmasında karşılaşılan tereddütleri gidermek ve farklı uygulamaların önüne geçmek amacıyla tesis ettiği 15.04.2009 gün ve 13 sayılı işleminin 6/c maddesinde; kişinin öğretim üyesi olarak üniversitedeki görevine dönebilmesi için; Yükseköğretim Kurulu tarafından, 2547 sayılı Kanunun 60. maddesinin (b) fıkrası hükmüne istinaden atama talebinde bulunulan yükseköğretim kurumunun ilgili anabilim veya bilim dalında öğretim üyesine ihtiyaç bulunup bulunmadığı değerlendirilerek, kadro kullanım izninin verilmiş olmasının şart olduğu kurala bağlanmıştır.

Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı Yürütme Kurulu'nun 15/04/2009 tarih ve 2009/13 sayılı kararının 6/c maddesi yönünden;

Dairemizin 08/05/2013 gün ve E:2009/7230, K:2013/3690 sayılı kararı ile Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı Yürütme Kurulu'nun 15/04/2009 tarih ve 2009/13 sayılı kararının 6/c maddesinin iptali istemiyle açılan davada maddenin "Yürütme Kurulu kararının 6/c maddesi ile 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 60. maddesinin (b) bendinde yer almayan, emekliye ayrılan öğretim üyesinin görevine geri dönebilmesi için, Yükseköğretim Kurulu tarafından hizmetine ihtiyaç olup olmadığı ile ilgili değerlendirme yapılması ve kadro kullanım izni verilmiş olması kurallarının öngörüldüğü, bu durumda, sözü edilen Yasa'nın 60/b maddesinin uygulanmasını göstermek amacıyla alınan dava konusu Yürütme Kurulu kararının 6/c maddesinde ve bu karar uyarınca tesis edilen Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı işleminde üst hukuk normu olan Yasaya ve hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle iptaline karar verildiği; bu kararın Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 27/01/2016 gün ve E:2014/1857; K:2016/96 sayılı kararı ile onandığı, 19/06/2018 gün ve E:2016/3763; K:2018/3236 sayılı kararı ile karar düzeltme isteminin reddine karar verildiği görüldüğünden davacının Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı Yürütme Kurulu'nun 15/04/2009 tarih ve 2009/13 sayılı kararının 6/c maddesinin iptali istemi açısından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmektedir.

Ege Üniversitesi Rektörlüğünün 16/10/2017 tarihli başvurunun zımnen reddine ilişkin işlemi yönünden ise;

2547 sayılı yükseköğretim kanununun ''Kurumlara Dönüş'' başlığını taşıyan 60. maddesinin (b) bendinde, yükseköğretim kurumlarından, mahkeme veya disiplin kararları ile çıkarılanlar hariç olmak üzere herhangi bir nedenle kendi isteği ile ayrılan öğretim üyelerinin başvuruları üzerine bu kanun hükümleri çerçevesinde kadro koşulu aranmaksızın tekrar ayrıldıkları yükseköğretim kurumlarına dönebilecekleri kurala bağlamıştır.

Yukarıda aktarılan kanun hükmünün değerlendirilmesinden, maddede öğretim üyelerine eski görevlerine dönme olanağı tanınmışsa da, maddedeki ''kadro koşulu aranmaksızın'' ibaresinin, her şart ve koşulda ilgililerin mutlak suretle eski görevlerine dönme konusunda idarenin bağlı yetki içerisinde bulunduğu şeklinde yorumlanamayacağı açıktır. İdareye madde kapsamındaki her kişiyi göreve alma zorunluluğunun yüklenmesi durumunda, hizmetin gereğinden fazla kişiyle görülmesi sonucunu doğurur ki, bunun da kamu yararına ve hizmet gereklerine uygun olmayacağı kabul edilmelidir. Bununla birlikte; ilgililerin atanmak istedikleri alanda hizmetlerine ihtiyaç bulunması halinde kadro koşulu aranmayacağı şeklinde değerlendirilmesi kamu hizmetinin etkin ve verimli yürütülmesine uygun olacağı yadsınamaz.

İdare hukukunun yerleşik içtihatları gereği; kanun ile idareye tanınan takdir yetkisinin hukuka, kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun olarak kullanılıp kullanılmadığının denetiminin ise idari yargı mercilerince yapılacağına kuşku bulunmamaktadır.

Olayda; 2547 sayılı Kanunun 60/b maddesinin uygulanması konusunda Rektörlüğün takdir yetkisi olduğu kabul edilmekle birlikte; davacının uzmanlık alanı ile bu alanda görev yapan kadrolu öğretim üyelerinin, ders programının ve saatlerinin, yürütülen diğer faaliyetlerin incelenerek, hizmetine ihtiyaç olup olmadığı yönünde Rektörlük tarafından değerlendirme yapıldığına ilişkin bir bilgi ve belgenin dava dosyasına sunulmadığı anlaşılmaktadır.

Öte yandan; Dairemizce, 03/07/2018 ve 11/09/2018 tarihli ara kararları ile davalı Ege Üniversitesi Rektörlüğünden hastanede çalışan akademik personel sayısı ve hasta sayısının sorulduğu, davalı idarenin cevap olarak sunduğu bilgi ve belgelerden, hastanenin 2011 yılı hasta sayısının 2143, 2017 yılında ise 1804 olduğu ve bu yıllar arasında hasta sayısında azalma meydana geldiği, 2011 yılındaki akademik personel sayısının 9 profesör 1 öğretim görevlisi iken 2018 yılı mevcut kadrosunun ise 2 profesör 2 doçent ve 3 öğretim görevlisinin olduğu, dolayısıyla davalı idarece sunulan bilgi ve belgelerinden değerlendirmesinden davalı Ege Üniversitesi Rektörlüğünün davacının hizmetine ihtiyaç bulunduğu kanaatine varılmıştır.

Bu bakımdan; Ege Üniversitesinde profesör olarak görev yapmakta iken, hakkında verilen bir mahkeme veya disiplin kararları olmaksızın kendi isteği ile öğretim üyeliğinden ayrılan davacının, 2547 sayılı Kanunun 60/b maddesi uyarınca profesör kadrosuna dönme istemiyle yaptığı başvuru üzerine, hizmetine ihtiyaç bulunduğu anlaşılmakla tesis edilen dava konusu Rektörlük işleminde, 2547 sayılı Kanunun 60/b maddesine, kamu hizmetinin etkin ve verimli yürütülmesi ilkesine uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

1. Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı Yürütme Kurulu'nun 15/04/2009 tarih ve 2009/13 sayılı kararının 6/c maddesi yönünden oybirliğiyle, KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,

2. Ege Üniversitesi Rektörlüğü'nün 16/10/2017 tarihli başvurunun zımnen reddine ilişkin işlemin oyçokluğuyla İPTALİNE,

3. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam . TL yargılama giderinin davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine,

4. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca . TL vekalet ücretinin davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine,

4. Posta giderleri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra istemi halinde davacıya iadesine,

5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 09/06/2021 tarihinde karar verildi.

KARŞI OY:

(X) Dava, Ege Üniversitesi . Anabilim Dalı Başkanlığında görev yapmakta iken kendi isteğiyle emekli olan davacının, 2547 sayılı Yasa'nın 60. maddesinin (b) fıkrası uyarınca yeniden göreve başlatılma istemi ile yaptığı 16/10/2017 tarihli başvurunun zımnen reddine ilişkin işlem ile dayanağı Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı Yürütme Kurulu'nun 15/04/2009 tarih ve 2009/13 sayılı kararının 6/c maddesinin iptali istemiyle açılmıştır.

2547 sayılı yükseköğretim kanununun ''Kurumlara Dönüş'' başlığını taşıyan 60. maddesinin (b) bendinde, yükseköğretim kurumlarından, mahkeme veya disiplin kararları ile çıkarılanlar hariç olmak üzere herhangi bir nedenle kendi isteği ile ayrılan öğretim üyelerinin başvuruları üzerine bu kanun hükümleri çerçevesinde kadro koşulu aranmaksızın tekrar ayrıldıkları yükseköğretim kurumlarına dönebilecekleri hüküm altına alınmıştır.

Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı Yürütme Kurulunun, 2547 sayılı Kanunun 60/b maddesinin uygulanmasında karşılaşılan tereddütleri gidermek ve farklı uygulamaların önüne geçmek amacıyla tesis ettiği 15.04.2009 gün ve 13 sayılı işleminin 6/c maddesinde; kişinin öğretim üyesi olarak üniversitedeki görevine dönebilmesi için; Yükseköğretim Kurulu tarafından, 2547 sayılı Kanunun 60. maddesinin (b) fıkrası hükmüne istinaden atama talebinde bulunulan yükseköğretim kurumunun ilgili anabilim veya bilim dalında öğretim üyesine ihtiyaç bulunup bulunmadığı değerlendirilerek, kadro kullanım izninin verilmiş olmasının şart olduğu kurala bağlanmıştır.

Dairemizce, 03/07/2018 ve 11/09/2018 tarihli ara kararları ile davalı Ege Üniversitesi Rektörlüğünden hastanede çalışan akademik personel sayısı ve hasta sayısının sorulduğu, davalı idarenin cevap olarak sunduğu bilgi ve belgelerden, hastanenin 2011 yılı hasta sayısının 2143, 2017 yılında ise 1804 olduğu ve bu yıllar arasında hasta sayısında azalma meydana geldiği, 2011 yılındaki akademik personel sayısının 9 profesör 1 öğretim görevlisi iken 2018 yılı mevcut kadrosunun ise 2 profesör 2 doçent ve 3 öğretim görevlisinin olduğu görülmüştür. 2011 ve 2018 yıllarına ilişkin hasta/personel sayısının karşılaştırılması suretiyle ihtiyacın varlığı kabul edilmiş ise de, bu durumun, ihtiyacın belirlenmesinde tek ölçüt kabul edilmesinin hukuki dayanağının bulunmadığı, kaldı ki, sözü edilen karşılaştırmada da, idarenin açık bir takdir hatasından söz edilemeyeceği, ihtiyacın, sözü edilen ana bilim dalında verilen teşhis/tedavi hizmeti ile eğitim hizmeti bakımından herhangi bir aksaklık bulunup bulunmadığının ortaya konulması suretiyle belirlenmesi gerektiği, idarenin takdir hakkının geniş olarak yorumlanması gerektiği, takdir hakkının davalı idare tarafından kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı olarak kullanıldığına ilişkin somut bir veri bulunmadığı görüşüyle, davanın Ege Üniversitesi Rektörlüğü'nün 16/10/2017 tarihli başvurunun zımnen reddine ilişkin işlem yönünden reddine karar verilmesi gerektiği oyuyla çoğunluk kararına katılmıyorum.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber